İslam tüm insanlığın dinidir
Kur'an-ı Kerim'in ortaya koyduğu ahlaki ilkeler incelendiğinde bu dinin bütün insanlığın ortak değerlerini özetlediğini görürüz. Bu nedenle İslam'ın sadece bir coğrafyaya, bir ırka veya bir zaman dilimine hitap ettiğini iddia edenler ya kötü niyetlidir ya da bu dinin ruhu hakkında hiçbir bilgi sahibi değildirler. İnsanlık onurlu bir yaşam için neye muhtaç ise Kur'an ve Hz Peygamber'in onu dile getirdiğini görürüz.
Dinde zorlama olmaz
İnsanlar kendi fikir ve bakışlarını başkalarına empoze ederken hiçbir direnme görmek istemezler. Kur'an yüce Allah'ın vahyi olmasına rağmen "Dinde zorlama yoktur" buyurur (Bakara 256). İnsanın iradesiyle dine girmesini ister.
Irk ve soy, üstünlük sebebi değildir
"Arap'ın Arap olmayana üstünlüğü ırk, soy, sop ile değil ancak takva iledir" buyurur Allah'ın peygamberi. Halbuki en gelişmiş ülkelerin, kendi ırkları dışındakileri ikinci, üçüncü sınıf olarak gördüklerini biliyoruz.
Mülk edinme hakkına dokunulamaz
İslam önderleri, cami yapılırken bile başkasına ait arsanın ancak rızayla ve bedeli ödenerek alınabileceğini öngörürler. Hz Ömer, gayrimüslim bir adama ait arsayı bedelini ödeyerek satın alıp camiye katan valisini uyarmış, "Ya camiyi yık veya adamı razı et" demiştir.
İnsanın can, ırz ve malı korunmuştur
Ceninin bile dokunulamaz olduğunu, ceninin anne rahminden düşmesine sebep olanın ceza çekeceğine İslam hükmeder. Kişinin can emniyeti korunmuştur. Cana yönelik her eylem cezalandırılmıştır. Masumiyet bir dine veya ırka ait olmakla değil insana ait olmakla tanımlanmıştır. Başka din, ırk veya millete mensubiyet, ona bir tehdit veya kötü kasıt hakkı tanımaz.
Kadın ve erkek eşittir
Üstünlük, samimiyet, dürüstlük, ihlas, takva ve benzeri erdemlerle örülmüştür. Cinsiyet, üstünlük sebebi değildir. Kim Allah'a yakınsa o üstündür. Erkek veya kadın fark etmez.
İnsan onuru Kâbe gibi kıymetlidir
Hz Peygamber, "Kâbe sen çok yücesin (bütün peygamberlerin ortak mirasısın), ama yemin olsun ki bir Müslümanın onuru senden daha az kıymetli değildir" buyurmuştur. Çocuklar masumdur Çocuklar ergenliğe kadar masumdurlar. Hiçbir insana ergenlikten sonra da şiddet uygulanamaz. Çocuklar ise baba veya anneleriyle değil masumiyetleriyle değerlendirilirler. İslam'ın beynelmilel özellikleri elbette bu birkaç ilkeyle özetlenemez. Bunları ileride de konuşacağız.
***
MÜSLÜMAN HARAM YEMEZ
Sa'lebe bin el-Hakem (RA) şöyle demiştir: Biz, düşmanın bir koyun sürüsüne rastlayıp el koyduk. Sonra (boğazladığımız koyun etlerini pişirmek üzere) tencerelerimizi diktik (ateşe koyduk). Sonra Peygamber (SAV) tencerelerin yanına uğradı ve O'nun emriyle tencereler devrildi (yani etler döküldü). Sonra şöyle buyurdu: "Şüphesiz yağmalanan mal helal değildir."
ZOR BİR İŞE BAŞLARKEN OKUNACAK DUA
"Allah'ım, senin kolay kıldığından başka kolaylık yoktur. Sen dilediğin zaman zor olanı kolaylaştırırsın. İşimi kolaylaştır Allah'ım."
YOLCULUKTA SADECE FARZ NAMAZI KILMAKLA YETİNEBİLİR MİYİM?
Yolculukta sadece farz namazı kılmakla yetinebilirsiniz. Sünnet namazlarını ise vaktiniz olduğunda ihmal etmemeye çalışın. Zira sünnet ve nafile namazlar, farz ve vaciplerde meydana gelen eksiklikleri örter.
Yüce Allah kâinatı yaratırken her canlının rızkını da bir yolla göndermiştir. Doğada hayvanların avlanması, hayatın sürdürülmesi için lazımdır. Siz civcivlerinizi koruyacak tedbirleri alırsınız. Kedinin, köpeğin giremeyeceği bir zemin hazırlarsınız. Ama civciv veya tavuğunuzu yedi diye kediyi öldüremezsiniz.
Dini nikâh kıyılırken hem damat hem de gelinin veya orada hazır olan şahitlerin abdestli olmaları güzel olur. Nikâha olan saygıdan dolayı arzu edilen husus abdestle o ortamda oturmaktır. Ancak kişinin yani damat, gelin, şahitler veya hocanın abdestli olma şartı yoktur. Abdestsiz kıyılan nikâh geçerlidir.
Cenaze namazının kalabalık bir cemaatle kılınması arzu edilen bir husustur. Zira ne kadar kalabalık bir cemaat olursa ölüye o kadar dua ulaşır. Kim bilir belki oradaki bir güzel insanın duası ölüye rahmet olur. Ancak şu veya bu gerekçeyle cenaze namazı, vakit namazlarından önce kılınabilir.
Çöpe ekmek atmak saygısızlıktır. Kişi tüketebileceği kadar ekmek veya yemek almalıdır. Ancak fazla kalmış veya bayatlayacak olan ekmeği diğer canlıların yararlanacağı bir yere koymak uygun olur. Zira her yerde o rızka muhtaç olan bir canlı mutlaka vardır.
Hatim; Kur'an-ı Kerim'in tümünü okumak demektir. Hatim, ibadet ve ders almak, Kur'an'la ilgilenmek için okunur. Bu ölü için de, diri için de geçerlidir. Hatim ölüye bir rahmet, huzur ve sevabın ulaşmasını sağlar. Sağ olan içinse bir hediye veya dua anlamına gelir. Bu nedenle sağ olan kişiye hediye ver
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
- Büyük Rus yazar Tolstoy’un İslam ve Peygamber hayranlığı (22.11.2024)
- Dindarlık zayıflıyor mu? (15.11.2024)
- Büyük yazar Victor Hugo’dan Hz. Muhammed şiiri (08.11.2024)
- Vefasız insanlar olduk (01.11.2024)
- Mısır’dan izlenimler (25.10.2024)
- Kendimizi sorgulayalım (18.10.2024)
- Hayırlı evlat yetiştirelim (11.10.2024)
- İslam’a sistematik saldırı yapılıyor (04.10.2024)
- Süte su katınca bozulduk (27.09.2024)
- Ahir zamanda neler olacak?.. (20.09.2024)