Rekor denemesi
Meclis Anayasa Komisyonu'ndaki CHP milletvekillerinin Guinness'i hedefleyip hedeflemediklerini bilmiyoruz.
Ama anayasa değişikliği teklifinin tümü üzerinde aralıksız 5 gün süren ve 48 saati bulan görüşmeler sırasında toplamda 45 saat konuşma yapıldığını ve bu vaktin dörtte üçünün CHP'liler tarafından kullanıldığını biliyoruz.
Bir CHP milletvekilinin 2 saat 50 dakika konuştuğunu da...
Teklifin maddeleri üzerindeki görüşmeler başladığında konuşmalara sınır getirilmesi, CHP'lilerin canlarını sıktı. Cumhurbaşkanlığı Sistemi'ne geçişi sağlayacak anayasa değişikliğini mümkün olduğunca geciktirirken konuşma rekorları kırmaya da niyetli gibiydiler sanki.
Normalde olması gereken, ana muhalefet partisi olarak CHP'nin de sürece dahil olması ve Cumhurbaşkanlığı Sistemi'ne geçiş konusunda itiraz ve önerilerini hazırlık aşamasında dile getirmesiydi.
Ancak bunu yapmadı. CHP şimdi süreci mümkün olduğu kadar uzatma derdinde.
Bunun için de neticeye bir tesiri olmayacak olsa da uzun konuşmalar yaparak çalışmaları sabote etmeyi deniyorlar. Buna imkan verilmeyince de, Anayasa Komisyonu toplantısında miting yapmaya çalışıyorlar. Daha önce de benzerleri ile sık karşılaştığımız için şaşırtıcı olmayan bu durumla ilgili esas mesele, bütün bunların CHP seçmeni tarafından nasıl karşılandığı...
CHP'nin yaptıkları ve yapmaya çalıştıklarının neticeye etkisi olmayacağını ve zaten böyle bir niyet taşımadığının onlar da farkında iseler, milletvekillerinin işi zor demektir...
İSTEMEZÜK DEMEK YETERLİ Mİ?..
Parlamenter Sistem'in faziletleri konusunda nutuk atmaya pek meraklı CHP'lilerin, yeni bir yönetim biçimi olarak Cumhurbaşkanlığı Sistemi'ne geçilmesi konusunda 'istemezük'ten başka laf etmedikleri, malum. Meseleye bölünme, parçalanma iddiaları ve hele 'rejim değişikliği' temelinden yaklaşmanın bir anlamı yok.
Kuvvetler ayrılığı açısından Cumhurbaşkanlığı Sistemi'nin Parlamenter Sistem'e nazaran daha sağlıklı olduğunu aklı başında CHP seçmeni de biliyordur muhakkak. Prensip olarak Cumhurbaşkanlığı Sistemi'ne karşı olunsa da, Meclis yapısının AK Parti ve MHP'nin beraberce çıktığı yolculuğu gerçekleştirmeye müsait olduğunu da...
Dolayısıyla bu süreçte CHP'nin yapması gereken şey, Cumhurbaşkanlığı Sistemi'ne niçin karşı olduklarını makul ve mantıklı bir şekilde milletimize anlatmaktı, en azından... Böylelikle geçilecek sistemde mahzurlu olduğunu düşündükleri bazı yönlerde değişiklikler yapılmasını bile sağlayabilirlerdi...
Bunu yapmak yerine, sadece gelişmeleri izleyen ve son aşamada ümitsizce süreci geciktirmeye çalışan CHP'li milletvekillerinin seçmenlerinin karşısına hangi argümanlarla çıkacakları, merak edilmeye değer. 'Aslanlar gibi laf çevirdik, konuşma hakkı bahanesiyle gürültü çıkarıp sloganlar atarak görüşmeleri aksatmaya ve Cumhurbaşkanlığı Sistemi'ne geçişi geciktirmeye çalıştık...' gibi şeyler söyleyeceklerdir herhalde. Ancak, ana muhalefet partisi olarak asıl yapmaları gerekenin ne olduğunu belki de onlardan daha iyi bilen CHP seçmeninin de söyleyecekleri olacaktır mutlaka... CHP'liler bundan sonra olsun konuya odaklanabilseler, fena olmaz... Konuşma rekoru kırmaya çalışırlarken, işin esasını unutmaya başladılar çünkü...
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
- Dünya umurunda değil!.. (25.09.2024)
- Her şeye hazır olmak!.. (22.09.2024)
- AB, para mı dağıtacak?.. (21.09.2024)
- Gaziantep: İş bilenin… (18.09.2024)
- Enerjik bir ülkeyiz… (15.09.2024)
- Sayaç çalışıyor (14.09.2024)
- Elini veren kolunu kaptırır!.. (11.09.2024)
- Her şey kontrol altında… (08.09.2024)
- Dev aynası (07.09.2024)
- Ümit dağın ardında… (04.09.2024)