UNCTAD’dan önemli uyarılar ve 3 öneri
UNCTAD'a göre, 2024'e ilişkin görünüm, Euro Bölgesi'nin toparlanma ve krizden kaçınabilme becerisine bağlı olarak büyümede yüzde 2.5 düzeyinde ılımlı bir iyileşme, diğer önde gelen ekonomilerin ise olumsuz şoklara maruz kalabileceklerine işaret ediyor. Önde gelen ekonomilerin neredeyse tümü, kendilerine özgü farklı toparlanma metotlarının peşindeler. Ancak, derinleşen eşitsizlikler ve artan küresel borç sarmalı baskısı nedeniyle, küresel büyümenin 'Kovid' öncesi performansını yeterince yakalaması ve toparlanması mümkün görünmüyor. Önde gelen ülkelerce, gıda arz güvenliği, sosyal koruma ve iklim uyumu gibi acil ihtiyaçlara yönelik olası çözüm önerilerinin birlikte ele alınmaması ise, küresel risklerin anlamına gelmekte.
Mevcut küresel sorunları daha da karmaşıklaştıran süreç ise, yeterli düzeyde çok taraflı yanıtların ve koordinasyon mekanizmalarının oluşturulmamasından kaynaklanmakta. Dünyaca tanınmış ekonomistlerin yorumları, bilhassa G7 Grubu'nun Küresel Kuzey ile Küresel Güney'in birlikte çözüm üretebileceği ortak bir anlayış oluşturulmasında yetersiz kalması. UNCTAD'a da göre, kararlı bir adım atılmadığı takdirde, küresel ekonominin kırılganlığı, küresel ekonomi için bir dizi farklı şoka dönüşme riski barındırıyor. Bu nedenle, politika yapıcılar, daha sağlam ve daha kapsamlı bir çözüm planı oluşturmak için, tüm bu zorlukları birden fazla cephede ele almak durumundalar.
UNCTAD'ın raporu, yarının potansiyel krizlerini önlemek adına, önde gelen ekonomilerin politika yapıcılarını krize öncelik veren bir politika bileşenini benimsemeye çağırıyor. Eşitsizliklerin hızla azaltılması ve sürdürülebilir, yatırım odaklı büyüme ve kalkınma ortamının hızla sağlanması gerekmekte. UNCTAD bu sürece yönelik olarak 3 öneriyi ortaya koyuyor. İlki, dünyanın önde gelen merkez bankalarının uzun vadeli finansal konulara daha fazla odaklanarak, uluslararası koordinasyonu güçlendirmeleri; bunun yanı sıra sadece fiyat istikrarına değil, özel sektör ve kamu sektörü için sürdürülebilir ekonomik ortama da odaklanmaları.
UNCTAD'ın ikinci önerisi, politika yapıcıların reel ücretlerin uyumlu şekilde artırılmasının savunuculuğunu yapmaları ve çalışan kesimlere somut taahhütlerde bulunmaları. Bu amaçla, kapsamlı bir sosyal koruma modeline yönelik çalışmaları önceliklendirmek gerekiyor. Üçüncü öneri ise, gelişmekte olan ülkelerde temiz enerjiye geçiş sürecine yatırımın daha aktif olarak sürdürülmesi. Bu amaçla da, daha güçlü çok taraflı bir işbirliğinin inşasının hızlandırılması, bunun yanı sıra teknoloji ve finansmanın erişilebilir ve uygun fiyatlı hale getirilmesi adına, Dünya Ticaret Örgütü (WTO), Uluslararası Para Fonu (IMF) ve Dünya Bankası'nın kapsamlı çok taraflı anlaşmalar ve uzun vadeli finansman imkanları için ellerini daha fazla taşın altına koymaları.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
- Sürdürülebilirlik ve refah için kalıcı barış (20.11.2024)
- G20 ve küresel eşitsizlikle etkin mücadele (18.11.2024)
- İklim krizi için 8 trilyon dolar daha lazım (15.11.2024)
- Ya ‘temiz enerji fonu’, ya daha ağır ‘kaos’ (13.11.2024)
- ‘Rasyonelleşme’mi daha derin ‘parçalanma’mı? (11.11.2024)
- 2025 için temel uyarı: ‘Beklenmeyeni Bekleyin’ (08.11.2024)
- 2025 için ‘dirençli ekonomi’ hazırlıkları (06.11.2024)
- 2025’e doğru küresel risk tartışmaları (04.11.2024)
- GOE’ler artık küresel gelişmelerin rehinesi değil (01.11.2024)
- Cumhuriyetimizin bağımsızlık düsturu ve küresel rekabet (30.10.2024)