Bu kapanma silahını sosyal ve siyasal hastalıklara karşı da kullanabilir miyiz?

Hayatımızda eskiden olmayan şeyler listesinin başında tabii ki "Kovid-19 salgını" geliyor... Bu salgınla mücadele edilirken, yine hiç bilmediğimiz bir kavram da girdi hayatımıza... Bunun adı da "kapanma" değil mi? Ve şimdi bir de "tam kapanma"yı yaşıyoruz.

Kapanma silahı
Acaba bu kapanma silahını başka hastalıklara yahut hastalık kadar zararlı diğer toplumsal ve siyasal çarpıklıklara karşı da kullanamaz mıyız? Kapanmayı artık ölçüsü kaçmış biçimde de kullandığımıza göre, herhalde aşıya falan ihtiyaç yoktur. Bu kapanmanın derecelerini yaşayarak denediğimiz ve sonuçlarını da öğrendiğimiz için, başka alanlarda bunu daha da etkili kullanabiliriz.

Biden'a karşı
Mesela diyelim ki Amerika'da Biden diye bir adam, Türkiye'ye dil uzatıp bizi soykırım yapmakla suçladı. Bu adamın davranışından şımaran bazı Amerikalı Ermeniler de, Azerbaycan bayrağı giydirilmiş bir kuklayı idam ettiler... Bu hastalıklı davranışlara karşı acaba "tam kapanma" mı yoksa "yarım kapanma" mı uygulamalıyız.

Tam kapanma
Mesela Türkiye'yi hedef alan dış kaynaklı komplolara ve terörizme karşı "tam kapanma" uygulamak etkili olabilir mi? Tabii ki bu gibi durumlarda tam kapanmayı, bu tür komploları destekleyen içerideki işbirlikçilere karşı uygulamak gerekir. Bunun gibi FETÖ'cü olup da hâlâ adliyede, emniyette ve orduda görev yapanlara karşı bence artık "yarım kapanma" bile yeterli olacaktır.

Müebbet kapanma
Kadın katillerine, işkenceci sapıklara, trafik magandalarına "müebbet kapanma" da uygulayabiliriz. Ancak bilelim ki Kovid-19'a karşı kapanma türleri, insanlara hayatı zindan etmekten başka işe yaramıyor... İşe yarasaydı sayısız kapanmalar sonrasında hastalık rakamları düşmüş olurdu. Galiba bu tam kapanmayla iş iyice çığırından çıktı... Can sıkıntısından başka bir hastalığa tutulmazsak sonucu tartışırız.