CHP ve Millet İttifakı'nın HDP'yle ilişkisi uzun zamandır siyasetin gündeminde. Konu ne zaman HDP'ye gelse İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener kıvranarak cevap verse de CHP Genel Başkanı KemalKılıçdaroğlu hiç tereddüt etmeden HDP'yi sahipleniyor. Çünkü şunu biliyor: HDP'siz Millet İttifakı'nın iddiası kalmaz.
Bu nedenle de HDP'nin Kandil'le ilişkisine göz yumuyor, görmezden geliyor. Daha vahimi, HDP'nin PKK ile arasına mesafe koymasını da pek istiyor görünmüyor. CHP bunu yapıyor olsa, bu da siyaset açısından değerli bir yaklaşımdır. Oysa CHP, HDP'yi eleştirmiyor bile... Önceki gün Kılıçdaroğlu, "Yeri geldiğinde eleştiririm" diye bir açıklama yaptı. Ama arkasından da şunu ekledi: "Onlar istiyorlar ki biz muhalefetbirbirimize girelim, ittifakı bozalım."
CHP şiddete karşı çıksaydı
Hakikaten içinden çıkılmaz bir tablo bu... Bir parti, HDP'nin kapatılmasına karşı çıkar, bunun siyaseten yanlış olduğunu da söyler ama o partinin şiddetle ilişkisini görmezden gelemez. Ama CHP tam da bunu yaptı. Bu da yeni değil. Bu siyaset 2013 sonrası devreye sokuldu. Bu dönemde HDP, PKK'nın yaptığı Kobani vandalizmi, Hendek eylemleri dahil bütün eylemlere sahip çıkarken CHP de HDP'ye sahip çıktı. Doğrusu bu Akşener'in dediği gibi "proje bazlı" bir ittifaktı ve amacı da "Erdoğan'ı iktidardanindirmekti".
Aynı kirli ortaklık 17-25 Aralık yargı darbesinden sonra FETÖ ile de yapıldı.
Burada ilginç olan, Kılıçdaroğlu'nun PKK ve FETÖ'yü görmezden gelen yaklaşımını bütün CHP kadrolarına kabul ettirmesidir. O tarihten sonra CHP'de öyle bir siyasi hava oluşturuldu ki, CHP'liler HDP içinde şiddet ve teröre karşı çıkan HDP'lileri bile susturdu.
Şimdi gelin o günleri İstanbul HDP'de üst düzey görev üstlenen bir siyasetçiden dinleyelim. Önce solun HDP içindeki yerini değerlendiriyor: "HDP'de ilginç bir durum var.HDP içinde Kürtler kendi dertleriniifade edecek durumda değiller. Şimdibizim bu eski solcu takımı daha eğitimli,propaganda yapmayı, konuşmayıçok iyi biliyorlar, Kürtler ise ordaparya durumunda. Bu yürek acıtan birdurum... Taziyelere giderdik, solcularhalkı tanımadıkları için sırıtıyordu.HDP'deki Kürtler, bu solcuları birşekilde nasıl kabul etmişler bunu benhâlâ çözemedim."
CHP'liler, PKK-HDP ilişkisindenrahatsız değil
Eski HDP'li siyasetçi, solun ve CHP'nin HDP ile ilişkisinde, PKK terörünün hiç önemsenmediğini belirtiyor ve şöyle diyor: "Sadece sosyalist solcular değil CHP'lilerde PKK şiddetinden rahatsız değil. Benim bire bir bazı yerlerde PKK'yıeleştirdiğim zaman vallahi en çokCHP'liler karşı çıkıyordu. CHP'lileryüzünden HDP'yi eleştiremiyorduk. Buna inanamıyordum. CHP il yönetim kurulu üyeleri veya ilçe başkanları her yerde, 'Bizbu Erdoğan'ı gönderelim, sonra ne istiyorsanızberaber yaparız' diyorlardı."
Peki, CHP'liler PKK'nın terör örgütü olduğunu görmüyorlar mı? "Nasıl görmüyorlar, görüyorlar tabii. Şöyle diyeyim: CHP'nin üst düzey kadrosunun PKK değerlendirmesi ile HDP Sur örgütünün değerlendirmesi aynıdır. Tıpkı 80'ler, 90'lardaki gibi 'PKKbir sonuçtur, hakları verilmediği içinçocukları dağa çıkmış' diyorlardı. Kürtkimliğini kimlerin yok saydığı, yasaklarıkimlerin koyduğu unutuluyor tabii. Anlayacağınız CHP hâlâ 90'larda yaşıyor. Bu da HDP'nin işine geliyor."
CHP'nin bu tavrının son siyasi gelişmeleri etkilemediğini kim söyleyebilir? Eğer CHP, PKK-HDP ilişkisine açık tavır koysa büyük ihtimalle parti kapatma bile siyasi gündeme gelmez, bambaşka bir tablo olurdu.
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz. Ayrıntılar için lütfen tıklayın.