12Ağustos 2000... Rus donanmasının Kuzey Filosu'nda görev yapan en modern nükleer denizaltısı Kursk, Barents Denizi'nde 100 metre derinlikte dibe vurdu. Dört katlı bina büyüklüğündeki Kursk, bugüne dek inşa edilmiş en büyük taarruz denizaltıları sınıfına giriyordu. Amerika ve İngiltere, peşpeşe gelen iki patlama sonucu dibe oturan geminin çıkarılması için hemen yardım önerisinde bulundu.
Ancak Putin, denizaltıda çok önemli askeri sırlar olduğu gerekçesiyle yardım önerilerini geri çevirdi. CIA ve İngiliz istihbaratı, denizaltı ve Rus ordusuyla ilgili çok önemli bilgileri ele geçirebilirdi. 118 asker,denizaltıiçinde ölüme terkedildi. Çünkü, Rusya'nınkurtarma çalışmaları asla sonuç vermedi.
2001 yılında ulaşılabilen denizaltı ikiye bölünerek dışarıya çıkarıldı. 118 mürettebattan kurtulan yoktu. ABD ve İngiltere, o denizaltıyı kısa sürede dışarıya çıkaracak teknolojiye sahipti. Ancak Kursk'taki askeri veMİLLİ SIRLAR uğuruna o 118 kişifeda edilerek ölüme yollandı. Cesedi bulunan subaylardan Dimitri Kolesnikov'un cebinden eşine yazdığı SON MEKTUP çıktı.
"Sürünerek diğer bölüme geçiyoruz... Karanlıktayız" yazıyordu. Eşi Olga Kolesnikov televizyonlarda son mektubu ağlayarak okuyor, "Dimitri vatan içinöldü" diyordu. Kimi için "VATAN" uğurunda ölünecek kadar önemliydi. Kimi için de başkalarının vatanı kapısında bekçilik yapmak, başkalarına paspas olmak daha önemliydi. Ülkesini terkeden Fethullah Gülen yerleştiği Amerika'dan kovulmak üzereydi.
FBI, "Bu adam tehlikeli" diyor, derhal kovulmasını istiyordu. Devreye CIA'nın Ortadoğu uzmanı ve "Elde tutulacakIlımlı İslam ile bölgeyi ABD adınayönetme" projesinin mimarı GrahamFuller giriyordu. Fethullah Gülen'e son dakikada oturma iznini CIA alıyordu. Aradan yıllar geçiyor, Fethullah Gülen'in peşinden giden Türk gençleri bir anda CIA'ya çalışır hale geliyordu. Büyük bölümünün CIA adına terörist olacaklarından, Amerikan istihbaratına hizmet edeceklerinden haberi bile yoktu.
Zaten uzun yıllar Dışişleri Bakanlığımızı yapan, ABD'yi en iyi tanıyanlardan ve sevenlerden mason İhsan Sabri Çağlayangil'e bir gazeteci bir gün soruyordu; "CIA nedir?" diye. Çağlayangil gülümsüyor ve "CIA'yıboşverin, ben size ona çalışanlarıanlatayım" diyor ve ekliyordu; "CIA'nınadamı olursunuz, CIA'ya çalışırsınızama bundan haberiniz bile olmaz." İşte o CIA'nın sahip çıktığı, kol kanat gerdiği FETÖ elebaşısının talimatı ile yıllar önce Çamlıca tepesinde AKADEMİ adı altında bir karargah yaptırılıyordu. ahaber'de Yazboz'da geçen hafta, kimsenin bugüne kadar haberinin olduğu o devasa karargaha girdik. Türkiye ve dünyada "İMAMLAR" adı altında örgütün eylem planlarını uygulayacak yöneticiler Çamlıca tepesindeki bu esrarengiz karargahta seçiliyor ve atamaları yapılıyordu. Kuleli Askeri Lisesi'ne yakın olan gizli ve cüsseli binada, Türk Ordusu'na sızacak teröristleri yönetecek İmamlar belirleniyordu. Fetullah'tan sonra senelerce örgütte ikinci adam olan Nurettin Veren, o karargahı Yazboz kameraları ile gezerek anlatırken ilginç bir açıklama yapıyordu. "Her sene yurtdışından 2000yabancı bu karargaha geliyordu." "Rusların batan Kursk denizaltısındahayatını kaybeden Rus askerlerininevlatları da tek tek tespit edilerek,KURS'larda eğitilmek üzere bukarargaha getiriliyordu" diye ekliyordu.
Putin, "Fethullah okulları CIA'ya hizmetediyor" diyerek Rusya'daki okullarını kapatıpsatıyor, bir başka FETÖCÜ satın alıyordu. CIA sayesinde ABD'de oturan Fethullah, 9 bin kilometre uzaktaki Moskova'da elemanları aracılığı ile işi gücü bırakıyor,Kursk denizaltısında ölen askerlerinçocuklarını dahi araştırıyor, buluyor ve onlara kancayı atıp, İstanbul'da EĞİTİMKURSU 'na getiriyordu. Putin Moskova'da okulları kapatırsa, CIA da Kursk askerlerinin orduda kendilerine kapılar sonuna kadar açılan evlatlarını FETÖSÜYLE Çamlıca'ya getirirdi.
Birileri de dine hizmet ediyoruz diyerek tüm şartları hazırlar, milletten gerektiğinde şantajla topladığı paralarla finansör olur, cennete gideceğini zanneder, Rus askerlerin çocuklarını KGB ve Rus ordusuna GENERAL yapmak için Çamlıca tepesinde CIAk CIAk bağırırdı. Tıpkı ABD'yi çok seven İhsanSabri Çağlayangil'in dediği gibi... "CIA'nınadamı olur, ona çalışırsın ama bundanhaberin bile olmaz." İşte Cumhurbaşkanı Erdoğan, Putin'e bile çorabını ters giydirebilen böylesine şeytani bir örgüt ile savaşıyor. Ama neredeyse tek başına!
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz. Ayrıntılar için lütfen tıklayın.