Peygamberimiz (sav), miraca çıktığı gece namaz emrini almıştır.
En yüce mekânda, en yüce ibadet emrini alan Hz. Peygamber (sav) sahabesine beş vakit namazın nasıl kılınacağını bütün ayrıntılarıyla anlatmıştır.
Namaz en önemli ibadet sayılmıştır. Çünkü namaz, hiçbir ibadette olmayan birçok ayrıntıyı bir anda, bir arada bulunduruyor.
Bunları kısaca şöyle sıralayabiliriz;
1- Abdest: Namaz kılmak için abdestli olmanız gerekir.
2- Kabe-Kıble: Namaz kılmak için Kabe'ye yönelmeniz şart.
3- Kur'an-ı Kerim:
Namaz kılmak için Kur'an-ı Kerim'den ayetler okumanız gerekir.
4- Örtünme: Namaz kılabilmek için setr-i avret dediğimiz vücudun belli yerlerini örtmek gerekir. Bu kadın ve erkek için farklıdır.
Kadın için yüz, eller ve ayaklar hariç tüm vücut, erkekler için ise diz kapağı ile göbek arasıdır.
5- Secde: İki rekatlık bir namazda dört kere secde ederiz. Bir mü'min için secde büyük bir ibadettir. Çünkü kulun Yüce Allah'a en yakın olduğu an secdedeki anıdır. Orada bütün perdeler aralanır. Kul Rabbi ile baş başa kalır. Hadiste şöyle buyuruluyor: "Allah secde yerini ateşe haram kılmıştır."
6- Oruç: Namaz dolaylı olarak içinde minyatür bir oruç ibadetini de barındırır. Çünkü kişi namaz esnasında bir şey yiyip içemez. Sanki bir tür (bir an için) oruç tutar. Daha doğrusu ona orucu hatırlatır bu hal.
7- Tefekkür hali: Namazda kalbi Yüce Allah'tan gayrisinden uzak tutmak lazım. Kalbi gayriden boşaltıp, sahibine tertemiz bırakmak lazım. Kişi bu hali namazda yaşar.
8- Huzurda olma hali: Namazda kişi Rabbin huzurundadır. Huzura kabul edilmiştir. Derdini açar Rabbi' ne. Halini arz eder. Sıkıntısını dile getirir. Çünkü en yüce olan büyük zat lutfetmiş ve onu huzuruna almıştır.
'KEŞKE BİR DE GECE NAMAZI KILSA'
ABDULLAH ibni Ömer (ra) anlatıyor: Peygamber Efendimiz (sav) zamanında, sahabeden biri bir rüya gördüğünde mutlaka onu Rasûl-i Ekrem'e anlatırdı. Ben de buna imrenir içimden kendime şöyle derdim:
"Keşke ben de bir rüya görsem ve Resûlullah'a anlatsam." O dönemler henüz çok gençtim, yaşım küçüktü. Bir gün mescitte uyumuşken rüya gördüm. Rüyamda, iki melek beni alıp doğruca cehenneme götürdüler.
Cehennem, kuyu duvarı gibi taşla örülmüştü.
İki de direği vardı. Orada Kureyş kabilesinden bazı tanıdıkları gördüm ve gördüğüm şeylerden korktum;
"Cehennemden Allah'a sığınırım, Cehennemden Allah'a sığınırım, Cehennemden Allah'a sığınırım!" diye bağırmaya başladım.
İşte o sırada onların yanına başka bir melek geldi, ve bana "Korkma!" dedi. Bir de elimde kalın ipek kumaş parçası gibi bir şey vardı. Onunla cennetin neresine işaret etsem, oraya doğru uçuyordum.
Bu rüyamı Peygamber Efendimizin eşi Hafsa ablama anlattım O da Rasûl-i Ekrem Efendimize söyledi.
Bunun üzerine Allah'ın Resûlü:
"Abdullah ne iyi adam! Keşke bir de gece namazı kılsa!" buyurdu.
BİR SEVAP
Allah'ı zikrederek namazgâhta oturan kimse
"SİZDEN biriniz abdestli olduğu halde namaz kılacağı yerde beklediği müddetçe melekler kendisine dua ederler ve şöyle derler: Allah'ım onu bağışla! Allah'ım ona merhamet et."
BİR AYET
"DEKİ: "Peygamber olarak gelen ilk insan ben değilim ki! Dünya hayatında benim ve sizin başınıza neler geleceğini bilemem. Ben sadece bana ne vahyediliyorsa ona uyarım. Çünkü ben açıkça uyaran bir elçiden başka bir şey değilim." (Ahkaf, 9)
BİR HADİS
"İMAM, 'Amin' dediği zaman sizde amin deyiniz. Çünkü kimin 'Amin' demesi meleklerin 'Amin' demesi vaktine denk gelirse, o kişinin geçmiş günahları bağışlanır." (Buhari, Ezan 111)
SORU - CEVAP
1- İçki içen birinin çocuğuna sadaka verilir mi?
Çocuğuna ve eşine sadaka verilebilir ama içen
kişi o parayı alıp içkiye, kumara götürecekse ona
veremezsiniz. Ama kişinin çocuklarına elbise olarak,
gıda olarak veya okul masrafı olarak sadaka
verebilirsiniz. Çünkü o çocuğun ya da eşinin günahı
yoktur, günah içki içen kişinin kendinedir.
2- Dini yönden kötü olan bir komşum vardı. Cenazesinde bulunup yardımcı oldum. Yanlış mı yaptım?
Dinimize göre Müslüman olsun olmasın bütün insanlar saygıdeğerdir.
(İsra, 70) Hayatta da ölümünden sonra da saygı duyulur.
Peygamberimizin bir Yahudi'nin cenazesinin önünde ayağa kalktığı
ve "O bir insandır" buyurduğu bilinir. (Buhari, Cenaiz 50; Nesai
Cenaiz, 45-47) Bu nedenle de ne tür insan olursa olsun komşumuzun
cenazesine katılmamız doğru olandır.
2- Musallaya konan her ferdin cenaze namazını kılabilir miyiz.
Camiye getirilmiş ve musalla taşına konmuş herkesi
Müslüman kabul ederiz. Müslüman olanın cenaze
namazını kılmak ise farzı kifayedir. Üstümüze borçtur.
Ölen kişinin amelini bilmek veya tartmak zorunda değiliz.
Esas olan hüsnü niyettir, iyi niyetle, ölenin Müslüman
olduğunu düşünmektir.