EKREM KIZILTAŞ

Kendi ayağınıza sıkmayın!..

Yarın 28 Şubat. Demek ki, birilerinin postmodern bir askeri darbe olduğunu söyledikleri sürece adını veren tarihi Milli Güvenlik Kurulu Toplantısı'nın üzerinden 25 yıl geçmiş.

'Bin yıl süreceği' iddia edilen 28 Şubat Süreci'nde milletimize büyük mağduriyetler yaşatan uygulamaların tamamen ortadan kaldırıldığı bir Türkiye'de yaşıyoruz ve bu hakikaten şükretmemiz gereken bir husus. O dönemi yaşayanların çok iyi bildikleri gibi, bırakın hukuk dışılığı, insanlık dışı uygulamaların adeta sıradanlaştığı bir süreçti 28 Şubat.

Gençlerin kavramakta güçlük çektikleri ve anlatılanların olabildiğine inanmakta zorlandıkları süreçte kaybedilenlerin listesi oldukça uzun.

İnançlarını yaşamak dışında herhangi bir talepleri olmayanlara yönelik cadı avını hatırlatan saldırıların yapıldığı o günlerde, asker içindeki cuntanın emri ile hareket eden yargı mensuplarının hukuku ayaklar altına almaları, dönemin vahim taraflarındandı.

Dindar kesimi hedef alan girişimlerin ardında Türkiye'nin gelişmesini istemeyen dış mihrakların olduğu, o kadar açıktı ki… Görünürde İmam Hatip okullarını hedef alanların meslek eğitimini bitiren kararları. bunun deliliydi.

İdeolojik kılıfa sardıkları menfaat hırsı ile milletin zenginliklerine saldıranlar sebebiyle ekonomi gemisi karaya vurdu. Sadece içi boşaltılan 25 bankanın batmasının doğrudan ve dolaylı zararı 100 milyar doların üzerindeydi.

Süreç sebebiyle milli gelirdeki azalma, faizlerdeki yükseliş, dış ve iç borçlardaki artış gibi kalemler de hesaba katıldığında, güya memleketi uçurumun kenarından kurtarmak iddiasıyla yapılan 28 Şubat'ın ekonomimize verdiği zarar 350 milyar dolardı…

Ne kadar anlatılsa da süreci yaşamamış olanların kavrayamayacağı 28 Şubat'ın üstünden bu kadar yıl geçtikten sonra sorulması gereken temel soru, 28 şubat benzeri bir sürecin tekrar yaşanma riskinin olup olmadığı sorusudur…

Bu suale cevap ararken, 28 Şubat'la hayata geçirilen ve milletimize büyük mağduriyetler yaşatan uygulamaların kaldırılmasını engellemeye çalışanların halen aramızda olduğunu bilmek, önemli.

Temel haklardan mahrum ederek milletimize zulmedenlerle aynı zihniyeti taşıyan ve demokrasi, özgürlük gibi parlak laflar etseler de yasakların hakim olduğu günleri arzulayanlar, şimdi mağdurların evlatlarını kandırma peşinde.

28 Şubat'ı hortlatmak isteyen CHP, bunun için o dönemin mağdurlarını ve evlatlarını kullanmayı hedefliyor. Cumhurbaşkanımız ve AK Parti'ye husumet duyan birileri sayesinde bu hedefe ulaşabilecekmiş gibi olması, işin en garip tarafı…

Siz siz olun, rahmet dilekleri ile andığımız Erbakan Hoca'nın vefat yıldönümünde inançlı insanlara şirin gözükmek için takiye yapanlara asla prim vermeyin… Onlara bu imkanı sağlayanlara da tabii…

Aksi halde kendi ayağınıza sıkmış olursunuz!..

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.