NİHAT HATİPOĞLU

İslâm âlemine çağrı

KISACASI
Müslümanlar; mabetlerinizi, şehirlerinizi, hastanelerinizi, yollarınızı, denizlerinizi, çocuklarınızı, sivillerinizi, zenginliklerinizi korumak için denizde, karada ve havada son derece güçlü, caydırıcı ve korkutucu olmak zorundasınız. Caydırıcı olmak için güçlü olmak Kur'an'ın bir emridir. Savaştan en çok nefret edenler Müslümanlardır. Kur'an barış ve beraberce ama onurlu yaşamamızı emreder.
Müslüman ülkeler elbette zenginliklerinin bir kısmını gerekli yere harcamalılar.
Elbirliğiyle, beraberce, vicdanlarının gereğini yerine getirerek. Yoksa çocuklar babasız-annesiz; anne babalar çocuksuz kalırlar.
DÜŞÜNDÜRÜCÜ BİR AYET
Allah İsrailoğullarına ve tüm insanlığa, insan öldürmeyi şöyle yasaklıyor:
"İşte bundan dolayı İsrâiloğulları'na şöyle yazmıştık: "Bir cana kıymaya veya yeryüzünde fesat çıkarmaya karşılık olması dışında, kim bir kimseyi öldürürse bütün insanları öldürmüş gibi olur.
Kim de bir can kurtarırsa bütün insanların hayatını kurtarmış gibi olur." Şüphesiz peygamberlerimiz onlara apaçık deliller getirdiler. Ama bundan sonra da onların çoğu yeryüzünde taşkınlık göstermektedirler." (Maide/32)
SORU: Peygamberimiz (sav) geleceği bilir miydi?
CEVAP: Mutlak gaybı -bütün geleceği- Allah'tan başkası bilemez.
Ama nısbi -kısmigaybı peygamberler bilebilirler. Bu bilginin kaynağı Yüce Allah'tır ve bu bilgiyi Yüce Allah (cc) Cebrail (as) yoluyla Peygamberine iletir.
Nitekim Hz. Peygamber (sav) geleceğe dair birçok bilgi iletmiştir ve bu bildirdiklerinin hepsi gerçekleşmiştir. Biz buna mucize deriz.
SORU: Kâbe'ye neden Kâbe denmiştir? Kâbe nedir?
CEVAP: Kâbe bütün Müslümanların kıblesidir.
Mekke'nin ortasında bulunan orta hacimde bir evdir.
Kâbe denmesinin sebebi, dört köşeli (Muka'ab-küp) şeklinde oluşundandır. Yani, dört köşeli yüksek yapı demektir. Diğer bir ismi ise Beyt-i Atik'tir. Anlamı şudur: Allah (C.C.) bu evi sırf kullarının ibadetine ayırmıştır. Herhangi bir kimsenin mülkü değil. Bütün dünya Müslümanlarının ortak mekânıdır.
SORU: Allah ismi Kuran'dan önce de kullanılır mıydı?
CEVAP: Peygamberimizin babasının adı 'Abdullah'tı.
Allah lafzı daha önce kullanılırdı. Eski ilahi metinlerde ve Peygamberlere gelen sahifelerde bu yüce ismin kullanılması ve nesilden nesle aktarılması mümkündür.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.