Yumurtanın kapıya dayandığı bir atmosferde yapılan yuvarlak masa başındaki son beyin fırtınasında buldukları formül tek kelimeyle rezalet.
Erdoğan'ı seçime sokmazlarsa belki iktidarı alabilirlermiş!
Evet, kazanmaktan anladıkları bu.
Ama avuçlarını yalayacaklar... Zira Anayasa ortada.
Bir kişi en fazla iki dönem cumhurbaşkanı olabilir deniyor. Bu madde, seçilmiş cumhurbaşkanının doğrudan yürütmenin başında olduğu hükümet modeline geçtiğimiz 2017 yılındaki referandumla halk tarafından kabul edildi.
2018'deki yeni sistemin ilk seçiminde Cumhurbaşkanı olan Erdoğan, eğer 2023'te seçilirse de ikinci dönemini icra edecek.
Genel hukuk ilkesi olarak da kanunlar geriye yürümez zaten. Muhalefetin yapmaya çalıştığı ise tam tersi... Dönmek istedikleri parlamenter sistemde yapılan 2014 seçimlerinin, üç yıl sonra Anayasa'ya giren bir madde kapsamında değerlendirilmesini istiyorlar.
Dolayısıyla ortada yasaların ve ciddi hukukçuların ciddiye aldığı bir tartışma yok bile.
Kendileri de biliyorlar.
Ne var ki kaybedeceklerini gördükleri seçimin kazananı olmak için çamura yatmak dışında şansları yok.
İlgi çekici olansa daha önce televizyonda Erdoğan'ın adaylığı konusunda, "Çok netim. Aday olmak istiyorsa buyursun gelsin. Ne olacak? Millet herkesin boyunun ölçüsünü verecek. Özel bir tartışma yapmayacağız. Yani bu tartışmalar artık geride kalmalı" diyen Kılıçdaroğlu'nun çarkının sebebi?
İki günde ne oldu Kemal Bey? Ne oldu da beyhude çabalarla engellenmeye çalışılan Erdoğan'ın oyunu sandıkta patlatacak böyle bir hamleye ikna oldunuz?
Bu tercihinizin sebebi, birilerinin adaylığınıza "evet" deme şartını yerini getirmek mi?.. Mesela Demirtaş'ın adaylığı için hukuki süreç başlatmaya hazırlanan HDP'nin?
Yoksa üçüncü dönem tartışmasını kestirip atmanızın ardından manşetlerden ve köşelerden gelen üstü kapalı tehditler, sonunuza dair tasvirler, Muharrem İnce'nin başına gelenleri mi hatırlattı?
Merak içindeyiz.
***
SONUNDA SÖZCÜ BİLE PATLADI
Bir yıldır yuvarlak masa etrafında bir araya gelerek yemek eşliğinde hoşbeş edip dağılıyorlar, toplanmadıkları zamanlarda ise birbirlerini yemeye çalışıyorlar, hepimizi oyalıyorlardı...
Erken seçim diye kolpa çekenler kendileri değilmiş gibi, Cumhurbaşkanı Erdoğan seçim tarihini ilan edince paniklediler.
"Adayımızı yıpratılmaması için açıklamıyoruz" diyerek gözlerimizin içine baka baka yalan söyleyenler şimdilerde seçmenin önüne "somut bir şey koyma" arayışındalar...
Zira artık kemik tabanları da "Siz bizimle dalga mı geçiyorsunuz?" diye söyleniyor.
Gazeteleri Sözcü'nün "Ey aday! Geldiysen 6 kez masaya vur" manşetiyle Altılı Masa'yı ruh çağırma seansına benzetip kafa bulması, muhalif seçmenin ruh halinin en net göstergesi.
***
'SEÇİM VAR' HAVASI YOK
Seçimlere dört aydan az kaldı ama sokakta sandık kurulacakmış gibi bir hava, heyecan yok.
Bu hafta da cumayı Bursa'da kılacağını duyuran İmamoğlu afişleri ve Erzurum meydanında Kuran dağıtan CHP örgütünün neden olduğu izdihamı saymasak yaprak kıpırdamıyor.
Masanın adayı açıklanınca ortalık hareketlenir diyenler var ama ben şüpheliyim.
Zira gidişattan şikâyetçi muhalif seçmenin ümidi yok. Hangisiyle konuşsam iktidardan çok muhalefeti eleştiriyorlar.