Lakap takmak ahlaksızlıktır
Bir insanın sohbet ederken veya hitap ederken diğer bir insanı çirkin bir yakıştırma ve lakapla anıp itibarsızlaştırmaya çabalaması en hafif tabirle ahlaksızlıktır.
Bu konudaki ayet şöyledir;
"Ey Müminler! Bir topluluk diğer bir topluluğu alaya almasın. Belki de onlar kendilerinden daha iyidir. Kadınlar da, kadınları alaya almasın. Belki onlar kendilerinden daha iyidir. Kendi kendinizi ayıplamayın. Birbirinizi kötü lakapla çağırmayın." (Hucurat, 11.ayet)
Ayeti kerimede lakap takanın aslında kendi kendine o çirkin sözü söylemiş olduğunu hatırlatıyor. Bu işin dedikoducu ve boş konuşan seviyesiz erkek veya kadınların işi olduğu belirtiliyor. Kur'an'a göre lakap takana o söz geri döner.
Hz. Peygamber (s.a.v.) aslında bunların anlayacağı dilde gerekeni söylüyor. Şöyle buyuruyor: "Baba ve annenize küfretmeyin."
Sahabe şaşırdılar: "Ey Allah'ın Elçisi biz baba ve annemize küfretmeyiz" dediler.
Efendimiz (s.a.v.) şöyle buyurdu: "Başkasının baba ve annesine küfrettiğinizde o da döner sizin, baba ve annenize küfreder. Böylece siz baba ve annenize küfretmiş olursunuz."
Ölmüş baba ve annesine küfredilmesine sebep olan kişilere ne diyebilirsiniz? Ahlaksız bile hafif kalır.
Eleştirinin de bir ahlakı olmalıdır. Bir hukuku olmalıdır. Vicdanı olmalıdır. Bilmeden, cahilce insanları mahkum etmiş olamaz mıyız?
Ahlaklı, şerefli, onurlu, delilli, ispatlı bir eleştiri kimseyi rahatsız etmez. Ama kendisinde bu ahlaki özellikler bulunmayan birinden böyle ölçülü ve onurlu bir eleştiri bekleyebilir misiniz? Bilemiyorum!
1- İnsanları alaya alma.
2- Kendi kendine küfrettirme.
3- Hoşlanılmayan bir lakapla başkasını anma.
İbn Cerir; "Hoşlanılmayan bir lakap ve hakareti andıran her söz Kur'an'ın tel'in ettiği ahlaksızlıklardandır" der.
Tabi benim yukarıdan beri yazdığım her cümle Müslüman olana yönelik yazdığım sözlerdir. Allah'a, peygamberine, kitabına, kıblesine, namazına, orucuna, ahiretine inanmayan birine diyebileceğim tek söz "Vicdanınla hareket et. Unutma; eden bulur. Şöyle veya böyle mutlaka herkes yaptığıyla yüzleşecektir."
Medyamız farklı siyasi düşüncelerde insanlar barındırabilir. Herkesin fikri-zikri kendine aittir. Ama kim olursa olsun, gazete, televizyon, internet veya diğer mecralardan birinde iş yapan kişi onurlu, şerefli, iffetli, ahlaklı olmak zorundadır. Söylediği her çirkin sözün aynen kendisine iade edildiğini unutmamalıdır.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
- Büyük Rus yazar Tolstoy’un İslam ve Peygamber hayranlığı (22.11.2024)
- Dindarlık zayıflıyor mu? (15.11.2024)
- Büyük yazar Victor Hugo’dan Hz. Muhammed şiiri (08.11.2024)
- Vefasız insanlar olduk (01.11.2024)
- Mısır’dan izlenimler (25.10.2024)
- Kendimizi sorgulayalım (18.10.2024)
- Hayırlı evlat yetiştirelim (11.10.2024)
- İslam’a sistematik saldırı yapılıyor (04.10.2024)
- Süte su katınca bozulduk (27.09.2024)
- Ahir zamanda neler olacak?.. (20.09.2024)