KEREM ALKİN

Türkiye’nin dış ticaretinde ‘Latin Amerika’ rüzgârı

Türkiye ve Latin Amerika coğrafyası ortak kültürel değerler noktasında, Türkiye'nin 1. Dünya Savaşı sonrasındaki bağımsızlık mücadelesi, kurtuluş savaşı ve Cumhuriyet'in kuruluşuna, Atatürk'ün tarihi liderliğine duydukları saygı ve hayranlığa rağmen, birbirlerini esas 2000'li yıllarda daha fazla keşfetmeye başladı. Pek çok Türk müteşebbis, Latin Amerika'ya 1990'lı yılların sonlarından itibaren turizm ve ağırlama endüstrisi gibi hizmet sektörü alanları, tarım ve gıda alanında sebze ve meyve endüstrisi, paketlemesi ve ambalajlanması, madencilik endüstrisi, enerji sektörü, taşımacılık ve lojistik gibi alanlanda yatırımcı olarak yöneldiler ve başarılı projelere imza attılar. Tersine, Latin Amerika'nın, başta Brezilya, Arjantin, Meksika, Kolombiya, Venezuela ve Şili gibi önde gelen ülkelerinin doğrudan yatırımcıları da son 10 yılda Türkiye'ye olan ilgilerini katlamış durumdalar.
Son 20 yıl içerisinde, nasıl ki 'Afrika Açılımı' ve 'Yeniden Asya' yaklaşımı ile, Türkiye insani ve girişimci diplomasi atağı ile, dünyada diplomatik misyon sayısında iddiasını katlayarak arttıran bir ülke oldu ise, bir o kadar da yeni diplomatik misyon açtığımız coğrafya Latin Amerika oldu. TCMB uzmanlarının 3 sene önce yayınladıkları önemli bir çalışma, 2000'li yılların başından itibaren, Türkiye'nin yeni diplomatik misyon açtığı her ülke ve coğrafya ile dış ticaretini ortalama yüzde 25 ile 30 arttırdığına işaret ediyordu. Nitekim, Türkiye'nin Latin Amerika'ya yönelik diplomatik ilgisi sayesinde, Türkiye ile Latin Amerika arasında 2022 yılında 20 milyar dolara ulaşan dış ticaret hacmi, yeni bir Cumhuriyet tarihi rekorunu da beraberinde getirdi. Bununla birlikte, Latin Amerika'dan petrol ve maden başta olmak üzere, stratejik ürünler ithal eden Türkiye, ciddi oranda artan ihracat hacmine rağmen, Latin Amerika'nın 5,3 milyar dolar fazlalık verdiği bir dış ticaret ilişkisi yönetiyor. Bu durum, Türkiye'nin, dış ticaret açığını kapatmak adına, Latin Amerika'ya yönelik daha yüksek katma değerli ihracat yapması gerektiğini de gösteriyor.
Latin Amerika ve Karayipler Bölgesi 670 milyon düzeyinde bir nüfusa sahip. 2014'de ulaştığı 6.4 trilyon dolarlık GSYH büyüklüğü, 2020 küresel virüs salgınında 4.74 trilyon dolar seviyesine gerilese de, 2022 sonu itibariyle, tekrar 6 trilyon dolara yaklaştığı söylenebilir. 2023'de, madencilik ve enerji gibi stratejik sektörler sayesinde 6 trilyon doları tekrar geçebilir. Türkiye ile Latin Amerika arasındaki ticaret hacmi, yukarıda da ifade ettiğim gibi, bilhassa Latin Amerika iş dünyasının Türkiye'yi son 10 yılda keşfetmesi ile 3 kat artış gösterdi. Türkiye, 2022 7.2 milyar dolar ihracat yapmayı başarırken, tüm dünyaya maden, metal, tarım ürünleri ve gıda gibi stratejik ürünler satan Latin Amerika ise Türkiye'ye 12.5 milyar doların üzerinde ihracat yaptı. Brezilya ile, son 20 yılda siyasi ilişkilerini de geliştirmiş olan Türkiye, 1.9 trilyon dolara dayanmış bir milli gelir ve 215 milyonu geçmiş nüfusa, 8.5 milyon kilometrekarelik yüzölçüme sahip bölgenin en büyük ülkesine tüm Latin Amerika'ya verdiği dış ticaret açığının yüzde 72'sini veriyor.
Brezilya'dan ilaç, tarım ve gıda endüstrisine yönelik önemli ithalat kalemleri alan Türkiye'nin, önümüzdeki dönemde daha yüksek katma değerli ürün ihracat etmesi, tüm Latin Amerika lehine verdiği dış ticaret açığının kapanması açısından kritik önemde. Gelelim, Latin Amerika'nın en büyük ikinci ekonomisine sahip Meksika'ya. Türkiye ile Meksika arasındaki dış ticaret hacmi 2022'de 2.3 milyar dolara ulaştı. Meksika, Kuzey Amerika Serbest Ticaret Anlaşması'nın bir parçası olmasının da uzantısı olarak, önemli bir otomotiv endüstrisi ülkesi. Bu nedenle, 2022'de Türkiye'ye yaptığı ihracatı yüzde 28.7 artıran Meksika'nın en önemli ihracat kalemini motorlu ve motorsuz kara taşıtları ve aksesuarları kalemi olması şaşırtıcı olmamalı. Buna karşılık, Türkiye'nin kıymetli metal, kıymetli taş ve mücevherat endüstrisi de Meksika ve Latin Amerika'yı keşfetmeyi başardığından, Türkiye Meksika'ya en önemli ihracat kalemi olarak, en çok kıymetli metal ve taşlar ihracat etti. Türkiye'nin ihracatı 2022'de yüzde 24 artarak, 1.1 milyar dolara yaklaştı. Türkiye ve Latin Amerika'nın 'yeni dünya düzeni'nde pek çok ortak beklentisi söz konusu. Bunu yüksek katma değerli bir dış ticaret hacmine dönüştürmek için hızımızı arttıracağız.
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.