Rakip bir partinin CHP'yi eleştirmesine hiç gerek yok. Onların kendi aralarındaki kavga ve siyasi söylemleri bile devre dışı kalmalarına yetiyor.
Baksanıza çevremiz kuşatılırken, terör devleti İsrail, Gazze'den sonra Lübnan'a saldırıp dünyayı dijital terör yöntemleriyle tehdit ederken CHP Genel Başkanı ve siyasi aktörleri akıl almaz bir gündemle halkın karşısına çıkıyor.
Başı da CHP Genel Başkan ÖzgürÖzel çekti. Önceki gün durup dururken"rakı"yı gündem yaparak hem siyasetegüveni sarstı hem de "İçki sağlığazararlıdır" diye yüz yıldır mücadeleeden Yeşilay'ın çabalarına zarar verdi.Üstelik bunu da CHP'nin iktidardaki 10.yılının müjdesi olarak tane tane anlattı: "Maaş bugünkü maaş gibiolsun, masraflardan bir sıfır atın.Yani ulaşım 500 lira değil 50 lira,dana kıyma 55, kuzu pirzola 70lira, bir litre rakı 140 lira. Hesapböyle."
Konuşmayı izleyen kalabalığın "Birlitre rakı 140 lira" sözlerini coşku vealkışla karşılamaları Özel'in de dikkatindenkaçmadı ki, şunu söyleme gereğihissetti: "Cümlenin sonu diye alkış oldudeğil mi, rakıyı duyunca olmadıyani?"
Kaygılandı mı bilemem ama artık iş işten geçmiş; Özel, diliyle CHP siyasetini bir kez daha "rakı masalarınınmezesi" yapmıştı. Oysa aynı CHP'nin bir önceki genel başkanı KemalKılıçdaroğlu, 2014 yılında yapılan 18'inci kurultayında bu rakı sofralarından kurtulmak için yeri göğü inletiyordu: "CHP elitist bir parti diyorlar.Elitlere saygım var, aydındır. Amabir elitistler var, rakı sofralarındaTürkiye'yi kurtarırlar. Bunlardanpartiyi temizleyeceğim. Bunu herkesiyi bilsin. Bana çalışan adamlazım, rakı sofralarında konuşanadam değil."
Kılıçdaroğlu başaramadı ve tam 10 yıl sonra CHP aynı noktaya döndü. Hem de ciddi bir destekle... CHP'lilerin siyasi ideolog muamelesi yaptığı isimlerden Yılmaz Özdil, "Rakı Türkiyedemektir" gibi derin bir analiz yaparken, Nevşin Mengü o analizi, "Rakımilli içkimizdir" diye sloganlaştırıyordu.
Gel de sorma, dünya yanarken CHP ikinci yüzyıla bu kafayla mı hazırlanıyor?
İMAMOĞLU-YAVAŞ KAVGASI
Tabii iş bu kadarla kalsa... CHP yönetimi yine de tıpış tıpış sandığa gidip oy verecek yüzde 25'lik bir kitle ve arkasına saklandığı Atatürk siyasetiyle öyle veya böyle yoluna devam edebilir. Ancak bu kez CHP'nin başı sağdan devşirdiği ve öne çıkardığı iki siyasi aktörle bir hayli dertte. İkili arasındaki gerilim giderek büyüyor. Onlar CHP'ye oy getirdikleri gibi götürme ihtimalleri de var.
Bu yüzden de rakı muhabbetine dalan mevcut CHP yönetimi ve tabanı, sadece eski genel başkan Kılıçdaroğlu'nun hamlelerini değil, Ekrem İmamoğlu ile Mansur Yavaş arasındaki kavgayı da dikkatle izliyor.
Herhalde Yavaş'ın tüzük kurultayında İmamoğlu'na yönelik "ateşe odunatanlar" suçlaması ve onun da iki büklüm kürsüye çıkıp "Senin için konuşmamıbile yere atarım" demesi aleyhine döndü ki, İstanbul Sultanbeyli'de kürsüye çıkıp bas bas bağırdı: "Zaman, hele hele aynı odada,aynı mekânda, aynı çatı altındasiyaset yapan insanların, 'Senbenim ayağıma bastın. Sen benimkoluma dokundun. Ya da karnımadirsek attın. Yüzüme sert baktın'deme zamanı değildir. Bununlauğraşan kim varsa benim yol arkadaşımda değildir. Nokta."
Adını söyleyemedi ama Yavaş'tan söz ettiği çok açıktı. Bu kavgayı "Rakımasasında Türkiye'yi kurtaranlar" durduramayacağına göre, şu net: Siyaset üretmeyen CHP'nin sonu da 90'ların SHP'si gibi olur.
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz. Ayrıntılar için lütfen tıklayın.