Eşek arıları

Eşek arıları ağızlarındaki dişleri ile ısırır.
Ancak zorda kalırsa zehirli iğnesini batırır. ABD, yeryüzünde hazırolda selam çakacak devletler istiyor. Bu gerçekleşmezse, tıpkı eşek arısı gibi iğnesini kullanıyor.
Erdoğan ve Putin, eşek arısı karşısında hazırola geçmeyen ender liderlerden ikisi. Brezilya direnmeye kalktı, seçilmiş Başkanı meclis darbesiyle indirdiler. Yerine ABD elçiliğinden çıkmayan bir muhbiri koydular.
Venezuela'da direnen seçilmiş Devlet Başkanı'nı indirmek için harekete geçen muhalefet lideri hapse atıldı ama darbenin eli kulağında. Rahmetli Ecevit'in Başkan Clinton'la çekilmiş tarihe geçen bir fotoğrafı vardı. Clinton oturmuş, bacak bacak üzerine atmıştı. Ecevit ayakta, hazıroldaydı. Hazıroldaki Ecevit'e bile darbe yaptılar, "Akli dengesi yerinde değil" diyerek hastanelere yatırıp kendi partisi içindekilerle indirme operasyonları düzenlediler. Peki hazıroldaki bir lidere hazımsızlık nedendi? Çünkü Ecevit-Clinton görüşmesinde ilginç diyaloglar vardı. Clinton "Türkiye İslam dünyasının lideri büyük ülke" diye söze giriyor, Ecevit hemen "Biz Laik bir ülkeyiz" diye müdahale ediyordu. Clinton "Tamam ama siz yine de İslam dünyasının liderisiniz" diye devam ediyor, Ecevit "Biz Laik ülkeyiz"i tekrarlıyor, başka bir şey demiyordu.
Clinton gülüyordu. O dönemde ABD, İslam coğrafyasını Ankara eliyle dizayn etmek istiyor ama Ecevit anlayamıyordu. Çünkü İngiliz fitneleri, Türban kavgaları yüzünden İslam coğrafyasını görecek ve düşünecek aklımız yoktu. Ankara ne zaman içerideki kavgaları bitirip, yüzünü dışarıya döndürdü, o zaman büyüme başladı. Biz geliştikçe de, Ankara'ya söz geçirilemez oldu. Selam çakma dönemi bitmişti. Amerikan elçileri bile çıkıp "Yahu neden selam çakıp, yaltaklık yapmıyorsunuz. Bakın tüm dünya yapıyor" diye açıkça konuşur olmuştu. Bu yüzden eşek arılarını sahaya sürdüler. Ellerinde PKK, üniformalı teröristler gibi zehirli iğne taşıyan nice arı vardı. Daha ötesi özellikle ABD ve Avrupa'da, sermayenin hizmetinde olan medya baronlarına ait eşek arıları vardı. O eşek arılarından sadece biri olan Financial Times'ı Murdoch 5 milyar dolara satın almıştı. Yazılı ve görsel tüm eşek arılarıyla Erdoğan ve Ankara'ya saldırdılar. Ancak tüm saldırıları bertaraf edildi. Özellikle İslam coğrafyasını kontrol etmenin yolu Ankara'yı elde tutmaktan geçiyordu. Kaybettiler ve şimdi tekrar yanaşıyorlar. Buna mecburlar.
Çin'de gerçekleşecek Obama-Erdoğan-Putin zirvesi bu açıdan çok önemli. Washington- Moskova-Ankara ekseni tekrar öne çıkıyor.
İngilizler ve Avrupa masadan atılıyor. Keşke ABD, İngiliz fitneciliği ve zalimliği yerine, adil olmayı kendine şiar edinmiş olabilse. Bunun yolu Tel Aviv-Londra-New York eksenindeki lobilerin, Haçlı-Siyonist ittifakı Neoconların ve "Sadece Dolar" diyen baronların azalmasından, Türkiye'nin masada güçlü oturmasından geçiyor. Kısacası Türkiye'nin daha milli olmasından, Hi-Tech yüksek teknolojilerine ulaşmasından, yerli savunma sanayini güçlendirmesinden, ekonomisini dünyanın en güçlü 10 ülkesi arasına sokmasından, 2023 ve 2071 hedeflerinden asla sapmamasından geçiyor. Başbakan Yıldırım onun için dün bankalara "Kredileri kısmayın" diye seslendi, yerli sermayeye "Dışarıdaki paranızı ülkemize getirin, nerden bu para diye sormayacağız." çağrısı yaptı.. Türkiye ard arda gelen tüm saldırılara rağmen ekonomisi ile dimdik ayakta. Bunun için geliyorlar ve maşalarla gelmeye devam edecekler. Önemli olan bizim ne yapacağımız. Türkiye'de sermaye gücünü elinde bulunduranlar maalesef hala başka yerlerde. İstanbul'da Zekeriyaköy ve Uskumruköy'de villarında yaşayan Beyaz Türkler, Yavuz Sultan Selim köprüsünün trafiğinden çok rahatsız olmuşlar. Her ne kadar motorlu araç gürültüsü uluslararası desibel normlarının altında olsa da, huzurları kalmamış. Artık kuş sesiyle uyanamıyorlarmış. Hatta sadece kendileri değil bölgedeki eşek arıları bile rahatsızmış ve değişik şekilde vızıldamaya başlamışlar.
Vah vah!.. Ne kadar acı durum! Etrafımızda kaos, savaş, terörü bize ihraç etme planları kol geziyor, sermayemiz eşek arısı vızıltısı derdinde. Bununla uğraşacağınıza gidin Murdoch gibi yapın. Financial Times gibi eşek arılarını satın alıp, bu ülkeye çevrilen zehirli iğneleri kırıp parçalayın. "Türkiye, Cerablus'tan sonra PKK koridorunu tamamen kırmak için kilit önemdeki El-Bab'a girse ne olur?" diye yazdırın.
Yeter artık! Milli olun!..