THY'nin hat açılışı vesilesiyle gittiğimiz Havana'da Devrim Meydanı'nı dolaşırken, Castro'nun burada gerçekleştirilen 1 Mayıs törenlerinde uzun hatta bazen 9 saati bulan konuşmalar yaptığını öğrenmiştik. Castro'nun1960'ta BM'de yaptığı4.5 saatlik konuşmanınGuinness RekorlarKitabı'na girdiğini de biliyorduk zaten.
Meclis Anayasa Komisyonu'ndaki CHP milletvekillerinin Guinness'i hedefleyip hedeflemediklerini bilmiyoruz.
Ama anayasa değişikliği teklifinin tümü üzerinde aralıksız 5 gün sürenve 48 saati bulan görüşmelersırasında toplamda 45 saatkonuşma yapıldığını ve buvaktin dörtte üçünün CHP'lilertarafından kullanıldığını biliyoruz.
Bir CHP milletvekilinin 2 saat 50 dakika konuştuğunu da...
Teklifin maddeleri üzerindeki görüşmeler başladığında konuşmalara sınır getirilmesi, CHP'lilerin canlarını sıktı. Cumhurbaşkanlığı Sistemi'ne geçişi sağlayacak anayasa değişikliğinimümkün olduğunca geciktirirkenkonuşma rekorları kırmaya da niyetli gibiydiler sanki.
Normalde olması gereken, ana muhalefet partisi olarak CHP'ninde sürece dahil olması veCumhurbaşkanlığı Sistemi'ne geçişkonusunda itiraz ve önerilerini hazırlık aşamasında dile getirmesiydi.
Ancak bunu yapmadı. CHP şimdi süreci mümkün olduğu kadar uzatma derdinde.
Bunun için de neticeye bir tesiri olmayacak olsa da uzun konuşmalar yaparak çalışmaları sabote etmeyi deniyorlar. Buna imkan verilmeyince de, Anayasa Komisyonu toplantısında miting yapmaya çalışıyorlar. Daha önce de benzerleri ile sık karşılaştığımız için şaşırtıcı olmayan bu durumla ilgili esas mesele, bütün bunların CHP seçmeni tarafından nasıl karşılandığı... CHP'nin yaptıkları ve yapmayaçalıştıklarının neticeye etkisiolmayacağını ve zaten böyle birniyet taşımadığının onlar da farkındaiseler, milletvekillerinin işi zor demektir...
İSTEMEZÜK DEMEK YETERLİ Mİ?..
Parlamenter Sistem'in faziletleri konusunda nutuk atmaya pek meraklı CHP'lilerin, yeni bir yönetim biçimi olarak CumhurbaşkanlığıSistemi'ne geçilmesi konusunda'istemezük'ten başka lafetmedikleri, malum. Meseleye bölünme, parçalanma iddiaları ve hele 'rejim değişikliği' temelinden yaklaşmanın bir anlamı yok. Kuvvetler ayrılığı açısındanCumhurbaşkanlığı Sistemi'ninParlamenter Sistem'e nazaran dahasağlıklı olduğunu aklı başında CHPseçmeni de biliyordur muhakkak. Prensipolarak Cumhurbaşkanlığı Sistemi'nekarşı olunsa da, Meclis yapısının AKParti ve MHP'nin beraberce çıktığıyolculuğu gerçekleştirmeye müsaitolduğunu da...
Dolayısıyla bu süreçte CHP'ninyapması gereken şey,Cumhurbaşkanlığı Sistemi'neniçin karşı olduklarını makul vemantıklı bir şekilde milletimizeanlatmaktı, en azından... Böyleliklegeçilecek sistemde mahzurlu olduğunudüşündükleri bazı yönlerde değişiklikleryapılmasını bile sağlayabilirlerdi...
Bunu yapmak yerine, sadece gelişmeleri izleyen ve son aşamadaümitsizce süreci geciktirmeyeçalışan CHP'li milletvekillerininseçmenlerinin karşısına hangiargümanlarla çıkacakları, merak edilmeye değer. 'Aslanlar gibilaf çevirdik, konuşma hakkıbahanesiyle gürültü çıkarıpsloganlar atarak görüşmeleriaksatmaya ve CumhurbaşkanlığıSistemi'ne geçişi geciktirmeyeçalıştık...' gibi şeyler söyleyeceklerdir herhalde. Ancak, ana muhalefet partisi olarak asıl yapmaları gerekenin ne olduğunu belki de onlardan daha iyi bilen CHP seçmeninin de söyleyecekleri olacaktır mutlaka... CHP'liler bundan sonra olsun konuya odaklanabilseler, fena olmaz... Konuşma rekorukırmaya çalışırlarken, işin esasınıunutmaya başladılar çünkü...
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz. Ayrıntılar için lütfen tıklayın.