Sorumlu iş davranışı ve depremle mücadele
SİD özünde, dünyanın her noktasında, ülkesi için mal ve hizmet üreten, ihracat gerçekleştiren firmaların yukarıda sıraladığımız temel kurumsal sosyal sorumluluk kurallarıyla çalışmalarını gerektiriyor. Üretilen mal veya hizmetin kalitesi, çevreyi ve iklimi koruyacak şekilde üretim gerçekleşmesi, fabrika veya tesisin bulunduğu bölgenin sakinleriyle doğru ve sağlıklı bir diyalog içerisinde olunması, firma, fabrika ve tesiste hem sağlık, hem hijyen, hem de çalışma koşullarının kabul edilebilir düzeyde olması küresel ölçekte tüm dünyaca artık dikkat edilmesi gereken temel kurallar. Üstelik, kurumsal sosyal sorumluluk, sorumlu iş davranışı ve kurumsal yönetişim ilkeleri sadece çok uluslu şirketleri değil, her ülkenin önde gelen iş dünyasının her üyesini de yakından ilgilendiriyor. Sadece kendi şirket ve firmaları boyutunda da değil üstelik. Esasen, ilgili şirket ve firmanın tedarik zinciri ağında hammadde, ara mamul temin ettiği diğer firmalara yönelik olarak da sorumluluk taşıması anlamına geliyor.
Kendisi asla yapmıyor, asla yönelmiyor diye, hammadde veye ara mamul aldığı firmanın çocuk işçi çalıştırmasına, çevreyi kirletmesine, havaya fazla karbon salmasına, sorumlu iş davranışa uygun olmayan muhasebe ve finans işlemleri yapmasına göz yummasının da mümkün olmadığını, dolayısı ile, kendi sorumluluğunu, şirketin, firmanın tüm tedarik ağına kadar genişletmesi gerektiği anlamına geliyor. Bir proje için taşeron çalıştırıyor ise, söz konusu taşeronun yukarıda saydığımız tüm uluslararasılaşmış kurallara, iş ahlakına yönelik tüm kurallara tam anlamıyla uyup uymadığını da denetleme sorumluluğu taşıdığı anlamına geliyor. Küresel ölçekte ise, ülkelerin başka ülkelere karşı enerji, gıda tedarikini, küresel tedarik zincirindeki konumlarını başka ülkeleri zor durumda bırakacak şekilde bir 'tehdit mekanizması', bir 'uyarı mekanizması' olarak kullanmaması anlamına da geliyor.
Yukarıda belirttiğim hususların tümünü, Türkiye'nin deprem gerçeğinin bütününe uygulayabilirsiniz. 'Deprem Ülkesi Olmak' Ülkemiz için kaçınılmaz bir gerçek ise, 'sorumlu iş davranışı', 'kurumsal sosyal sorumluluk' ve kurumsal yönetim ilkeleri, Türkiye'nin depremlerle mücadelesinde, yüksek kalitede, güvenilir binaların, konutların inşası için olmazsa olmaz bir yaklaşım. 2015 yılında Türkiye G20'de inisiyatif alarak, OECD'nin kurumsal yönetim ilkelerininin aynı zamanda G20 ilkeleri olmasını sağlamıştı. Aynı desteği OECD'ye bugün yenilenen yeni prensip ve ilkeler için de veriyoruz. Tüm müteahhitlik sektörünün şapkasını önüne koyup, bu acıların yeniden yaşanmaması adına, yeni yüksek standartları ne düzeye çıkarması gerektiğini acilen belirlemesi gerekiyor. Buna müteahhit olabilmek için yeni ağır kurallar getirmek gibi.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
- Küresel açlık tehdidinin jeopolitik yönü (22.11.2024)
- Sürdürülebilirlik ve refah için kalıcı barış (20.11.2024)
- G20 ve küresel eşitsizlikle etkin mücadele (18.11.2024)
- İklim krizi için 8 trilyon dolar daha lazım (15.11.2024)
- Ya ‘temiz enerji fonu’, ya daha ağır ‘kaos’ (13.11.2024)
- ‘Rasyonelleşme’mi daha derin ‘parçalanma’mı? (11.11.2024)
- 2025 için temel uyarı: ‘Beklenmeyeni Bekleyin’ (08.11.2024)
- 2025 için ‘dirençli ekonomi’ hazırlıkları (06.11.2024)
- 2025’e doğru küresel risk tartışmaları (04.11.2024)
- GOE’ler artık küresel gelişmelerin rehinesi değil (01.11.2024)