Cumhurbaşkanı Erdoğan'ınönce G20, ardından BirleşmişMilletler (BM) Genel Kurulukapsamında gerçekleştirdiği 'tarihenot düşen' konuşmaları, dünyanınönde gelen liderleriyle birbirinden kritikönemde temasları ve toplantıları, ikiligörüşmeleri, dünya ekonomi-politiğineyönelik değerlendirmeleri, tespitleri,önerileri en merak edilen küreselliderlerin başında geldiğini birkez daha teyit etti. CumhurbaşkanıErdoğan'ın konuşmalarında vetemaslarında vurguladığı önemlihususlardan birisi dünyamızıngeleceği konusunda önceki yıllardaaynı küresel platformlarda yaptığıdeğerlendirmelere kıyasla dahaiyimser tablo çizmenin mümkünolmadığına işaret etmesiydi. Tersine,karşı karşıya olduğumuz fotoğrafınküresel ölçekte daha karmaşık, dahatehlikeli sınamalarla karşı karşıyaolduğumuzu gösterdiğini vurgulamaktaCumhurbaşkanı Erdoğan.
Bölgesel ve küresel jeopolitik gerginlik ve sınamalar bir yana, söz konusu sınamaların sebep olduğu gıda arz güvenliği tehdidi, enerjitehdidi, küresel yoksulluk tehdidiile de boğuşuyor dünyamız. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın altını kuvvetle çizdiği, küresel ölçekte bir insanlık felaketine dönüşmüş olan bilinçsiz tüketimden doğan çevrekirliliğine boğulmuş, doğal kaynakları tüketilmiş bir dünyayı, küresel iklim tehdidini de, çocuklarımıza asla miras bırakmamız gereken bir karanlık tabloyu da bertaraf etmek durumundayız. Tüm bu zorlu sınamalardan dünyanın sıyrılmasını sağlayacak en kalıcı çözüm ise, kıtalararası 'stratejik ortaklık'lara dayalıişbirliği projelerini hızlandırmak. 'Net-sıfır karbon' ve 'sıfır atık'odaklı, akıllı sistemlerle yönetilen,dijital dönüşüm ve yeşil enerjidönüşüme adapte olmuş ulaştırmakoridorlarından, bölgesel üretim velojistik merkezlerinden söz ediyoruz.Üstüne, tüm ulaştırma ve taşımacılıkmodları arasında, karayolu-demiryoludenizyolu-havayolu altyapı ve üstyapıunsurları arasında mükemmel birsinerjinin, güçlü ve sürdürülebilirağların oluşturulduğu yeni nesilişbirliği modellerinden söz ediyoruz.Hiç şüphesiz, farklı coğrafyalar,farklı güzergâhlar arasında yükselenbir rekabet açık ve net gözleniyor.Bununla birlikte, rekabet ne kadaranlamlı olsa da, rasyonaliteden,verimlilikten, üretkenliktenuzak çözümler, küresel sistemdefiyat istikrarı adına, kaynakların etkinkullanılması adına ortaya konanmücadeleyi de heba edecektir.
Bu nedenle, geleceğin nesillerine yaşanabilir bir dünya bırakmak adına, akla, bilimsel gerçek ve ölçütlere, tartışılmaz doğrulara dayalı çözümler, 'kazan-kazan' ilkesine dayalı modeller, 5 kıtada sürdürülebilir kalkınma ve sürdürülebilir geleceğe dayalı projeler oluşturmak gerekiyor. Dünyanın önde gelen tüm ekonomileri, konu 'kapsayıcılık' ise, konu 'kazan-kazan' ilkesine dayalı kalıcı çözümler üretmek ise, global ölçekte en yüksek imkân ve kabiliyete sahip 5 ülkeden birisi olan Türkiye'nin'küresel ağırlığı'nı daha baştan içselleştiriyorlar. Türkiye'nin Afrika'dan Orta Doğu'ya, Orta Asya'dan Balkanlara, Kafkasya'dan Güney Doğu Asya'ya ve Latin Amerika'ya uzanan itibarının farkındalar. Bu nedenle, Türkiye ile 'stratejik işbirliği'ninözgül ağırlığını kıtalar arası ağların ve projelerin başarı kaldıracı olarak görmek istiyorlar. Önümüzdeki dönemde, 'stratejik ortak'Türkiye'nin itibarının eksponansiyel bir artışla katma değere dönüşüne birlikte şahit olacağız.
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz. Ayrıntılar için lütfen tıklayın.