BEKİR HAZAR

Kora kor cebe cep

Tatildeydim, yarıda kestik, apar topar döndük. Bir yıldır bu anı bekliyorsunuz. Ama etrafımız ve içimiz şer odakları, teröristlerle, vatan hainleri ile dolu. Beklenmedik anda saldırıyorlar. Aslında hem bu sütunlarda hem de programımızda "Durmayacaklar, saldıracaklar" diye devamlı dillendirdik. Son 10 yılda 50 yıl ileriye giden Türkiye'yi bir günde 50 yıl geriye götürmek isteyenleri biliyorduk, yazıyorduk hep. Ama "Halk artık her şeyi sorguluyor, görüyor ve biliyor. Halkın önünde kimse duramaz" diye bitiriyorduk son dönemde neredeyse tüm yazılarımızı. Anadolu yakasındaydım.
Oğlum Fatih mesaj attı "Köprüleri askerler tuttu ve kapattı, garip şeyler oluyor" diye. Kendi kendime "Darbe mi?" dedim önce. Sonra "Köprüleri tutarak darbe mi olur?" diye düşündüm. Olamazdı, mümkün değildi iki köprüyü kapatarak darbeye başlamak. 12 Eylül'ü yaşamış biriydim. Aynı anda her yere girerek yapılırdı darbe... İşte burada çuvalladılar. Yaradan şaşırttı Türkiye düşmanlarını. Hepsinin bir hesabı vardı ama Allah'ın hesabını kimse bozamaz ve aşamazdı. Ellerine yüzlerine bulaştırdılar.
Watsapp ile örgütlenip harekete geçen darbecilere Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan CEP müdahale geldi. Cep telefonunda Facetime'dan görüntülü yayınla en büyük güç, en büyük orduyu göreve çağırdı.
Halka "Sokağa çıkın" dedi. Milyonlar sokaklara aktığında darbeciler watsapplarında "Takviye kuvvet gönderemiyoruz, yollar kapalı, trafik var" diyorlardı. Cep müdahale, watsappçı darbecilerin tanklarını yoğun trafikte, milyonlarca Demokrasi KAHRAMANI HALK'ın içinde bırakmıştı.
Hatta sıkıştırmış ve teslim almıştı. Koro kor, Cep'e CEP mücadeleyi HALK kazanmıştı. Artık eski Türkiye yoktu. Bir tv kanalını ele geçirerek darbe yapma dönemi çoktan bitmişti. Artık teknoloji herkesin cebindeydi. 78 milyonun cebine tank sığdıramazdın. Halk demek, özgürlük ve demokrasi demekti. TANK'KARA değil ANKARA kazandı. Her darbeciye dışarıdan birileri "Bizimkiler kazandı" diyordu.
Yani onlar başkalarınındı. Başkalarına ait olan ve alınlarına "Bizimkiler" damgası vurulanlara asla kefen giydirilmezdi. O yüzden kefensizlerin, KEFEN GİYENLER karşısında kazanma şansı yoktu. Bir programda canlı yayına aldığımız Genelkurmay eski adli müşaviri Albay Ahmet Zeki Üçok'u ağırlamıştık. Kendisine, terör örgütü sahip olduğu yargı ile 500 yıl hapis kilitlemişti.
Çünkü "Sadece benim tespit ettiğim 500 rütbeli asker soruları çalarak terör örgütü üyesi olarak orduya sızdı." diyordu. Ama kimdi bunlar? Adları neydi, listede kimler vardı? 30 yıllık bir yapı ancak 30 yılda çözülebilirdi. Ancak Allah'ın hesabı onları öyle bir hale getirdi ki, darbe girişimiyle KABAK gibi gibi ortaya çıktılar. "Bakın bakın biz burdayız" dediler. Kendilerini deşifre ettiler. 30 yıllık bir yapı ancak kendilerini deşifre edip, listeyi gözümüze sokmaları ile 30 günde halledilebilirdi. Nitekim öyle oldu, ŞER'den HAYIR çıktı. Kimse üzülmesin, TÜRKİYE kazandı. İçimizdeki dışarıdan enjekte virüslerin maskesi düştü.
Kolay TEMİZLİK için tarihi bir fırsat yakaladık. Ve bu fırsatı Başkomutan, ülkesini seven ASKERİMİZ, POLİSİMİZ ve HALK'ın tüm dünyada parmak ısırtan muhteşem dayanışması ile ele geçirdik. 15 Temmuz Kefen giyenlerin ZAFER ve DEMOKRASİ bayramıdır. İsrailli dünyaca ünlü gelecek Bilimci ve Mossad'ın bir numaralı danışmanı Prof. David Passig dört yıl önce "2020 yılı civarında birileri Türk-Rus savaşı çıkaracak" diyordu. İşte Demokrasinin ve HALK'ın üzerinden F-16'ları uçuranlardan biri operasyonu erkene alarak düşürdü o uçağı. Bizi savaşa sokmak için, iplerini tutanlardan aldıkları emirle her türlü tezgahı yaptılar. Eğer tezgaha gelip savaşta olsaydık bunlar arkadan bizi vuracaktı sonrasında.
İran'a yarısı ajan dolu uçakla AYETULLAH indirenler, Türkiye'ye de FETHULLLAH bulmuşlardı. Halk "İLLALLAH" dedi ve oyunu bozdu. Hala Münferit olaylar olsa bile herşey ayaklarına dolandı. Çıkın sokaklara, demokrasi şölenini kutlayın, Şehidlerimizi yad edin. Artık darbeler dönemi kapanmıştır.
Ben ilk gece mahsur kaldığım Anadolu yakasında Kadıköy'de kalabalıkların arasına çıktım. Bireysel tavrımı koydum, Watsapp ile gelen darbe girişimine Facetime'dan yapılan müdahaleyi CEP telefonumdan HALKIN içinde çekip anonslar yaptım. Kanalıma gönderdim. Bireysel vazifemi sokaklarda yaptım sabaha kadar. Çünkü bu ülke bizim.
Alnına "Bizimkiler" damgasını vurduranların asla değil!
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.