Rakibine 60 dakika kaleye şut bile çektirmedi Fenerbahçe... Skor üstünlüğünü sağladıktan sonra topu biraz bıraktı, ya da bırakır gibi yaptı. Derbinin kazanmak isteyen tarafını ilk saniyeden itibaren seyredenlerin hepsi biliyor, görüyordu. Bu yüzden "yine mi?" diyordu belki de içlerinden Galatasaraylı oyuncular... Pas hataları üst üste geliyor, sürekli olarak dikine oynayan taraf Fenerbahçe oluyordu. Oyunun yönünü hızlı adamların koşu kulvarına taşıyıp, uzun paslarla oyunu ters kanada yönlendirerek, defansı dengesiz kalmaya zorluyorlardı.
Galatasaray'ın pas silahını, uzun top oynamaya zorlayarak azalttılar. Hem taktik hem de performans olarak hep üstündüler, bunu da hissettirdiler.
İkinci maçın Sneijder ile Fenerbahçe orta sahaları arasında olduğunu da belirtmeliyiz. Topal ve Josef'in sarı kartları Hollandalı'yla sert temastandı. Topu ayağına her aldığında darbeli bir mücadele geliyordu önümüze. Bu taktikte rakibin önemli adamını durdurmak mı vardı, yoksa geçen seneyi "ağlama" diye kapatıp, meslakdaşlarını küçümsemenin izdüşümü mü?
Gövde gösterisini skor eşitliğine getiren neredeyse hatasız olan savunma kurgusunun, belki de sahanın en kısasından, kafa golü yemesiydi. Rakibi frikiklerden uzak tutup, yan toplara razı faullerle temposuz kılma anlayışı, hesaplanamayacak küçük ayrıntıya skor yaptırdı.Ve 60 dakika sonrasındaki yorgunluk hali yine sahnedeydi. Skoru korumak olarak da açıklanabilecek ruh halinin, nefesimiz kalmadı bölümünde Galatasaray kendine gelmeyi başardı.
Kalite farkını böylesine hissettirmelerine rağmen, gol sayısını artıramamalarının birinci nedeni Muslera'nın müthiş performansıydı. Caner ve Gökhan'ı öne çıkardığı anlardaki atak çeşitliliği, ikinci yarıda bu iki bekin de geride kalmasıyla bitti aslında. Diego'nun golünden önce Van Persie'yi yardımcı "aktif" olarak yorumlamadı. Hakem hocaları tersini söylüyor. Ben yardımcı ile hem fikirim. Beraberlik, bu yarışta Galatasaray'ın hayat öpücüğü aslında. Ligde 4 maçtır kazanıyorlardı. Yenilmeden, Kadıköy'den dönüyorlar. Hesap-kitap devam edecek.
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz. Ayrıntılar için lütfen tıklayın.