Gelinim torunlarımı bana göstermiyor. Allah bunu kabul eder mi?
Dünyanın en güzel nimeti olan torunlarınızı, evlatlarınızı, kimse sizden kaçırmamalı. Bu günahtır, zulümdür.
Aslında kadın ve erkeğin namazdaki duruşları konusunda aralarında çok önemli fark yoktur. Olan farklar da farz veya vacip değil, sünnet sayılan hususlardadır.
Yani bir kadın erkek gibi namaz kılarsa tabii örtünme şartıyla namazı kabul olur. Ancak sünneti ve bazı adapları terk etmiş sayılır.
Önemli bazı farkları belirteyim.
Tekbirde kadın ellerini omuz hizasına kadar kaldırır. Sol elini memesinin üzerini, sağını da onun üzerine koyar.
Rükuda parmak uçlarını dizinin üzerine koyar. Kavramaz. El parmaklarını aralamaz. Secdede uyluklarını karnına yapıştır. Secdede dirseğini kaldırmaz.
Tahiyatta sol kalçası üzerine oturarak ayaklarını sağa doğru yatırır.
Bu konuda bir ilmihal kitabından yararlanabilirsiniz.
Kendi saçınızdan alınan kökleri saçsız bölgeye ekletmeniz dinen sakıncalı değildir.
Camiye getirilmiş ve musalla taşına konmuş herkesi Müslüman kabul ederiz. Müslüman olanın cenaze namazını kılmak ise farzı kifayedir.
Üstümüze borçtur. Ölen kişinin amelini bilmek veya tartmak zorunda değiliz. Esas olan hüsnü niyettir, iyi niyetle, ölenin Müslüman olduğunu düşünmektir.
Mahşer günü her günahımız ortaya çıkar mı?
Kişinin amel defterinde her şey bulunacaktır.
Ama Yüce Allah'ın unutturduğu yani affettiği kötü ameller defterden silinmiş olacaktır. Netice itibariyle, Allah sizi affetmişse günahlarınız örtülecektir. Bazı âlimlere göre, affedilen her amel defterde görülecektir.
Kabirde günahkar Müslümanların bir kısmı geçici azapta, diğerleri ise sürekli azapta olacaklardır. Geri kalanlarsa sadaka, dua gibi iyiliklerle rahata kavuşacaklardır. Cuma günü ve Ramazan ayında kafirler de dahil olmak üzere herkesten azap geçici olarak kaldırılır şeklinde görüşler varsa da pek kabul görmemiştir. Yasin suresinde (ayet 51-52) de bu zaman aralığı anlatılmaktadır.
Alimlerden bazılarına göre ise birinci sur (yani kainatın sonuna gelmesi) ile ikinci sur (yani diriliş) arasında herhangi bir azap olmayacaktır.
Şeytan çirkinliği, şerri ve kötülüğü temsil eden bir görevlidir. Ancak bir sınav aracıdır. Meleklerin iyiliği, güzelliği temsil eden birer sınav aracı olduğu gibi. Kur'an-ı Kerim'deki bir çok ayet bu vurguyu yapar. Şeytan belli görevleri olan bir görevlidir yalnızca.
Hz. Peygamber (s.a.v) vefat etmeden evvel üç konuyu mü'minlere hatırlatmış ve o konularda hassas olunmasını emretmiştir: Kadın haklarına saygılı olup, kadın- lara eziyet etmeyin; namaza devam edin; zayıf, mazlum, hizmetkâr ve mağdurların haklarını koruyunuz. Kadın hakları, namaz ve çalışanların hakları. Peygamberimiz (s.a.v.)'in hassas noktalarıdır.
Allah'tan başka, melekler de dahil olmak üzere bütün canlılar kıyamet kopunca öleceklerdir. (Kassas suresi, 28/88) İnsanların hesaba çekildiği anlamda bir hesap melekler için yaşanmayacaktır, mahşer yerinde sembolik anlamda bekleyeceklerdir.
Evlenmeden önce babanızın, evlendikten sonra eşinizin hukuku ön plana geçer. Bununla beraber tercih noktasına gelmeden uzlaştırıcı olmanız gerekir. Kocanızın hatırına babanızı yok sayamazsınız. Babanızla ilgili problem sebebiyle de eşinizi reddetmeniz doğru olmaz. Babanız hayata gelme vesilenizdir.
Hayat boyu ona iyilikle, saygıyla davranmakla yükümlüsünüz.
Eşinizle de hayat birliği anlaşmanız var.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
- Büyük Rus yazar Tolstoy’un İslam ve Peygamber hayranlığı (22.11.2024)
- Dindarlık zayıflıyor mu? (15.11.2024)
- Büyük yazar Victor Hugo’dan Hz. Muhammed şiiri (08.11.2024)
- Vefasız insanlar olduk (01.11.2024)
- Mısır’dan izlenimler (25.10.2024)
- Kendimizi sorgulayalım (18.10.2024)
- Hayırlı evlat yetiştirelim (11.10.2024)
- İslam’a sistematik saldırı yapılıyor (04.10.2024)
- Süte su katınca bozulduk (27.09.2024)
- Ahir zamanda neler olacak?.. (20.09.2024)