İdlib'de Türkiye'nin Rusya, İran ve rejimle karşı karşıya gelmesi, özellikle de Rusya ile çatışma riskinin artmasına sevinenlerin sayısı hiç de az değil. Pusuya yatmış dış güçlerin bu beklentisi anlaşılabilir ama ya içeridekilere ne demeli?
Ne zaman derin bir kırılma yaşansa hep aynı siyasi simalar ortaya çıkıp hep aynı şeyi söylüyor: "Bu iş bitti,iktidar gidiyor."
Bu kötücül ruh halini 15 Temmuz darbe ve işgal girişiminde de gördük. Kimin kadeh tokuşturduğuna, kimlerin darbeyi izlediğine o gece tanık olduk.
İdlib'de 33 askerimizin şehit edildiği günün sabahı da aynı kötücül insanlar devredeydi ve tek bir şey söylüyorlardı: "Türkiye'ninSuriye'de işi bitti."
Suriye'de kimin işinin bittiğinisonraki hamleler gösterdi vedaha da göreceğiz. Ancak bu söylemisadece sıradan insanlar veya sosyalmedya trolleri değil, CHP GenelBaşkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nunda seslendirmesi çok daha dikkatçekici ve üzerinde durulması gerekiyor. İlginçtir, ne zaman Türkiye kritik bir sürece girse Kılıçdaroğlu, karşı bir rolle toplumun karşısına çıkıp, esip gürlüyor. Bir anlamda ABD ve AB'nin bazı mahfillerinde üretilen Türkiye karşıtı söylemlerinin sözcüsü oluyor.
Bu son 5-6 yıldaki büyük kuşatmalarda hep yaşandı. Hatta 17-25 Aralık yargı darbesi ve TIR Operasyonu gibi büyük saldırılarda devreye önceden girdi ve bildiğini hissettiren açıklamalar yaptı. Aralık 2013'ün ilk günlerinde şöyle diyordu: "Yakında bu iktidar yerle birolacak"
Sonradan FETÖ'yle içli dışlı olduğuortaya çıkınca bilgilerin neredengeldiği anlaşıldı. Şimdi benzer bir şeyiİdlib'te yaşanan kırılmalardan öncegörüyoruz. Üzerinde fazla durulmadıama Kılıçdaroğlu, 25 Şubat 2020tarihli gazetelerde çarpıcı bir açıklamayapıt. Açıklamayı Cumhuriyet'tenaynen alıyorum: "CHP'nin dünkü MYK toplantısında,ekonomik gelişmelerve dış politika başta olmaküzere gündemdeki gelişmelerele alındı. Kılıçdaroğlu, 'Çokyakın zamanda iktidar olacağız. Tabanımız buna hazırlıklı olmalı'dedi."
Haberin devamında çok daha netbir ifade var; "MYK üyelerine, il veilçe başkanlarına talimatımdır: Kısa birsürede iktidara geleceğiz."
Bırakın ortada seçimhavasını, ihtimali bileyok. Bu tespite "siyasibir öngörü"yleulaşılmadığını da eniyi CHP'liler biliyor. Peki, Kılıçdaroğlu neye dayanarak "çokyakında iktidar olacağız" diyor?
Daha önce söylediği; "Şimdi İdlib'de sıkıştılar. Sağa dönüyorlar olmuyor, soladönüyorlar olmuyor. Hâlâ asacağız,keseceğiz diyorlar" sözleriyle"kısa sürede iktidarageleceğiz" demecini bir aradadüşününce, İdlib'den bir beklentisiolduğu çok açık. Herhaldeşu hesabı yaptı; İdlib'den yüzlerceşehit gelecek ve o da "Milletİttifakı'nın iktidarında şehitlertepesi boş kalacak" siyasetiylehalkı kışkırtarak iktidara gelecekti. Hatırlayın Kılıçdaroğlu, aynışeyi 30 Mart 2013'teki yerelseçimler öncesi de yapmış,küresel güçlerin beklentisinikendi beklentisi olarak sunmuştu. Ve FETÖ'nün yasadışı vesahte belgeleriyle iktidarın yıkılacağınao kadar inanmışlardıki, yardımcısı Umut Oran, tarihde vererek "Başbakan yurt dışınakaçacak" diyerek yeri göğüinletmişti. Sonuç onlar için hüsranoldu. Hatta Oran siyasetyapamaz hale geldi. Şimdi aynı şeyin olmayacağınıkim söyleyebilir. Önümüzdeki süreç Suriye'ninEsad'sız bir döneme, CHP'ninde Kılıçdaroğlu'suz bir dönemegebe olduğunu gösteriyor.
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz. Ayrıntılar için lütfen tıklayın.