'Kovid-19' küresel virüs salgını, dünya ekonomisinde sebep olduğu belirsizlikler ve küresel tedarik zincirindeki olası yeni değişimlere bağlı olarak, doğrudan yabancı sermaye yatırımlarında bu yıl ciddi bir gerilemeye sebep olacak. 2000'li yılların başlarında ABD'li şirketlerin Çin'deki yatırımları sadece 13 milyar dolar iken, Çin'in 2001'de Dünya Ticaret Örgütü'ne dahil olması sonrasında, son 19 yılda 150 milyar doları aştı. Çin'e bir 150 milyar dolarlık yatırımı da Japonlar yapmış durumda. Ancak, gelinen noktada, ülkeler Çin'e yatırımı sürdürecekler mi; küresel virüs salgını sonrasında zor gözüküyor.
Birleşmiş Milletler Ticaret ve Kalkınma Konferansı (UNCTAD)'ın her yıl yayınladığı 'DünyaYatırım Raporu'nun 2020 yılı sayısı, 2019'da 1,54 trilyon dolara ulaşan küresel doğrudan yabancı sermaye yatırımlarının, 'Kovid-19' nedeniyle bu yıl yüzde40 gerileyerek, 2005'ten beri ilk defa 1 trilyon doların altına düşeceğine işaret ediyor. UNCTAD, ilginçtir, küresel doğrudan yabancı sermaye yatırımlarındaki gerilemenin 2021'de, yine küresel virüs salgını nedeniyle bir yüzde 5 ile 10 arası daralma daha yaşayacağını; ancak 2022'den itibaren toparlanmanın başlayacağını öngörmekte.
Anlaşılan o ki, küresel sermaye, nereye, hangi ülke ve şirkete yatırım yapacağını tam netleştirmek ve 'radar'ına belirli hedefleri alabilmek adına, küresel virüs salgınının dünya ekonomisinde ve küresel ticarette sebep olduğu ve olmaya devam edeceği 'toplam hasar'ı görmeyi tercih edecek ve olası '2. dalga' da atlatıldıktan sonra, bu süreci olabilecek en az hasarla tamamlamayı başarmış olacak ülke ve şirketler yeni çekim merkezi olarak öne çıkacaklar. Bu nedenle, 'greenfield', yani sıfırdan, topraktan bir ülkeye fabrika, tesis anlamında yapılan doğrudan yatırımlarda daralma yüzde 50 bekleniyor.
Yani, 'brownfield' dediğimiz mevcut şirketleri, fabrikaları, tesisleri satın almaya veya ortak olmaya yönelik doğrudan yabancı sermaye yatırımları da daralacak olsa da, sıfırdan yatırımlar kadar olmayacak. 2019'da Avrupa ve Kuzey Amerika gibi dünya ekonomisinde gelişmiş bölgelere yatırımlar yüzde 5 artışla 800 milyardolara ulaşmış olsa da, bu yıl Avrupa pazarında yüzde 30 ile 45 arasında, Kuzey Amerika pazarında ise yüzde 20ile 35 arasında doğrudan yatırım daralması beklenmekte. 2019'da yüzde 10 artışla 45 milyar dolara ulaşan Afrika'ya yönelik doğrudan yatırımların da bu yıl 25 ile 40 daralması beklenmekte.
Doğrudan yatırımlar açısından bu kadar 'politik şok, arz şoku, talepşoku' olan ve rakamlara yansıyan bir yılda, 1. çeyreğe yüzde 4,5 büyüme ile fark atmamız gibi, Türk oyun şirketi Peak'in de 1,8 milyar dolarlık doğrudan yatırıma konu olması, Türkiye'nin 'Kovid-19' sonrası çok farklı, güçlü ve ses getirecek bir hikayesi olacağını teyit ediyor. Küresel tedarik sisteminin 'yükselengüvenilir liman ülkesi' olarakTürikeyi'nin 2021 ve 2022'de yazdığıgüçlü hikayeyi takip edeceğiz.
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz. Ayrıntılar için lütfen tıklayın.