Bizim çocuklar ama!

Sınır tanımayan gazeteciler diye bir kurum var dünyada. Karıştırmak istedikleri ülkelerin üzerine salıyorlar. Yönetim kurulunda faşistler var, mültecileri tokatlayan "Defolun buradan" diye bağıran tescilli faşistler hem de. Bir de ikiyüzlülükte ve alçaklıkta sınır tanımayan yayın kuruluşları var yeryüzünde. Öyle utanmazlar ki, siyahı beyaz, beyazı siyah gösterecek kadar da aşağılık bir güce sahipler. Bakın Panama belgeleri çıktı ortaya.
Tam 11 milyon belge sızdırıldı.
O belgelerde paravan şirketler kurarak yurtdışına para kaçıranlar, aklayanlar, ülkelerine vergi ödemeyen servet sahipleri, uyuşturucu şirketleri, terörist gruplar var.
İngiltere Başbakanı David Cameron'un adı da geçiyor. Şimdi İngiliz basını mecburen olayın içine girmeye başladı. Çünkü muhalefet bastırıyor, devamlı Cameron'a saldırıyor.
Görmeseler bu haberleri, muhalefete ayıp olacak. Onun içinden kıyısından köşesinden veriyorlar haberleri. Peki asıl görülmesi gereken ne? Yeryüzündeki tüm Siyonist baronlara ait medyada, ne İngiltere'de, ne Amerika'da, ne de Almanya'da işin kaynağına inen yok. Peki o kara parayı aklayarak tertemiz hale getiren kim? Tam 14 İngiliz kolonisindeki Siyonist baronlara ait bankalar.
O bankalara kim izin veriyor, uyuşturucudan teröristlere kadar önüne gelene para aklama ayrıcalığını? İngiltere hükümeti. Yani suçun bir numaralı sanığı Büyük Britanya İmparatorluğu. Kraliçe'nin, devletin ta kendisi. Ama bunu sorgulayan, gündeme getiren tek bir medya yok yeryüzünde.
Çünkü Para imparatorları ülkeleri satın alıyor, bankalarla ve medyayla giriyor, devletleri suç ortağı yapıyor. Adamlar kendi kendilerini ifşa eder mi? Bakın bir İngiliz Guardian gelmiş Türkiye'de araştırma yapıyor.
Suriyeli mültecilere Türkiye'de iş kanunları işlemiyormuş... Onu haber yapıp Türkiye'ye saldırıyor. Kendi ülkesi mülteci kabulünde neredeyse sıfır çekti, ona hiç bakmıyor, utanmazca saldırıyor. Avrupa'ya göçen Suriyeli mültecilerden tam 10 bin çocuk kayıp.
Evet yanlış duymadınız tam 10 bin çocuk ortada yok. Büyük ihtimalle organ mafyasının eline düştüğü tahmin ediliyor. O alçak, ikiyüzlü, şerefsiz BATI basınında tek satır yok neredeyse. İşte böylesine insanlıktan yoksun YALAN RÜZGARLARI ile beslenerek dünyada algı operasyonları yapan Kirli Medya saldırıyor Türkiye'ye. O kirli medya Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı'na saldırıyor. Kirli Medya'dan yıllarca malzeme alarak ülkeyi dizayn etmeye çalışan yerli medyamızda da virüs kaynıyor haliyle.
Kara para aklayan baronların satın alıp patron olduğu o gazetelerin kara çalmalarını köşelerine, sayfalarına taşıyan işbirlikçiler türetildi bu ülkede. Onların yayınlarıyla sanatçılar, aydınlar devşirildi sayfalarda. Terör örgütlerini yanlarına alarak kullananlar tabii ki gittikleri ülkelerde hizmetçiler de bulup sahaya sürecek. Geçtiğimiz hafta ahaber'de Yazboz'da CIA ajanı Elizabeth Murray'ın açıklamalarını yayınladık. "Saddam'ı CIA getirdi ve sonrasında da götürdü.
Musaddık'ı petrolden devlete daha çok pay istiyor diye CIA devirip yerine Şah'ı getirdi" diyordu Murray. Ve ekliyordu;
"Yabancı İstihbarat örgütleri ülkelerde çıkarları için darbeler yapıyor. Her darbe o ülkede kullanılacak insan sayısını artırıyor." Şöyle geriye gidip bir bakın Bu ülkede kaç darbe oldu ve "Bizim çocuklar başardı" diye hangi ABD başkanının kulağına müjdeli haberler fısıldandı, siz hatırlayın. Evet bu ülkede "Bizim çocuklar" var. Ancak hiçbiri "Bizim çocuklar" değil. Tabii ki içlerinden terör seviciler, devlete saldıranlar çıkacak.
Çok sayıda mail veya tweet alıyorum;
"Neden içimizden ülkesine saldıranlar çıkıyor, anlamıyoruz" diye. Çıkacak tabii ki, çünkü adamlar tam 200 yıldır bu ülkede yatırım yapıyorlar. Aydınlara, yazarlara sınır ötesinden, vakıflardan, derneklerden, yayın kuruluşlarından her ay para yağıyor, maaş yatıyor. O maaşlar boşuna mı? Tabii ki dünyaca ünlü Fransız piyanist Stephan Blet Türkiye'yi övünce, bu ülkede ona saldıranlar çıkacak. Konserlerini iptal ettirenler çıkacak.
Stephan "Bana ülkenizde sanatçılar tarafından memleketinizi kötülemem, bildirilere imza atmam için baskı yapıldı. Kabul etmeyince de linç başladı" diyor YazBoz'da. Onun için Milli, ülkesini seven aydınlara, yazarlara, sanatçılara, akademisyenlere eskisinden daha fazla ihtiyacımız var. Çünkü Türkiye düşmanları her yerden geliyor.
İçerideki "Bizim çocuklar" dahil...