105 karatlık Kohi Nor pırlantası... 100 milyon sterlin değerinde. Hindistan sanatçıları ve işadamları dava açtı. "Pırlanta devletimize ait, çalındı" diye. O pırlanta sömürge imparatorluğu İngiltere'nin Kraliçesi Elizabeth'in tacını süslüyor. "Hırsızlıkla" suçlanan Kraliçe'nin resmi yayın organı BBC ise işi gücü bırakmış, "CHP nasıl kurtulur" diye kafa patlatıyor. Türkiye'den birçok akademisyenle konuşmuşlar. "Bu parti yüzde 25'i nasıl geçer" diye hep birlikte seferber olmuşlar.
Seçimlere dört yıl var daha ama olsun şimdiden kolları sıvamak lazım. Türkiye'de dört yıl sonrası için CHP çalışmaları başlatan Kraliçe'nin yayın organı bir başka habere daha yer veriyor. "Batı'nın İslamlaşmasına karşı vatansever (!) Avrupalılar Hareketi" adıyla anılan PEGİDA'nın Hollanda'da yaptığı gösteriye geniş yer vermiş. BBC, PEGİDA'nın çağrısını manşetlere taşımış; "Türkiye'ye gitmeyin, KEBAP yemeyin" diyor. PEGİDA, aşırı sağcı FAŞİST bir Alman örgütü. Alman faşistleri kullanarak Türkiye'ye saldıran bir İngiliz BBC var karşımızda. Ve işi KEBAP olayına kadar indirecek kadar manyaklaşmış durumdalar. Neymiş Avrupa'da çok kebapçı varmış, Türkler çok para kazanıyormuş.
Alman faşist örgüt Hollanda'da pişiriyor, Londra'dan servis ediliyor. "Türk Kebabı" bile savaşılacak kadar önemli. Böyle çalışıyor karşımızdaki kirli ittifaklar. 2. Dünya Savaşı'nın başladığı günler... Almanlar dünyanın her yerine yığınak yapıyor. İşte o dönemde 10 Türk generalini gizlice Kafkas cephesine çağırıp brifing veriyorlar. Bizim askerlerden biri "Müthiş yığınak ve ikmal yapmışsınız. Bunun bu derece güçlü olduğunu bilmiyorduk. Böylesine muazzam lojistik desteği nasıl sağladınız?" diye soruyor. Genç bir Alman subayı konuşuyor: "Cevabı sizin Osmanlı arşivlerinde... Yavuz Sultan Selim'in Ortadoğu seferini inceledik. O gün onlar atla ne yaptıysa biz de lojistik desteği aynı şekilde motorlu araçlarla her yere yaptık." Ve biz o paha biçilemeyen Osmanlı Arşivleri'ni İnönü döneminde trenlerle üç kuruşa HURDA KAĞIT olarak Bulgarlar'a sattık. İnönü'nün imza attığı Lozan'da, İngiliz dayatması ile konan gizli maddelerden biri de "Türkler'in geçmişle bağları tamamen kesilecek" şeklindeki talepti. Saddam bizim HURDA diye sattığımız arşivler içinde Bulgarlar'dan aldığı tapu ile "Kuveyt bizim" diyerek bu ülkeye saldırdı. Adamlar Yavuz Sultan Selim, nasıl silah ve YİYECEK taşıdı diye bizim arşivlerimize kadar giriyor. Aynı adamlar tabii ki TÜRK KEBABI ile de uğraşacaklar. O 105 karatlık ve 100 milyon sterlin değerindeki Kohi Nor pırlantaları, taa Londralar'a Kraliçe'nin tacına kadar kolay gelmiyor. Bizim akademisyenler de işi gücü bırakmış "CHP nasıl yüzde 25'i geçer" diye çırpınan BBC'ye yardım etmek için çırpınıyor. Hatta ne kelime... Yırtınıyor! Siz hiç "İngiliz İşçi Partisi nasıl kurtulur" diye Londra'da üniversitelere, akademisyenlere soran bir Türk medyası gördünüz mü? Veya "İrish publara gitmeyin" diye çağrı yapanları?
Veya Osmanlı Arşivlerini didik didik eden kaç Profesörümüz var bu memlekette?
Cumhurbaşkanı Erdoğan "Milli ve yerli siyasetçiler, işadamları, bürokratlar, akademisyenler, aydınlar, yazarlar" deyince bazıları kıyamet koparıyor. Paris şaraplarının kalitesini yazanlar "Biz neyiz?" diyerek saldırıyor. Biz ecdadın, Kohi Nor pırlantasından binlerce kat daha değerli, paha biçilemeyen Osmanlı arşivlerini HURDA KAĞIT olarak dışarıya satan bir ülkenin yetiştirdiği TORUNLARIZ! "Yavuz Sultan Selim, binlerce kişilik ordusuna atla binlerce km nasıl YİYECEK taşıdı?" sorusunu Almanlardan öğrenen bir ülkenin evlatlarıyız. O Almanların Faşist örgütünün Hollanda'da TÜRK KEBABI'na karşı başlattığı SAVAŞI İngiliz BBC'den öğrenecek kadar YERLİ'yiz. Türk Kebabı Özellikle Hollanda'daki TREN İSTASYONLARINDA çok satılıyormuş. Devletin demiryolları izniyle o tren istasyonlarında açılan çok KEBAPÇI büfesi varmış... İngiliz Kraliçesi'nin resmi yayın organı böyle ihbar ediyor. Ben de oturup yazayım dedim bunu... TRENLERLE dışarıya satılan dedelerimizin arşivlerine bir kayıt daha girsin diye... Belki 100 yıl sonra torunlarımız Almanlardan öğrenir... Avrupa'da KEBABIMIZA kadar indirgenen "Türkiye düşmanlığı" aptallığını! Unutmayın... Bizler ABD kongresi duvarlarına işlenen "Dünyaya damga vuran 25 lider" içinde yer alan Kanuni'yi, Harem'in duvarlarına kazımış bir nesiliz! İşte o kadar YERLİYİZ!
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz. Ayrıntılar için lütfen tıklayın.