Uzay yolculuğu ve Grizu-263
Tam da bu yüzden Türkiye, uzay yarışında da yerini almak zorunda... Yıllardır da buna hazırlık yapıyor. Önceki gün Başkan Erdoğan geldiğimiz noktayı açıkladı:
"Küresel uzay yarışında, ülkemizi üst liglere taşıyacak bu yol haritasının başarıyla hayata geçmesini diliyorum. Yüzyıllar boyunca yeryüzünde adaletin, ahlakın ve barışın öncülüğünü yapan medeniyetimizin gökyüzündeki yolculuğuna kapı aralıyoruz. Paylaşacağımız hedefler, bir hayal ürünü değil, havacılık ve uzay teknolojilerinde bugüne kadar başardıklarımızın bir üst noktaya taşınmasıdır."
Bu perspektif ekseninde ülkenin önüne de, önümüzdeki 10 yıl için 10 büyük hedef koydu. Hepsi de birbirinden heyecan verici 10 hedef. Bunun birkaçını bile 20 yıl önce kimse hayal edemezdi. Uzay Ajansı Programı da çok şık ve etkileyiciydi. Birkaç gün önce Göbeklitepe'de ilgiyle izlenen ve üzerinde Göktürk alfabesiyle "Gökyüzüne bak, Ay'ı gör" yazan metal blok fikri de zekiceydi.
Başta Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank olmak üzere heyecan verici bu projeye emeği geçen herkesi kutluyorum.
Eller Ay'a biz yaya
Aziz Nesin'e mal edilen bu sözü, Batı'yla ya da gelişmiş ülkelerle kıyaslamalarda hep duyduk. Ezik ruhumuzu daha da ezen, çaresiz bırakan bir yaklaşımdı. Söyleyen de adeta keyif alıyordu.
Türkiye'nin belki de en büyük talihsizliği, kendi toplumunu hor gören, bundan da keyif alan Beyaztürk sosyolojiye ve onların goygoycusu aydın ve medya mensuplarına sahip olmasıydı. Bunlar yılardır hiç değişmedi. Devlete güvenmeyen, halkı ötekileştiren bu kesim hem değişimi ve bilimi ağızlarından düşürmedi hem de her değişime karşı çıktı. Statükoculukları da buradan geliyor.
Şimdi dillerine Türkiye'nin uzay programını dolamışlar... Gerekçeleri de hiç değişmiyor; "Millet aç aç..." Oysa uzay teknolojisi aynı zamanda katma değeri yüksek yeni ürünler demek. Buna karşı çıkanlar geçmişte tam tersini yaptı. Uçak fabrikalarını kapattı, Devrim otomobilini sabote ettiler, sonra da köprülere, barajlara ve altyapı yatırımlarına karşı çıktılar. CHP'nin makul isimlerinden 70'lerdeki en etkili lideri Bülent Ecevit'in bile şöyle bir sözünü hatırlıyorum:
"Keban Barajı'nı kurbağalara göl yapıyorsunuz."
CHP sözcüsü de, "Bu kadar enerjiyi toprağa mı vereceksiniz" diyordu.
Ama işin suyunu çıkaranlar da var. Cumhuriyet gazetesi, "Açlık, işsizlik uzaya havale" manşeti atarak rahatsızlığını belirtirken, yazarı Orhan Bursalı çok daha ucube bir gerekçe öne sürüyordu: "Cumhuriyetin 100 yılı. Bu yıla özgü bir büyük olay yaratmaları gerekirdi ve buna dayanarak da seçmen kazanmaları. Uzay programını ne zaman açıklıyorlar? 100. yıla iki yıl kala!"
Gel de CHP Grup Başkanvekili Engin Altay'ı hatırlama:
"Bu hükümet dünyanın en iyi işini de yapsa alkışlayacak halimiz yok."
Son not: CHP'liler dönüp bakmaz ama eski liderlerine saygı gereği biz hatırlatalım: Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesi'nde gençler, Türkiye'nin ilk cep uydusu Grizu-263'ü üretti. Haberiniz olsun.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
- Adliyede Kılıçdaroğlu’na destek verenlerin öfkesi (26.11.2024)
- Genç teğmenler ve organize işler (24.11.2024)
- Netanyahu savaş suçlusu, sıra İsrail’de (23.11.2024)
- Bahçeli’nin ikinci Öcalan çıkışı (22.11.2024)
- İmamoğlu, MYK’dan kimlerin atılmasını istedi? (21.11.2024)
- Trump çöküşü durdurabilir mi? (19.11.2024)
- Türkiye ve Trump’ın ‘Haçlı’ kabinesi (17.11.2024)
- ‘Devlet bir paradigma değiştirdi, bu bir çağrı...’ (16.11.2024)
- Trump, FETÖ okullarını kapatacak mı? (15.11.2024)
- Atatürk 10 yıl daha yaşasaydı (14.11.2024)