Balık
Senaryolar üreterek kimi kandırmaya çalışıyorsunuz?" diyor. Evet o bir üniversitemizin profesörü. ABD'de yeni başlayan bir dizi revaçta bugünlerde. Adı; HACKER... Bir bölümünde ABD'li hackerler, ABD'nin en güvenli server ağına sızıp, küresel bir holdingin sistemini çökertmek için harekete geçiyorlar.
Holdingin çalışanları, eski CIA VE İngiliz istihbaratı MI6'nın eski personeli. Çılgın çocuklar bu holdinge taarruza geçtiklerinde hata yapıyorlar.
Yanlışlıkla başka bir şirketin server'ını hack'liyorlar. Operasyon sonrası anlıyorlar ki; hack'ledikleri şirket aslında bir İngiliz firması. Ve Londra'daki bu şirket, aslında IŞİD terör örgütünün yatırımcıları olarak karşılarına çıkıyor. Yani IŞİD'in petrolünü satın alıp milyon dolarlar yağdırıyor örgüte.
Ardından petrole karşılık verdiği milyon dolarları aynı örgüte silah satarak fazlasıyla geri alıyor. İngiliz firması, CIA'nın güvenliğini sağladığı server sistemi içinde yer alıyor.
Yani IŞİD'e çalışan İngiliz firmasını CIA koruyor. Şimdi bizi senaryo uydurup hayal dünyasında yaşamakla suçlayan Türk profesörümüz sanırım Ergün'le benim bu diziyi seyredip ilham aldığımızı düşünüyor.
Halbuki, İngiliz sömürgeciliğinin örgütler kurarak insanları nasıl birbirine kırdırdığını, 200 yıldır tüm yeryüzünde terör desteğiyle nasıl bir ton ülkeyi Kraliçe'ye bağladığını bilmiyor. Hadi onu geçtim, Suriye sınırında IŞİD'e üç kız militanı götürürken yakalanan Kanadalı ajandan bihaber. Sanırım profesörümüz tarih kitabı, gazete okumuyor, televizyon seyretmiyor. Dahası yakalanan ajanı duysa bile, çalıştığı ülke Kanada'nın parasında İngiliz Kraliçesi'nin resmi olduğunu ve bunun ne anlama geldiğini hiç bilmiyor. Dünyada IŞİD'e karşı en büyük yaygarayı yapıp "Bu örgütle savaşalım" diye ortalığı ayağa kaldıran İngilizler'in ABD'nin kurduğu koalisyonda yer aldığını sanırım biliyor. Buna dayanarak İngiliz'i IŞİD'le savaşıyor zannediyor ama Suriye'de bu terör örgütüne bir tek İngiliz uçağının tek sorti yapmadığını öğrenecek kadar dünya ile alakalı değil. Aynı İngilizler tüm medyası ile hücuma geçerek PKK'yı kahraman ilan edip "Türkiye Kandil'i vurarak IŞİD'e yardım ediyor" diye bize hergün füze yolluyor. Amerikan yönetiminden "Türkiye'yi hala IŞİD'e yardım etmekle suçlayanlar, koalisyonda olmalarına rağmen ne yaptılar? Kaç uçak kaldırdılar. Sıfır" diye açıklama ve Londra'ya şamar geliyor. Bizim profesör sanırım sualtı balıkları konusunda uzman olduğu için bu gelişmelere uzak takılıyor.
Bakın geçtiğimiz günlerde bölgede ne oldu? ABD uçakları 120 kişilik bir IŞİD MİLİTAN grubunun bulunduğu yere bomba yağdırdı. Simsiyah giyinmişler ellerinde IŞİD bayrakları ile yürüyordu o 120 kişi.
Anında İngiliz hükümeti can havliyle ABD'yi aradı; "Bombaladığınız kişiler bizim hava kuvvetlerimize ait (SAS) Special Air Servisi'ne bağlı askerlerimiz.
Aman bombalamayı durdurun" diye yalvardı. Bunu ben iddia etmiyorum. "IŞİD kıyafetleri ve bayrakları ile ABD uçaklarının bombaladığı 120 kişi bizim askerlerimiz" diyen İngiliz Sunday Express yazıyor. Hani BBC'de "İşte El kaide KURUCUSU İngiliz istihbaratı ajanı" diye gururla yapılan röportaj gibi bir durum var ortada.
Bakın üyesi demiyor, "KURUCUSU" diyor.
Dedik ya sanırım bizim profesör su altı balık araştırmaları yaptığı için doğal olarak su üstünde neler oluyor bilemiyor, bilemez de.
Osmanlı'yı yıkan Lawrence ve Hempher gibi İngiliz ajanlarının nasıl İslam dinini öğrenip, bedevi kıyafetleri giyip, namaz kılıp, çöldeki bedevilerden Türkler'e karşı terör örgütleri kurduğunu da su altındaki birine anlatmak zor. Çünkü su üzerinde ne kadar bağırırsanız bağırın, su altındaki bir insan duymaz. Şimdi aynı İngilizler, tüm medyası ve köşe yazarları ile PKK'yı neden bu kadar seviyor, övüyor, kokluyor, öpüyor diye soracak olsam o profesörümüz "Balık olduğu için" diye cevap verebilir. Bu İngiliz basını neden seçimde "Oyunuzu HDP'ye verin" diyerek sanki Türkiye müstemlekeleri gibi ayağa kalktı.? Niçin AK Parti'nin CHP ile koalisyon yapması için kendini yırttı? Bunların hiç birini sormayacağım.
Çocuklarımızı emanet ettiğimiz balıkçı profesörümüzü öpüyorum.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
- İyiler de kazanır ama... (14.11.2024)
- Ödleri neden patlıyor? (11.11.2024)
- “Türkiye Günleri” yolda (09.11.2024)
- Trump namlunun ucunda (07.11.2024)
- Amerikan "ot"ları (04.11.2024)
- Güneysu (01.11.2024)
- Deli danalar-papağanlar (30.10.2024)
- Terör kurucuları (28.10.2024)
- 105'i tutturamayan (26.10.2024)
- Oyuncak (24.10.2024)