‘Jeoekonomi’ ve ‘topyekun’ ekonomik dönüşüm
Ülke ekonomisinin Birleşmiş Milletler'in (BM) 'sürdürülebilir kalkınma' amaçlarını yakalaması ve 'jeoekonomik' tehditlere karşı dirençli bir ekonomi olması adına vazgeçilmez bir adımı ifade eden 'topyekun' 'ekonomik dönüşüm, dünyanın önde gelen teşkilatları ve küresel düşünce kuruluşları tarafından 4 temel başlıkta tanımlanıyor. İlki, 'temiz ve yeşil enerji dönüşümü'. İkincisi, 'dijital dönüşüm'. Üçüncüsü, 'istihdam piyasası dönüşümü'. Dördüncü ve son başlık ise 'eğitim sistemi dönüşümü'. 'Temiz ve yeşil enerji dönüşümü'nü son 2 yılda pek çok yazımızda detaylı bir şekilde aktardık. Türkiye'nin 'net-sıfır karbon' hedefine ulaşması ve ihracatımızın sürdürülebilirliği adına, 'temiz ve yeşil enerji'ye dayalı mal ve hizmet üretimi ile ihracatı kritik önemde. Küresel ekonomi-politik sistemin önde gelen aktörleri arasında 'dijital dönüşüm' rekabetini de yine Sizlere aktarmaktayız.
Türkiye, yazılım ve donanım boyutunda, yapay zeka, blokzincir, dijital para, finans teknolojileri, akıllı cihaz teknolojileri, dron teknolojileri, 5G ve 6G teknolojileri başta olmak üzere, küresel ekonomi-politik sistemin önde gelen aktörleri arasında var olan yoğun rekabeti yakından takip eden ve tüm bu alanlarda çalışmalarını katlayarak hızlandırmış bir ülke. 'Dijital dönüşüm'ün bir diğer sacayağı ise, 'hava ve uzay rekabeti'. Türkiye 'hava ve uzay rekabeti'nde de gücünü ortaya koyan, bu alandaki çalışmaları bir üst çıtaya yükselten, kendi mühendislerince yapılmış uyduları yörüngeye gönderen, 'aya yolculuk' adına ilk adımları hızlandıran bir ülke. 'Topyekun' 'ekonomik dönüşüm' hava ve uzay rekabetinde de iddialı olmanızı gerektiriyor. Elbette, 'temiz ve yeşil enerji dönüşümü', 'dijital dönüşüm' ve 'hava ve uzay rekabeti' yüksek nitelikte uzmanlaşmış beşeri kaynağı, mühendisinden proje sorumlusuna, teknisyeninden araştırmacısına, yüzlerce farklı uzmanlık alanında iyi yetişmiş bir istihdam gücüne ihtiyaç göstermekte.
Bu nedenle, 'topyekun' 'ekonomik dönüşüm'ün üçüncü saç ayağı olan 'istihdam piyasası dönüşümü', esnek çalışma hayatı, yeni neslin beklentilerini karşılayacak düzenlemeler, dijital çalışma hayatına yönelik kapsayıcı mevzuat; bununla birlikte, genç nesilleri tarım ve gıda gibi stratejik alanlara, imalat sanayisine yönlendirecek reformlar ve adımlar, özendirici yeni yaklaşımlar kritik önemde. Bu da, dördüncü başlık olan 'eğitim sistemi dönüşümü'nü öne çıkarmakta. Ana okulundan, lisansüstü eğitime, mesleki eğitimden, 'ömür boyu eğitim fırsatları' alanına, kapsamlı bir eğitim sistemi dönüşümü, ülkelerin küresel rekabette 'jeoekonomik tehditler'e karşı dirençli ekonomi oluşturabilmeleri adına en kritik sacayağı. Bilhassa, son 1,5 senede 'mesleki eğitim' alanında atılan tarihi adımları Türkiye'nin 'sürdürülebilir' kılması hayati önem taşıyor. Türkiye'nin 'topyekun' 'ekonomik dönüşüm'e odaklanması, GSYH'mızın ve ihracatımızın dünya ekonomisindeki payını yüzde 1,5'e taşırken, dünyanın önde gelen ekonomileri arasında yer almamızı da perçinleyecek.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
- Sürdürülebilirlik ve refah için kalıcı barış (20.11.2024)
- G20 ve küresel eşitsizlikle etkin mücadele (18.11.2024)
- İklim krizi için 8 trilyon dolar daha lazım (15.11.2024)
- Ya ‘temiz enerji fonu’, ya daha ağır ‘kaos’ (13.11.2024)
- ‘Rasyonelleşme’mi daha derin ‘parçalanma’mı? (11.11.2024)
- 2025 için temel uyarı: ‘Beklenmeyeni Bekleyin’ (08.11.2024)
- 2025 için ‘dirençli ekonomi’ hazırlıkları (06.11.2024)
- 2025’e doğru küresel risk tartışmaları (04.11.2024)
- GOE’ler artık küresel gelişmelerin rehinesi değil (01.11.2024)
- Cumhuriyetimizin bağımsızlık düsturu ve küresel rekabet (30.10.2024)