Oğuz Atay'ın dediği gibi, solcular geç uyanırlar.
Bu yüzden de hâlâ fondaş medyanın, küresel kartellere parça başı iş yapan "devrimci maskeli" meslek odalarının kuyruğunda pandemi sakızını çiğniyorlar.
Devletten, siyasal iktidardan "yasak talep etmeyi" bilimsellik, çağdaşlık, ilericilik olarak görmeye devam ediyorlar.
"Hiç olmazsa maske takmadan sokağa çıkılamasın bari" diye direniyorlar.
Acıklı ama durum budur...
Marx, "Dünyanın bütün işçileri birleşin" demişti. Bunlar bula bula birleşecek, Biden'lı, Macron'lu, Trudeau'lu "küresel sol bloğu" buldular.
Ne var ki bu arkadaşların karşı mahallesindeki simetrikleri tebrik etmek lazım. Bu kadar çabuk araziye uymalarını beklemiyordum doğrusu.
Soğutarak unutturmaya çalışırlar diye düşünüyordum. Öyle olmadı.
Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, Eris varyantıyla ilgili "Kapanma falan yok, küreselcilerin aşı dayatmalarını kabul edemeyiz" mealinde açıklamalar yapınca, pandemi gönüllüleri de bir anda başımıza "aşı karşıtı" kesildiler.
Vay be, "Şu anda aşıyı vurulmak bence her Müslüman'ın üzerine farz-ı ayndır, Allah'ın emridir" diyen Kahramanmaraş Müftüsü'ne "Din ve aşı işleri birbirinden ayrılsın" tavsiyesinde bulunduk diye nasıl da üzerime atlamışlardı.
Şimdi pandemiye "küresel operasyon" falan demeye başladılar. Bir tanesi de "Dün doğruydu bugün yanlış" diye bir formül bulmuş, kendisi gibi çark etmeye yer arayan köşe yazarlarına yol açıyordu.
Daha durun, pandemide "Komplo teorisi" dedikleri ne varsa pişkin pişkin tekrar edecekler.
Gazetedeki köşelerine "evde kal" mottosunu sabitlemeyi marifet sanan kamu spotu tadında köşe yazarları, o günlerden "kâbus" diye bahsetmeye başladılar bile.
Bence mesele artık, trajedinin değil farsın konusudur. Tüm aktör ve figüranlarıyla birlikte...
***
UĞUR ŞAHİN & ÖZLEM TÜRECİ ÇİFTİNE DE OSCAR VERİLSİN
İsveç'in başkenti Stockholm'deki Nobel Asamblesi, bu sene Nobel Tıp Ödülü'nün mRNA konusundaki keşifleriyle Kovid-19'a karşı etkili aşıların geliştirilmesini sağlayan Macar Katalin Kariko (68) ve ABD'li Drew Weissman'a (64) verileceğini açıkladı.
Ne oldu necip Türk basınının gurur kaynağı Uğur Şahin ve Özlem Türeci markasına?
Yanlarında çalıştırdıklarına ödül var da onlara yok mu?
Aydın Doğan Vakfı'nın özel gazeteci tutup ayaklarına gönderdiği "başarı ödülüyle" mi yetinecekler?
Reva mıdır?
İsimleri Türkçe diye mi dışlıyorsunuz bilim insanı çiftimizi?
Bildiğim kadarıyla Almanya'da haklarında açılan davalardan korunmak için tası tarağı, mikroskopları, şırıngaları toplayıp İngiltere'ye taşınmışlardı.
İkilinin, kapanma, maske zorunluluğu gibi hiçbir pandemi tedbirini zorunlu tutmayan İsveç'e girişleri mi yasak yoksa?
Peki, Oscar komitesi bu müthiş performansı değerlendiremez mi?
Hiç olmazsa Oscar heykelciğini Zelenski'ye armağan eden Sean Penn gibi bir babayiğit çıkmaz mı Hollywood'dan?
***
ERMENİSTAN'IN HEDEFİ UKRAYNA OLMAK
Paşinyan, Zelenski olmaya çalışıyor da diyebiliriz.
Zira dün Ermenistan Parlamentosu'nda, Putin hakkında tutuklama kararı çıkartan Uluslararası Ceza Mahkemesi'nin kuruluş kararı olan Roma Statüsü'nün oylaması vardı.
Aklı başında 22 milletvekilinin karşı oyuna rağmen 60 milletvekili, Paşinyan'la birlikte "evet" dedi.
Kremlin ayakta tabii ki.
Zaten bu "akıl dışı" gibi görünen hamlenin tek hedefi, Moskova'yı tahrik etmek ve Ukrayna'daki gibi bir müdahaleye ikna etmek olabilir.
Ne var ki "ABD'nin Ukrayna'ya uzun vadeli askeri yardım için parası yok" diyen Beyaz Saray'ın seçimler öncesi kendine hayrı yok.
Zavallı Ukraynalıların hayatını kaydırdılar, Ermenistan halkına da yazık olacak.
Allah tüm dünya halklarını kukla yöneticilerden esirgesin.