Kabul edelim veya etmeyelim...
Siyasetin zorlu ve dayatmacı şartları vardır. Siyaset yolunda engeller, hayal kırıklıkları, İHANETLER, hakim olunamayan rüzgarların esmesi gayet muhtemeldir. Siyasetin politikacı ile zıtlaşan ya da çelişen şartlarından azad olmanın, zorluklarının altından istikrar ve doğru davranışı koruyarak kalkmanın en emin yolu "SABIR"dır. Sabır, DAVA ADAMININ en güvenli limanıdır.
Peki kolay mıdır sabırlı olmak? Güç de olsa, bildiğim şu ki kimi zaman davamızı korumanın biricik sığınağı olur. SABIRSIZ KİŞİ, olayların, ters rüzgarların, üzerinde oynanmak istenen OYUNLARIN eseridir. Çünkü sabırsızlık hırçınlaştırır. MUVAZENEYİ bozar. DÜŞÜNCEYİ bulanıklaştırır. İRADEYİ kontrolden çıkarır.
Bu da siyasetçiyi haklıyken haksız duruma düşürür. Sadece desiseler karşısında değil, her alanda her türlü zorluğu göğüslemek, sabırla çözüm üretmek , sabırla zafer kazanmak, aklımızdan, irademizden, inancımızdan istifade edebilmek için SABIR TERBİYESİNİ göstermek şarttır.
Sabır, kendimiz için değil davamız için gayret ettiğimizin, gayemizi nefsimize feda edemeyeceğimizin de göstergesi olur. UNUTMAYIN; Engeller, zorluklar, belalar ancak ve yalnız sabra boyun eğer.
SADAKAT ise kalpten bağlı olmaktır.
İnanç ve doğrulukla yaşamaktır.
Sadakat varlığını KALPTEN olmasına borçludur.
Böylece en kuvvetli bağlanma göstergesidir.
Ancak inançlı, doğru, ahlaklı kalpler, sadakat ASALETİNE sahip olabilir.
Sağlam bir iradeyi, güçlü bir karakteri gösteren en büyük parçanın, sadakat olması boşuna değildir.
Hele bir DAVA ADAMI'nda sadakat en gerekli ve tabii prensiptir.
Çünkü bir davada; inancından, ahlakından, ilkelerinden ödün vermeden mücadele şarttır. İnandığı değerlere ve davasına sonuna kadar sahip çıkmak, istikametini değişikliğe uğratmamak, en zor anlarda bir kale gibi davasının ve LİDERİ'nin yanında durmak, parti teşkilat mensubunun karakteridir. Evet buraya kadar yazdığım sözler bana ait değil.
Yukarıdaki satırların sahibi AK Parti İstanbul İl eski Başkanı Aziz Babuşçu'ya ait.
Babuşçu "Seçilmiş Siyaset" adlı yeni bir kitap yazdı.
O kitabın sayfalarında yer alıyor yukarıdaki "SABIR ve LİDERE SADAKAT"i anlatan sözler. İki gündür ben de bu sütunlarda Lider'e sadakati ve sabrı anlatıyorum. Son yazımda başlık "GEMİ"ydi. "Kimler tuzağa düşerse düşsün, GEMİ yoluna devam ediyor bu ülkede" diye bitiyordu yazım.
Aziz Babuşçu da ilginç bir cümle ile bitiriyor LİDERE SADAKAT'ı anlattığı konuyu.
Diyor ki; "Dava adamları bilir ki, dünyada haklı olmaktan daha büyük bir güç yoktur.
Önemli Olan yolunuzun doğruluğudur.
Gidilecek menzil doğru olduktan sonra GEMİ dalgalarla boğuşsa da ne gam." Evet bir yerde denizler, deryalar varsa mutlaka zaman zaman dalgalar olacaktır. Gemin sağlamsa mesele yoktur.
Dalgalarda gemiden düşen düşer.
Kalanlar, gidilecek hedefe mutlaka ulaşır.
Aziz Bey'in yeni kitabı hayırlı olsun.
Lideriyle ve davasıyla sorunu olanlara hararetle tavsiye ederim.
Okuyan, dalgalarda gemide nerede olacağını, nereye tutunacağını mutlaka öğrenir.
Ve dalgalara kapılmaz...
Köpekbalıklarına yem olmaz.
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz. Ayrıntılar için lütfen tıklayın.