Katar'ın ortaklığı üzerinden tartışılan Tank Palet Fabrikası meselesi aslında "Nedenbugüne kadar tank üretemediğimiz?" sorusuyla yakından ilişkili. Başta CHP olmak üzere muhalefetin bir kısmı bilerek bir kısmı bilmeyerek hâlâ kendi tankımızı ürettirmemek için ellerinden geleni yapıyor.
Bu aslında 1940'larda art arda uçak fabrikalarının kapatılması ya da 60'lı yıllarda yerli "Devrim" otomobilinin engellenmesi sürecini hatırlatıyor. O günlerde ABD, "uçakfabrikasına ihtiyacınızyok" diyerek, içerideki etki ajanları da 1961'de Devrim otomobiline benzin koydurmayarak yerli üretimi engelledi.
Yerli tankın hikayesi de buna benziyor. BMC'nin sahibi Ethem Sancak bir yıl önce ekranlara çıkıp, olayı bütün çıplaklığıyla anlattığı halde CHP hâlâ aynı sorularla ortalığı bulandırmaya devam ediyor. Oysa bu kesimler biraz merak edip, "millive yerli" tank sanayiinin arka planını araştırsalar gerçeği görecekler. Ama ne yazık ki CHP, kendi sosyolojisinin "ikna olmasından" korktuğu için işin arka planını es geçiyor.
Gelin biz es geçmeyelim Türkiye'nin tank yapma serüveninin arka planına biraz daha yakından bakalım.
Almanya: Yüksek teknolojiyipaylaşmam
Süreç 90'lı yıllarda başlıyor. O tarihte Kara Kuvvetleri modern tank talebinde bulunur. Siyasi irade, aralarında Almanya, Fransa ve ABD gibi dünyanın önde gelen tank üreticileriyle görüşmeye başlar. Elemeler sonunda Almanya, rakiplerini geride bırakarak tercih edilir.
Ancak, bir türlü adım atılamaz. Çünkü Almanya, Türkiye'nin şart koştuğu yerli firmaların da ortak olması talebini "yüksek teknolojiyipaylaşmam" diyerek kabul etmez. O yıllarda Almanya PKK'ya karşı mücadele için "Güneydoğu'da tanklarımızı kullanamazsınız" da demişti.
Bu gerçeği Kılıçdaroğlu veya partisi CHP hiç sorun etti mi doğrusu merak ediyorum. O yüzden milli tank projesi o tarihte rafa kaldırıldı ve 2004 yılına kadar da hiçbir şey yapılmadı. 2004'te çalışma başlatıldı ve ilk adım da 2008 yılında atıldı.
Yine Almanya ile yapılacaktı. Özel firmalar da aynıydı, Otokar, FNSS ve BMC... İşin yerli ayağı için Otokar seçildi ve Milli İmkanlarla Tank Üretim Projesi'nde (MİTÜP) prototip geliştiriciolarak çalışmalara başladı.
Otokar'a 1 milyar dolar
O güne kadar Türkiye hiç tank üretmemişhatta NATO üyeliği sonrası envanterinesıfır km tank bile almamış.
Otokar 2008'den 2015 yılına kadar çalışmaları yürütür. Yazar Bülent Rauf Altunay'a göre devlet bu dönemde Otokar'a; "Toplamda1 milyar dolara yakın para verdi." Ardından son halini almış proje için Otokar'la seri üretim görüşmeleri başladı.
İşte o noktada Otokar'la bütçe konusunda uzlaşma olmayınca tank projesi yeniden ihaleye çıktı. Bu kez en iyi fiyatı BMC verdiği için de onda kaldı. Ve BMC tank üretimi için Karasu'da 5 yıl sürecek devasa bir yatırıma başladı
Ancak tam bu noktada ordunun acil tank ihtiyacı çıkınca, devreye Tank Palet Fabrikası girdi. Burası hızlı bir şekilde tank fabrikasına dönüştürülmeliydi. Katar ortaklığı da bu noktada başladı. Çalışmalar hızlandı. Ancak yine yürümedi. Bu kez de tank motoru için anlaşma yapılan Almanya başka bir gerekçe buldu: "Suriye'de PKK-YPG'ye operasyon yaptığınıziçin size motor ve teknik destek vermiyoruz." Tankın neden 2020'de üretilmediğinin nedeni buydu. Bu BMC'yi, Otokar'ı da aşan siyasi bir sorundu.
Türkiye şimdi Almanya'nın bu ambargosunu aşmaya, kendi motorunu yapmaya veya farklı bir yol bulmaya çalışıyor. CHP'liler bunun farkında mı? Kılıçdaroğlu olmadığı için Almanya'ya tek laf etmiyor kendi ülkesini aşağılıyor: "Tank nerde tank..."
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz. Ayrıntılar için lütfen tıklayın.