Bugüne kadar Vietnam'dan Ukrayna'ya, darbelerden ekonomik kuşatmalara hiçbir şey ABD'nin başını çektiği Batı Bloku'nun sahte "hür dünya" yarattığı gerçeğini, Gazze'deki barbarlık kadar açığa çıkarmadı. Ama daha vahimi "özgürlük ülkesi" ABD'nin düştüğü hâldir.
İnsan Hakları Evrensel Beyannameleri, Cenevre Sözleşmeleri ayaklar altında. İş öyle bir noktaya vardı ki kongre, "İsrail karşıtlığınıantisemitizm" olarak kabul etti. Artık ABD, insanların konuşmaktan korktuğu, dünün "Demir Perde" dedikleri, "Otoriter" diye suçladıkları bir ülkeye dönüştü. 1984'ün yazarı George Orwell mi yoksa Cesur Yeni Dünya'nın yazarı Aldous Huxley mi haklı, yoksa ikisi de mi? Baksanıza fikir özgürlüğünün simgesi küresel eğitim kurumları Harvard'ın, MIT'nin sadece öğrencileri değil rektörleri bile baskı ve tehditle geri adım atmak zorunda kaldı.
Tıpkı Avrupa'nın Rusya-Ukrayna Savaşı'nda Dostoyevski'yi yasaklaması gibi Batı kendi koyduğu ilkeleri yerle bir eden bir utanç çukurunda.
Dikkatinizi çekmiştir, düne kadar Batı normlarını yere göğe koymayan ve sadece onlar gibi olunursa o değerlere kavuşulur diyen içimizdeki "Batıcılar"ın hiçbiri bu tabloya itiraz etmiyor ve sesleri çıkmıyor. Hatta Batı'nın Gazze'deki vahşete verdiği destek görmezden, duymazdan geliniyor.
Alın CHP'nin yeni genel başkanı Özgür Özel'i... Özel, ABD'li Senatör Bernie Sanders kadar bile sesini yükseltemedi. "ABD solcusu" Sanders, en azından destek verdiği ABD Başkanı Biden'ı "sorumsuzlukla" suçluyor: "ABD'nin Netanyahu'ya bu korkunçsavaşı sürdürmesi için 10milyar dolar daha vermesi sorumsuzlukolur. İsrail'in kesinlikle,7 Ekim'de saldırı düzenleyenHamas'a karşı kendini savunmahakkı var. Ancak binlerce masumFilistinlierkek, kadınve çocuğuöldürmeyehukuken ya daahlaken hakkıyok."
Susmayan bir ABD'li siyasetçi daha var: ABD Temsilciler Meclisi Üyesi Alexandria Ocasio-Cortez... O da daha iki gün önce dünyayı şoke eden ABD'nin Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nde (BMGK) Gazze'de acil insani ateşkes isteyen kararı veto etmesine sert tepki verdi: "Utanç verici. Biden yönetimi, BM'nin ateşkes çağrısını tek başına veto ederken ve Gazze'de ayrım gözetmeyen bombardımanları desteklemek için ABD Kongresi'ni kayıtsız şartsız görmezden gelirken, Filistinliler ve insan haklarına ilişkin endişelerini artık hiçbir şeyle bağdaştıramaz."
Gelelim CHP'nin "solcu" başkanı Özgür Özel'in ilk tepkisine... Aynen şöyle diyordu: "Tayyip Erdoğan tarafındanHamas'ın bir terör örgütü kabuledilmemesini tamamen reddediyoruz.Türkiye açısından utanç vericibir yaklaşım olarak değerlendiriyoruz.Hamas, bir terör örgütüdür."
Ne yazık ki bu sözlerin sahibi Özel, emperyalistlere karşı ilk kurtuluş mücadelesi veren Mustafa Kemal'in koltuğunda oturuyor. Ne insani ve vicdani açıdan Filistin topraklarının emperyalistlerin desteğiyle İsrail tarafından işgal edildiğini görüyor ne de siyasi açından solculuğun gereğini yapıyor.
Eğer yapıyor olsaydı, Netanyahu'un elini sıkmak için koşa koşa İsrail'e giden ve "holokost cenderesindengeçen" SPD Başkanı Olof Scholz yerine, Avrupa'nın vicdanını harekete geçiren İspanya'nın Sosyalist Başbakanı Pedro Sanchez'le görüşür, ona destek verir ve işgalcilerin karşısında yer alırdı.
CHP'nin "solcu" olamadığı daha nasıl anlaşılacak?
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz. Ayrıntılar için lütfen tıklayın.