İnsanoğlu kendini korumayı ister. Şerre karşı uyanık olmayı, şerre bulaşmamayı ister. Başına bir şey gelmesin ister. Gerekli tedbirler alınır. İnce ve hassas her noktayı değerlendirir.
Hz. Peygamber'in (s.a.v.) birçok kez suikasta uğradığını gören sahabe tedbir alır. Peygamberimizin evinin etrafında gizlice, nöbetleşe beklemeye başlarlar. Özellikle de geceleri. Hz. Resulü korumak lazımdı. Çünkü düşman düzenbazdı, sahtekardı, kalleşti ve mertlikten uzaktı. Arkadan düzen ve dümen çevirirlerdi. Sahabe o nedenle bir güvenlik çemberi kurdu. Sonra şu ayet indi. "Allah seni insanlardan koruyacaktır." (Maide, 67)
O zaman Hz. Peygamber (s.a.v.) gece dışarı çıktı. Gecenin karanlığında bir kılıç şakırtısı duydu. 'Kim var orada' buyurunca nöbet bekleyen sahabi, 'Benim ey Allah'ın elçisi' dedi. Efendimiz 'Evinize çekilin' buyurdu.
Aslında bu ayetin anlamı şuydu: Her tuzağa, ihanete, şerre, düzene, düzenbazlığa karşı sizi koruyacak olan Allah'tır. Tedbiri tedbir kılacak veya tedbiri boş çıkaracak yine Allah'tır.
Allah'a güvenin. Tedbir alın. Devenizi bağlayın. Sonra her işinizde bırakın Allah size en doğruyu gösterecektir. Tevekkül edin. Zira Allah'a güvenen asla kaybetmez.
***
MAHŞER KİMLİĞİNİZ HAZIR MI?
Adın yazılı, doğduğun şehir, babanın adı, annenin adı, doğduğun yıl. Kendini tanıtmak için hep bir kimlik lazım oldu. Filancanın oğlu, filan dediler mahkemede, adliyede.
Mahşerde de kimliğinizle çağrılacaksınız. 'Ey filancanın oğlu filan' diyecekler. 'Teraziye gel. Çık ve amelini eline al' diyecekler. Bir elinde imanın, ötekinde amelin teraziye çıkacaksın. Bir kefede iyiliklerin, ötekinde kötülüklerin. İmanın yoksa teraziye bakılmayacak. Bütün iyiliklerin heba edilip savrulacak. Toz gibi kaybolacak.
Seni dünyada en bilindik isminle çağıracaklar. Ey Müslüman, ey küfürbaz, ey isyankâr, ey inkârcı, ey hak yiyen, ey namaz düşmanı, ey ırkçı, ey iftiracı, ey iyiliksever, ey hak sever gibi neyi hak etmişsen. İnsanların seni dünyada nasıl çağırdığı değil, senin neyi hak ettiğin önemli olacak. Mümin'e en sevdiği isimle, kötüye ve imansıza en hak ettiği isimle.
Kimliğini eline al ve bak. Eskimiştir. Yıpranmıştır. Çok güngörmüştür o kimlik. Nelere şahit olmuştur, kim bilir. Belki yenilemek isteyeceksin. Pırıl pırıl, buruşmamış, yıpranmamış, taze bir kimliğin olacak. Ama unutma kimliğin değişse de giden günler geri gelmeyecek. Ömür tazelenmeyecek. Doğduğun tarih orada öyle duracak. Eşini bekleyecek. Yani kimliği sona erdirecek ölüm tarihini.
***
SALAVAT GETİRMEK İBADETTİR
Allah bize Efendimiz'e (s.a.v.) salavat getirmemizi emreder. Biz de Efendimiz'e olan bağlılığımızı ve sevgimizi ona çokça salat ve selam getirerek ortaya koymalıyız. Esasen bu, Yüce Allah'ın emridir. Bu konuda Kuran-ı Kerim'de şöyle buyrulmuştur: "Allah ve melekleri, peygambere çokça salavat getirirler. Ey müminler! Siz de ona salavat getirin ve tam bir teslimiyetle selam verin." (Ahzab,56)
Salavat getirmekte tembellik edenler için de Peygamberimiz (s.a.v.) şöyle buyurmuştur: "Gerçek cimri, yanında anıldığım halde bana salavat getirmeyendir."
Bir hadisinde de bir defa salavat getirene on misliyle karşılık verileceği, Allah'ın rahmet ve selamını kazanacağı müjdelenmiştir. Kalbinde nifak olan manevi hastalar peygambere salattan rahatsız olurlar.
***
BÜYÜKLERİN DUALARI
Ma'ruf-u Kerhi'nin duası
Dinim için, dünyam için, beni ilgilendiren meselelerim için kerim olan Allah bana kâfidir. Bana zulmedenden daha kuvvetli bulunan âlim olan Allah bana yeter. Bana kötülükle yaklaşanın belini kırabilecek derecede şiddet ve kuvvete sahip olan Allah bana kâfidir. Rahim olan Allah ölüm anında bana kâfidir. Kabirde sorguya çekildiğim anda Allah bana kâfidir. Hesap zamanında Kerim olan Allah bana kâfidir. Mizanın yanında latif olan Allah bana kâfidir. Sıratın yanında, kadir olan Allah bana kâfidir. Allah bana kâfidir. İlah ancak O'dur. O'na yaslanırım. O büyük arşın sahibidir.
BİR AYET
De ki:
"Peygamber olarak gelen ilk insan ben değilim ki! Dünya hayatında benim ve sizin başınıza neler geleceğini bilemem. Ben sadece bana ne vahyediliyorsa ona uyarım. Çünkü ben açıkça uyaran bir elçiden başka bir şey değilim."
(Ahkaf, 9)
BİR HADİS
" İmam, "Amin" dediği zaman siz de amin deyiniz. Çünkü kimin "Amin" demesi meleklerin "Amin" demesi vaktine denk gelirse, o kişinin geçmiş günahları bağışlanır.
(Buhari, Ezan 111)
BİR SEVAP
"Sadece
Allah'tan korktuğun için terk ettiğin şeyden daha hayırlısını Allah sana mutlaka verir."
***
SORU - CEVAP
Namazda aklıma dünyalık şeyler geliyor. Namazıma engel olur mu?
Namaz aslında kişinin Allah ile konuşması, O'na imanını, kulluğunu ifade etmesidir. Gerçek anlamda namaz kılan kişi, her türlü dünyalığı seccadenin dışında bırakmalıdır. Bununla beraber namaz esnasında bu tür şeylerin akla gelmesi namazı bozmaz. Belki manevi lezzetini azaltır.
Cami cemaatine devam ediyorum. Hangi namaz daha faziletlidir?
Sabah ve yatsı namazlarının cemaatle kılınması, diğer namazlardan daha faziletlidir.
Radyo, teyp veya televizyonlardan secde ayetlerini dinleyen kimsenin tilavet secdesi yapması gerekir mi?
Kuran-ı Kerim'de on dört yerde secde ayeti bulunmaktadır. Bu ayetleri okuyan veya herhangi bir yerde işiten kişinin, tilavet secdesi yapması gerekir. Tilavet secdesi, ayetteki ilahi mesajı okuyan veya dinleyen kişinin, yaradanına itaatinin ifadesidir. Ancak, okunan ayetlerin tilavet secdesi olduğunu bilmeyenler, tilavet secdesi yapmakla yükümlü değildirler.