Özledik seni ey Ramazan
Hz. Peygamber (s.a.v.) şöyle buyurur: "Kim Ramazan ayına inanarak ve sevabını Allah'tan bekleyerek oruç tutarsa geçmiş günahları affedilir." Tabii ki Ramazan sadece oruç değildir. Teravih namazı, gündüzleri Kuran-ı Kerim okumak, geceleri tespih çekmek, zekât vermek, günahlara tövbe, bol bol sadaka dağıtmak Ramazan'ın sürekli ibadetlerinden olmalıdır.
Teravih namazları bu ayın en güzel ibadetlerindendir. Camiler teravihle, salat ve selamlarla daha da güzelleşecek. Sahura kalkmaya çalışmalıyız. Sahur vakti, sabaha en yakın andır ki, seher vakitleri meleklerin âmin demek için fırsat kolladıkları dakikalardır. Sahur için kalktığınızda teheccüd namazını kılmaya gayret edin.
RAMAZAN HOŞGÖRÜ AYI
Bu ayda Kur'an'la ahdimizi, yakınlığımızı yineleyelim. Kutsal vahyi, meal ve tefsirinden okuyalım. Rabbimizin bizden ne istediğini daha iyi anlayalım.
Ramazan boyunca daha nazik olalım. Patronumuzdan fabrikatörümüze, politikacımızdan gazetecimize, işçimizden memurumuza kadar herkes birbirine daha da iyi ve anlayışlı olmalı bu ayda. Daha sevecen olmalı. Birbirimizi gördüğümüzde gülümseyebilsek keşke.
Göreceksiniz, Ramazan'da her şey daha da güzel olacak. İnanıyorum ki, suçlar daha da azalacak. Birbirimizin hata ve günahını daha az göreceğiz. Birbirimize daha da merhametli olacağız. Unutmayalım ki, yaratılanlar birbirlerine merhametle muamele ederlerse Allah da onlara merhamet eder.
ORUÇ TESLİMİYETTİR
Oruç sadece yemek yememek, su içmemek değildir. Bütün varlığıyla, organlarıyla, iç âlemiyle Allah'a teslim olmaktır. Hz. Peygamber (s.a.v.) "siz oruçluyken biri size sataşırsa ben oruçluyum desin" buyuruyor. Sataşana, hakaret edene onun üslubuyla cevap vermeyin buyuruyor. İşte biz bu günlerde bu zor olanı yapmaya gayret edeceğiz. Sövene dilsiz, vurana elsiz, kalp kırana karşılıksız kalmak lazım.
Ramazan'da ahirete ekin atmanın mevsimi. Kucaklaşalım, birbirimize nefret nazarıyla değil, sevgi bakışıyla bakalım. Bol bol dua isteyelim. Kimin duasının daha makbul olduğunu sadece duaların merkezi olan Rabbimiz bilir.
BİR DUA
İmâm Şafiî'nin Duâsı
O'ndan başka ilah yoktur. O, üstündür, hikmet sahibidir. Muhakkak ki Allah katında din, İslâm'dır. Ben de Allah'ın tanık olduğu şeye tanıklık ederim ve bu tanıklığı, Allah'a emanet ederim, onu bana kıyamet gününde versin. Allah'ım her türlü âfet ve belâdan, gece ve gündüz gelecek musibetlerden, kutsallığının nuruna, kutluluğunun büyüklüğüne, temizliğinin azametine sığınırım. Hayırdan başka bizi her şeyden koru, bize yalnız hayır ver Allah'ım.
Sığınacağım varlık sensin, sana sığınırım, sığınılacak yer sensin, sana iltica ederim, yalnız senden yardım dilerim, ey huzurunda zorbaların küçüldüğü, Firavunların boyunlarının eğildiği Rabbim. Senin yüzüstü bırakmandan, örttüğünü açmandan, senin zikrini unutmaktan, şükründen yüz çevirmekten sana sığınırım. Gece ve gündüz, uykuda ve uyanıkken, hazarda ve seferde, hayatta ve ölünce senin himayendeyim.
Seni anmak benim şiarım, seni övmek benim örtümdür. Senden başka ilah yoktur. Azametini yüceltmek için, zatının yüceliğini anmak için seni tespih eder, sana hamd ederim.
Ya Rabbi Beni yüz üstü bırakma, kullarının şerrinden beni koru.
BİR AYET
(O sayılı günler), insanlar için bir hidayet rehberi, doğru yolun ve hak ile batılı birbirinden ayırmanın apaçık delilleri olarak Kur'an'ın kendisinde indirildiği Ramazan ayıdır. Öyle ise içinizden kim bu aya ulaşırsa onu oruçla geçirsin. Kim de hasta veya yolcu olursa tutamadığı günler sayısınca başka günlerde tutsun. Allah size kolaylık diler, zorluk dilemez. Sayıyı tamamlamanız, sizi doğru yola iletmesine karşı Allah'ın ululuğunu dile getirmeniz ve umulur ki şükredersiniz diye (uygun hükümler gönderiyor). (Bakara-185)
BİR HADİS
"Rabbiniz buyuruyor ki; Her iyiliğe on katından başlayarak yedi yüz katına kadar sevap yazılır. Oruç ise böyle bir değerlendirmeye tabi olmayıp onun mükâfatı bana ait olup onu ben mükâfatlandıracağım. Oruç ateşe karşı koruyucu bir kalkandır. Oruçlunun ağız kokusu Allah katında misk kokusundan daha hoştur. Bilgisiz biri siz oruçlu iken size sataşırsa ben oruçluyum desin başka cevap vermesin." (Buhârî, Savm: 2; Müslim, Sıyam: 30)
SORU - CEVAP
1
Bu saydıklarınızın hepsi kötü ahlakın çeşitleridir. Oruçlu olana veya olmayana haram kılınmıştır. Peygamberimiz 'Gıybeti ve yalanı bırakmayan kişinin orucuna Allah'ın ihtiyacı yoktur' buyurur. Bütün bunlarla beraber saydıklarınızın hiçbiri orucu bozmaz. Belki manevi faydasını engeller.
2
Hz. Peygamber regl günlerinde kadınların oruç tutmayacaklarını ifade buyurmuştur. Bu, kadınlar için bir rahatlıktır. Daha sonra tutmadıkları günleri kaza ederler.
3
Namaz ve oruç ayrı iki farzdır. Elbette ki Müslüman'ın beş vakit namazını kılması ve orucunu tutması gerekir. Bu farzdır. Ancak namaz kılmayan veya kılamayan bir kişiye "oruç tutamazsın" deme hakkına sahip değiliz. Kişi neyi yapabilirse o onun için iyidir. Tümünü yapamayana, tümünü terk et demek doğru değildir.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
- Büyük Rus yazar Tolstoy’un İslam ve Peygamber hayranlığı (22.11.2024)
- Dindarlık zayıflıyor mu? (15.11.2024)
- Büyük yazar Victor Hugo’dan Hz. Muhammed şiiri (08.11.2024)
- Vefasız insanlar olduk (01.11.2024)
- Mısır’dan izlenimler (25.10.2024)
- Kendimizi sorgulayalım (18.10.2024)
- Hayırlı evlat yetiştirelim (11.10.2024)
- İslam’a sistematik saldırı yapılıyor (04.10.2024)
- Süte su katınca bozulduk (27.09.2024)
- Ahir zamanda neler olacak?.. (20.09.2024)