2023, küresel çok taraflı sistem için önemli bir sınama yılı olacak. Atlantik ile Asya-Pasifik arasında tırmanan 'küresel sıklet merkezi' rekabeti, küresel çok taraflı teşkilatların gündemine de yansımakta. Gerek Birleşmiş Milletler (BM), gerekse de Dünya Ticaret Örgütü (DTÖ) nezdinde, G20 platformunda, küresel ekonomi-politik sistem ve küresel ticaret sistemi için ortak karar alma hayli zorlaşmış durumda. Bu durum, G7 Ülkeleri, çoğu AB Ülkeleri, 4 Latin Amerika, 3 Asya-Pasifik ülkesi ile birlikte, Türkiye ve İsrail'in de yer aldığı 38 üyeli seçkin bir teşkilat olan OECD'nin sorumluluklarını da, bilhassa Atlantik Cephesi'nin ve Atlantik Cephesi ile aynı küresel değerleri savunan üye ülkelerin OECD'den beklentilerini de yükseltmekte.
BM Güvenlik Konseyi'nin 5 daimi üyesi olan ABD, Birleşik Krallık ve Fransa ile Rusya Federasyonu ile Çin arasında zaman zaman yükselen derin görüş ayrılıkları, 'iki siyah kuğu' küresel pandemi ve Rusya-Ukrayna Savaşı'na yönelik somut çözümlerin şekillenmesini kimi kritik anlarda felce uğrattığı gibi, küresel ticaretteki farklı menfaatler ve öncelikler nedeniyle DTÖ'de de bir tıkanma gözlemlenmekte. Bu durum, küresel vergi reformu, küresel karbon vergilendirme mekanizması, küresel iklim değişikliği, dijitalleşme ve yapay zeka, çalışma hayatı, gençlik, eğitim, küresel ve bölgesel kalkınma, yerel kalkınma ve yerel yönetimler, küresel yönetişim ilkeleri ve KOBİ'lerin kurumsallaşması gibi pek çok konu ve alanda, OECD'nin politika üretme ve ardından üretilen ortak politika ve çözümlerin dünya kamuoyunun gündemine taşınmasına yönelik yükümlülüklerini de arttırmakta.
Önümüzdeki 5 yıl boyunca OECD'nin küresel meselelerde oynayacağı etkin role yönelik olarak, uluslararası müteahhitlik hizmetlerine ve uluslararası siber sisteme getirilmesi arzu edilen yeni kurallar ile, OECD platformu üzerinden öne çıkan proje ve yaklaşımlar küresel aktörlerin bir numaralı gündem maddesi olacak. Bu nedenle, küresel ticaret, uluslararası müteahhitlik hizmetleri, küresel dijital hizmetler, küresel karbon vergilendirmesi, ülkelerin karbon salınımı süreçleri, küresel taşımacılık ve lojistik kuralları gibi pek çok alanda, bilhassa Atlantik ile Asya-Pasifik arasındaki 'sıklet merkezi rekabeti' açısından, OECD yeni rekabet kurallarının belirlendiği bir çok taraflı teşkilat olarak daha da öne çıkacak.
Türkiye, küresel ticaret ve tedarik sisteminin adil ve tarafsız bir model içerisinde çalışması, küresel ekonomi-politik sistemin adıl ve tarafsız bir yaklaşım ile çözüm üretmesi adına, başta OECD, tüm küresel çok taraflı kurumlarda, teşkilatlarda Bakanlıklarıyla, kamu kurumlarıyla, özel sektörü temsil eden STK'larıyla ve yerli-milli düşünce kuruluşları ile çok daha etkin rol üstlenmeli ve üstlenmekte. 'Çok taraflılık' ilkesi ve bunu temsil eden küresel teşkilatlar, 'küresel enerjikrizi', 'küresel gıda krizi' ve 'küreseltedarik zinciri krizi' gibi kritik önemde başlıklara kapsayıcı çözümler bulmak ve ülkelerin 'çok taraflı sistem'e duydukları 'güven'i kaybetmeleri adına, 2023'de önemli bir sınamadan geçecekler. Türkiye, Avrasya'da kalıcı barış ve güven için üzerine düşen görevi en iyi şekilde karşılamayı, sahada ve masadaki 'insani ve girişimci diplomasi' başarısıyla sürdürecek.
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz. Ayrıntılar için lütfen tıklayın.