Oy verme işlemi bitmişti. Sandıklar sayılıyordu. İlk oylar gelmeye başlamıştı. Açılan sandıklar yüzde 20'yi geçmişti. CNNTürk Ankara'da yurtdışı oylar sayılırken arbede yaşandığını söylüyordu.
Döndüre döndüre bu haberi veriyordu. Olay yerine canlı bağlantılar yapılıyordu. İzleyende "Eyvah seçimde hile var" duygusu, spikerin heyecanlı anlatımıyla tavan yapıyordu.
Sosyal medyada da "Plakasız araçlar oy verilen okullar önünde kol geziyor" diye acayip bir yaygara vardı aynı zamanda. Eş zamanlı bir "HİLE" kampanyası doruğa çıkarılmıştı. Çünkü o ana kadar gelen oylarda HDP'nin oyları yüzde 8.7 gözüküyor ve baraj altını gösteriyordu. "HİLE VAR MİLLET" yaygarası yeri göğü sarstı.
Ne zaman ki HDP oyları barajı geçti bu yaygara birden bıçak gibi kesildi. Tek kelime edilmedi. "İşte demokrasi, halk özgürce tercihini yaptı, mükemmel seçim" yorumları gecenin geç saatlerine kadar devam etti. HDP'linin sosyal medyada mühürü bastığı sahte oy fotoğraflarını kimse gündeme getirmedi. Bir merdiven altında kalabalık bir HDP'li grubun sahte oy operasyonu fotoğraflarını, şantajları kimse yayınlamadı. Seçimden bir gün önce tam 600 AK Partili sandık görevlisinin ölüm tehdidiyle Güneydoğu'da görevinden istifa ettirildiğinden hiçbir tv kanalı bahsetmedi.
Çünkü önemli olan HDP'nin barajı geçip geçmemesiydi. Ortada bir PROJE vardı ve bu hayata geçene kadar mücadele edilecekti.
Hedefe varılınca gerisi angaryaydı. Seçime bir gün kala bir mahkeme de karar vermişti. "AK Partili, sandıkta hile yaptı, 4.5 yıl hapis" diye. Kimse bunu da sorgulamadı.
Neden seçime bir gün kala bu karar verildi diye. Hürriyet de bu mahkeme kararını manşetine taşıdı seçime bir gün kala...
Paralel gazeteler de ona eşlik etti. Zaten "Gürcistan seçimlerinde hile var kampanyası düzenleyerek" milyonlarca dolar harcayan ve seçilmiş Şevarnadze'yi 20 gün sonra halkı sokağa dökerek devrien SOROS da devredeydi. "Türkiye'de hile yapılıyor" diye kurulan örgütlerle kendine ait vakıfları işbirliği içine sokmuştu SOROS.
Seçimler HDP projesinin tersine gerçekleşseydi, Türkiye birbirne sokulacaktı hile şaibeleri ile. Çünkü ülkeyi kontrol etmek isteyenlerin yeni bir partiye ihtiyacı vardı.
CHP artık iktidara alternatif yeterli bir parti değildi. Acil ihtiyaç mutlaka sağlanmalıydı.
Beyaz Türklerle, "BİJİ APO" diyenler buluşturulmalıydı.
Kemal Derviş bile neden HDP'ye eşbaşkan olmasındı. Seçim kampanyasında kendini ABD'li Benenson'a teslim eden CHP, hangi trene bindirildiğinin farkında bile değildi. Ona "Aman HDP'ye yüklenme" demişlerdi, o da aynen uygulamıştı. Gelinen noktada Etiler, Nişantaşı, Bebek sahili ve Bağdat caddesinde sandıklardan "BİJİ HDP" çıkmıştı. Şimdi bu "BİJİ"yi daha da cilalama dönemiydi. CHP Aydın il eski başkanı genel merkeze ültimatom vererek "70 il başkanı ile Ankara'ya geliyoruz" diyordu dün. Dönüştürülen CHP daha daha dönüşecekti.
Önümüzdeki günlerde HDP'ye milletvekili transferi yaşanması bile şaşırtıcı değildi.
Böyle bir PROJE'ye o kadar emek verilmişti, kenara mı atılacaktı? Hazır ETİLER "BİJİ HDP" diyordu. Yarın "BİJİ APO" diyerek kadeh neden kaldırmasındı? HDP milletvekili Altan Tan seçim sonrası CHP'ye şu sözlerle teşekkür ediyordu; "CHP yerli inek gibi, dünya kadar ot yedirirsin beslersin ama sütünde bir artma ve ya bir azalma olmaz." Yerli değil yabancı olması gerektiğine işaret ediyordu yani. İsrail'de Ahranot gazetesi yazarı Ben Dror Yemini de dün bir köşe yazısı kaleme alıyordu. Erdoğan'ın hala çok güçlü olduğunu savunuyordu. "Erdoğan hala zarar verebilir, çünkü o bir kaplan" diyordu.
Ve ekliyordu "Fino'ya asla dönmeyecek.
Asla derisi değişmeyecek" diye.
Evet adamlar Fino arıyor. Ve derisini değiştireceklere ihtiyaçları var.
Neyse biz Diyarbakır'a dönelim.
Dün ahaber'de muhabir "HDP'ye oy vermeyenlere saldırı oldu, silahlar PATLADI, şu ana kadar 4 kişi VURULARAK ÖLDÜRÜLDÜ" derken çatışma çıkıyor, yayın kesiliyordu.
Etiler, Nişantaşı, Bebek'te de dün hala beyaz Türkler "BİJİ HDP" diye kadeh kaldırıyordu.
Diyarbakır'da "Vur patlasın"dı, Etiler-
Bebek-Nişantaşı'nda "Çal oynasın"dı!
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz. Ayrıntılar için lütfen tıklayın.