CHP'liler ölçüsüz bir biçimde Cumhurbaşkanı Erdoğan'a saldırdığında bilin ki parti içinde gidişat iyi değil. Bugünlerde de CHP'de derin bir iç hesaplaşma yaşanıyor. Mustafa Sarıgül partisini kurdu sahaya iniyor, Muharrem İnce zaten sahada ve yakında partisini kuracak. Öztürk Yılmaz'ı kimse hesaba katmıyor ama o da bir ucundan CHP oylarını tırtıklayacak. Daha vahimi, taciz-tecavüz ve yolsuzluk iddiaları almış başını gidiyor ve CHP tarihinin en bunalımlı günlerini yaşıyor. Öyle derin bir bunalım ki, yıllardır CHP silahşoru gibi gazetecilik yapan Barış Yarkadaş ve arkadaşları, Halk TV'de kapının önüne konuluyor ama "özgürlükçü" aydınlardan, medyadan ses çıkmıyor.
Tıpkı tecavüz ve taciz olaylarında olduğu gibi...
Erken seçim yaygarası, Biden'a yalvarmalar boşuna değil, Yeni CHP oy ve üye kaybettikçe, Özgür Özel'ler çıldırıyor, çıldırdıkça da ölçüyü kaçırmaları kaçınılmaz.
Bütün bunların nedeni CHP'nin siyaset üretememesi... Bu yüzden eski, yeni bütün CHP'liler derin bir arayış içinde. Denize düşen yılana sarılır misali, bir süre önce eski CHP Genel Başkan yardımcılarından Yılmaz Ateş ve Mehmet SevigenDeniz Baykal'a gitti. Amaçları, "yeni birçıkış, yeni bir yol bulma" konusunda Baykal'dan destek almaktı.
Tam gidecekleri gün onlara sürpriz bir isim daha katıldı: CHP Milletvekili İlhanKesici... Üçlü arasında özel bir bağ yoktu ama üçü de mevcut gidişattan memnun değildi.
Özellikle Sevigen, Baykal'a, AslıBaykal'la yeni bir parti kurma önerisi götürmekistiyordu. Ona göre, İnönü gibi Baykalsoyadı CHP sosyolojisinde önemliydi vebu süreç ancak Baykal soyadıyla aşılabilirdi.Ama olmadı, CHP'ye yol gösterecekbir düşünce kuruluşu üzerinde durulurkensöz kendiliğinden CHP'nin cumhurbaşkanıadaylarına geldi.
Onlar konuşuyor, Baykal dinliyordu. Ortaya atılan cumhurbaşkanı adaylarıyla ilgili tespitleri Kesici özetledi: "Muharrem İnce çöp oldu,İmamoğlu başarısız, Mansur'la da hiçbirşey olmaz."
Onlara göre en uygun aday aralarındaki İlhan Kesici'ydi...
Tesadüf mü bilemem ama tam bu sırada Deniz Bey rahatsızlanıyor ve devreye AslıBaykal girerek şöyle diyordu: "Babamı buişlere karıştırmayın." Bu soğuk müdahale siyasettekiBaykal beklentisine son noktaydı.
Bu aynı zamanda eski Baykalcıların artık kendi başlarına yola devam edeceklerinin de işaretiydi. Onlar için artık Baykal yoktu. Bundan sonra CHP'de değişim mi beklenir yoksa yeni bir parti mi kurulur ya da kurulu bir partiye katılım mı olur onu da önümüzdeki günlerde göreceğiz.
Kesici'nin saman aşkı
Siyaset kulislerini gözleyen biri olarak uzun yıllardır İlhan Kesici'yi izliyorum. Arayışı hiç bitmedi ama her çıkışı da yarım kaldı. Hâlâ da öyle olduğu için ortada bir Kesici rüzgârı esmiyor. Esmez de. Çünkü Kesici, söylediklerinin arkasını getirmediği gibi kötü bitiriyor. Bir süre önce bir televizyonun sabah programında izledim. Türkiye'nin ekonomisiyle ilgili çarpıcı rakamlar verdi, faiz ödemelerinden söz etti. Sonra ne yaptı biliyor musunuz? Tıpkı genel başkanı Kılıçdaroğlu gibi sözü tarıma getirerek şöyle dedi: "Tarımı bitirdiler, samanithal ettiler."
Daha önce de yazdım, Türkiye tarımda AB birincisi bir ülke ve yılda 18 milyar doları aşan bir ihracat yapıyor. İthalatı ise 12 milyar dolar civarında. Saman üretimi ise yılda ortalama 26 milyon ton... Benim bildiğim bu rakamları Kesici de biliyor. Ama bildiği halde çıkıp "saman ithal ediliyor" gibi ucuz siyaset yapıyorsa inandırıcı olamaz ve rüzgârı estiremez.
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz. Ayrıntılar için lütfen tıklayın.