‘Türk Yatırım Fonu’ ve Türkiye Varlık Fonu
Çünkü, Türk Dünyası'nın birbirleri arasında enerji, ticaret, ulaşım, lojistik ve siber uzay koridorlarıyla sımsıkı 'kenetlendiği' bir dünyada, Türkiye Cumhuriyeti'nin öncülüğünde, tüm Türk Dünyası, hem küresel ekonomik sistemden alınan payın katlanması, hem de kişi başına yaşam standardının yükselmesinin getireceği yükselen 'orta sınıf' ile birlikte, yepyeni ekonomik dönüşüm başarı hikayelere de imza atmayı sürdürüyor olacaklar. Bu sayede, Türkiye'nin 'Yeniden Asya' Açılımı ile birlikte, Asya ile Avrupa ve Afrika arasında, Türk Dünyası'nın öncülüğünde, kıtaları bir araya getiren bir 'işbirliği koridoru' da oluşturulmuş olacak. İşte, tüm bu küresel ve bölgesel hamleler, Türk Dünyası'nda geniş çaplı bir alt ve üstyapı hamlesine de yoğunlaşılması gerektiği anlamına gelmekte. Alt ve üst yapı yatırımlarında Türkiye'nin ve Türk Dünyası'nın iddiasını katlaması ise, ülkeler arasında güçlü bir finansman ağının da oluşturulmasını gerektiyor. Bu nedenle, 'Türk Yatırım Fonu'nun gerçek manada tarihi bir anlam ifade etmekte.
Türkiye, Azerbaycan, Kazakistan, Özbekistan ve Kırgızistan kurucusu ve üyesi olduğu Türk Yatırım Fonu, Türk Dünyası'nı uluslararası siyasi sistemde önemli bir 'ağırlık merkezi'ne dönüştüren Türk Devletleri Teşkilatı'nın da önemli bir projesi. Azerbaycan Meclisi'ndeki onay sürecinin tamamlanmasıyla bu hafta resmi hüviyet kazanmış olan Türk Yatırım Fonu'nun merkezinin İstanbul Bölgesel Finans Merkezi olması da ayrı bir anlam ifade ediyor. Dünyanın önde gelen bölgesel ve küresel finans merkezlerini kısa bir sürede güçlü bir rakip olma hedefiyle hızla ilerleyen İstanbul Bölgesel Finans Merkezi projesi. Orta Asya, Kafkaslar, Balkanlar, Orta Doğu, Körfez Bölgesi, Kuzey Afrika ve Sahra Altı Afrika açısından, finansmana erişim noktasında bir cazibe merkezi olmak üzere, küresel ve bölgesel yatırım fonlarını çeken, yeni yatırım fonlarının kurulmasına da öncülük eden bir merkez olacak. İstanbul Bölgesel Finans Merkezi'nin cazip kılacak yasal altyapı ve merkezin fiziki, lojistik imkanları, bu hedefin gerçekleşmesini sağlayacak bir çok fırsat barındırıyor.
İşte, tam da bu noktada, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın vizyoner ve kararlı liderliği ile, 26 Ağustos 2016'da, 'Malazgirt ve Başkomutanlık Meydan Muharebesi' Zaferlerini de müjdeleyen bir tarihte hayat bulmuş olan Türkiye Varlık Fonu'nun, Ülkemizin Türk Dünyası'na kazandırmakta olduğu ve kazandırmayı sürdüreceği perspektif açısından özel önemini hatırlatmak isterim. Türkiye'nin küresel markası Türk Hava Yolları ve kamu bankalarımız başta olmak üzere, Ülkemizin stratejik önem ve değerdeki kamu şirketlerini ve varlıklarını bünyesinde bulunduran Türkiye Varlık Fonu'nun 'varlığı' dahi, Türkiye'miz için 'etkili' bir 'finansal kaldıraç gücü'dür. Türkiye, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın liderliğinde 'bağımsız ve tam milli' ekonomik yapıyı inşa etme mücadelesini emin adımlarla sürdürür iken, Türkiye'nin 'cari açık' gerçeğini, 'cari fazla'ya dönüştürecek yüksek nitelikle teknoloji yatırımlarının, yüksek katma değerli ihracatın finansman anahtarı anlamına da gelen Türkiye Varlık Fonu, Türk Dünyası'nın 'beka' projesi olan 'Türk Yatırım Fonu' ile daha da anlam kazanacaktır.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
- Sürdürülebilirlik ve refah için kalıcı barış (20.11.2024)
- G20 ve küresel eşitsizlikle etkin mücadele (18.11.2024)
- İklim krizi için 8 trilyon dolar daha lazım (15.11.2024)
- Ya ‘temiz enerji fonu’, ya daha ağır ‘kaos’ (13.11.2024)
- ‘Rasyonelleşme’mi daha derin ‘parçalanma’mı? (11.11.2024)
- 2025 için temel uyarı: ‘Beklenmeyeni Bekleyin’ (08.11.2024)
- 2025 için ‘dirençli ekonomi’ hazırlıkları (06.11.2024)
- 2025’e doğru küresel risk tartışmaları (04.11.2024)
- GOE’ler artık küresel gelişmelerin rehinesi değil (01.11.2024)
- Cumhuriyetimizin bağımsızlık düsturu ve küresel rekabet (30.10.2024)