‘Türkiye Yüzyılı CHP’siz, İkinci Yüzyıl da AK Parti’siz olmaz’
12.09.2023, Salı
CHP'nin önünde sadece seçim yenilgilerinden kurtulma sorunu yok, siyaset üretemediği için artık var olma ya da olamama sorunu var. Bir anlamda CHP kurucu parti kimliğini kaybetme sorunuyla karşı karşıya...
Bunun en önemli nedeni de yıllardır seslendirmeye çalıştığımız "siyasetsizlik"...
Yakın geçmişte doğal veya kaset yoluyla genel başkan değişimleri de bu makûs talihi değiştirmeye yetmedi. Mayıs seçimleri artık yolun sonunun göründüğünü gösterdi.
Ya CHP kendi tarihi kodlarıyla çelişmeyen yeni bir yaklaşıma yönelecek ya da yok olmakla karşı karşıya kalacak.
Ne yazık ki bugün CHP içinde yaşananlara bu perspektifle bakan bir taraf yok. İster genel merkezciler, ister yeni nesil "değişimci"ler olsun, kurultaya giderken, "Biznerede yanlış yaptık?" sorusuna cevap aramadıkları gibi "Yenine söylemeliyiz?" sorusuna da bir cevap vermiş değiller.
Peki nerede bu partinin 100 yıllık hafızası, kurumsal kimliği veya etkili aydın ve akademik çevresi?
Onlardan biri, bir dönem milletvekilliği de yapan bir "Profesör" cesaret edip ismiyle yayınlanmasını istemedi ama sohbetimizde söyledikleri belki de CHP'nin asıl ihtiyacı olan değişimdi. Birileri "değişim" deyip içini dolduramazken o şöyle diyordu: "Açık söylüyorum, bukurultayı Kemal Bey alırama mesele bu değil. MeseleTürkiye'nin artık eski siyasetanlayışıyla bir yere gidemeyeceğigerçeği. Bu nedenle ikiana akım parti, AK Parti ileCHP bir araya gelmeli ve yeniAnayasa dahil temel sorunlarıkonuşmalı. Türkiye'nin bunaihtiyacı var."
Peki böyle bir siyasal zeminvar mı? CHP'li "Prof."a göre var,hatta geç kalınmış:
"Bakın Türkiye'nin uluslaşma sürecinde iki temel engel vardı: Siyasal İslamcılık ve Kürt meselesi. Son yıllarda her iki alanda da önemli adımlar atıldı. Özelliklesiyasal İslamcılık meselesindeAK Parti kendi sosyolojisiniulus devletin bir parçasıhâline getirdi. Laiklik konusunda biraz farklılık olsa da bayrak, vatan ve milli meselelerde toplumu ortaklaştırdı. Şimdi sırada Kürtler var. O konuyu da iki parti, şiddet ve terör karşısında ortak tavır geliştirerek ve bugüne kadar atılan demokratik adımları derinleştirerek çok rahat çözer."
ESKİ SİSTEME DÖNÜLMEZ
CHP'yi "siyaset yapmaya" çağıran CHP'li "Prof.", başkanlık sistemiyle ilgili de çarpıcı bir tespit yaptı:
"Bu saatten sonra parlamenter sisteme dönüş olmaz. Daha demokratikleştirilmesine AK Partililer de itiraz etmez. Bunun için polemik değil siyaset yapmak gerekiyor. Tartışılırsa yarı başkanlık sistemine bile geçilebilir."
Dış politika, savunma, adalet ve milli eğitim alanında da artık Türkiye'nin ortak bir tavra ihtiyacı olduğunu söylüyor ve şöyle diyordu:
"Bu konularda ortak adımı atmayı öneren CHP'yi sadece CHP'liler değil herkes ciddiye alır. Tayyip Bey de alır. Biz kurucu partiyiz; küresel altüst oluşun yaşandığı bir dönemde Türkiye güçlü olmalı. Şu gerçeği her iki parti de görmeli: CHP'nin İkinciYüzyılı AK Parti'siz, AKParti'nin Türkiye Yüzyılı daCHP'siz olmaz..."
PROF'LAR BİLE KORKUYOR
Sözünü ettiğim CHP'li "Prof." aslında aynı zamanda tipik bir CHP'li... O kadar CHP'li ki düşündüğü şeyleri ismiyle söylemekten bile korkuyor. Oluşturdukları siyasi iklimde aydınlar bile düşündüğünü söylemekten korkuyorsa oradan yeni fikir çıkar mı?
Başka şey söylemeye gerek yok; bu bile CHP'de neden siyaset üretilmediğini, neden her seçimde yenildiklerini göstermeye yetiyor.
Tek sorumlu Kılıçdaroğludeğil.
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz. Ayrıntılar için lütfen tıklayın.