Siyasette ilginç bir dönemden geçiyoruz. Bir parti son iki üç yıldır, "hak, hukukadalet" diye yollara düşerken, o partininmensupları da parti içinde "hak, hukuk,adalet" arıyor.
Anamuhalefet partisi CHP'den söz ediyorum. Bir partide bundan daha derin bir paradoks yaşanamaz. Bu yüzden CHP'de olup bitenlere akıl sır erdirmek mümkün değil. Aslında sadece CHP değil, bütün muhalefet partilerinde art arda istifaların yaşanması, derin tartışmaların devam etmesi, ülkedeki muhalefet aksının hali pürmelalini göstermeye yetiyor.
CHP Antalya'da yaşananlar bunun en çarpıcı örneği. Çünkü bir süredir CHP Antalya'da derin bir deprem yaşanıyor ve sular durulmuyor. Durulmuyor, çünkü Antalya'da şeytanın bile yeltenmeyeceği kirli bir operasyon yaşandı.
Kısaca anlatalım: Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek, hasta yatağında yatarken genel merkez destekli birilerinin "Artık başkan geri dönemez" diye yönetimi ele geçirme operasyonu devreye sokuldu.
Ancak Başkan Böcek iyileşip geri dönünce, bütün bu hesaplar bozuldu. Böcek de kendisine kumpas kuranlara karşı savaş başlattı.
Hedefteki isimlerden biri de CHP Antalya İl Başkanı Nusret Bayar'dı. Böcek, kendisine kumpas kuranlarla birlikte hareket ettiğini düşündüğü İl Başkanı Bayar'ı görevden aldırmak için birkaç kez CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ile görüştü.
Ve çok açık bir tavır koydu: "Ya o yaben..."
Kılıçdaroğlu, İl Başkanı Bayar'ı fedaetmekte hiç tereddüt göstermedi ve yardımcısıOğuz Kaan Salıcı'ya "tek adam" olaraktalimatını verdi: "İl başkanını görevdenal..."
Genel Başkan Yardımcısı Salıcı, bir süreoyalama taktiği izlese de Böcek, işin peşinibırakmadı ve ısrar etti. Nihayet öncekigün toplanan CHP MYK'da Antalya CHPİl Başkanı Nusret Bayar görevden alındı. Böylece CHP Genel Merkezi, kendisinin de içinde olduğu "hasta yatağında yatanbaşkana kurulan kirli kumpası" en az zararla atlatmış oldu.
İşin en ilginç yanı, genel merkezle birlikte birçok insan bu kirli kumpasın içinde olduğu için kimse sesini çıkarmadı. CHP medyası dahil... Antalya gibi önemli bir ilin başkanının görevden alınması duyulmadı bile, "Suçuvar mı yok mu?" diye soran da olmadı.
Sadece görevden alınan İl Başkanı Bayar, "Kamuoyunun bilgisine..." başlığıyla sert olmayan ama "hak, hukuk veadalet" arayan partisi CHP'yi "hukuksuzlukla" suçlayan şu bildiriyi yayınladı: "Ülkede yurttaşların hak ve hukukunukorumak için yola çıkan CHP'nin,önce kendi içinde hukuku işletmesinibeklemek en doğal hakkımız ve samimiyetingereğidir."
Şu satırlar da ülkede "hukuk" isteyenCHP'nin kendi içinde nasıl bir "hukuk" işlettiğiniortaya koymaya yetiyor:
"Bunca emeğimin karşılığında, en küçük bir yazılı ya da sözlü uyarı almadan, hiçbir olayla ilgili sorgulanmadan ve hiçbir iddiayla ilgili savunmam alınmadan 'parti ilkelerine,amaçlarına ve çalışma ilkelerineaykırı hareket ettiğim' gerekçesiyle görevdenalınmam, anlamak ve açıklamaktagüçlük çektiğim büyük bir haksızlıktır."
İşin doğrusu, bu görevden almaya rağmen Antalya'da sular durulmadı ve gerilim devam ediyor.
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz. Ayrıntılar için lütfen tıklayın.