Enerji krizi ve ‘üretim modeli’ tartışmaları
ABD, Almanya, Japonya, Fransa, İtalya ve Kanada gibi sanayi üretiminde hala iddialı olma gayretlerini sürdüren G7 ekonomileri (Birleşik Krallık uzunca bir süredir imalat sanayindeki iddiasını terk etmiş durumda) ve Çin, Hindistan, Brezilya, Güney Kore, Meksika,Türkiye ve Endonezya'dan oluşan E7 ekonomileri için 'en sıcak' gündem maddesi, enerjide 'kendine yetebilen' ve 'yeşil' odaklı enerji teknolojilerine, kapasitesine en hızlı ve en düşük maliyetle ulaşabilmek. Rusya-Ukrayna Savaşı küresel enerji arz güvenliği ve küresel enerji maliyetlerine yönelik tartışmaları öyle bir boyuta taşımış durumda ki, enerji yoğun sektörlerden, enerjiye daha düşük oranda ihtiyaç duyan sektörlere doğru, devasal bir 'üretim modeli' değişikliğinin yeniden tasarlanması gerekmekte.
Almanya, hızlanan yaşlanan nüfusu ve Atlantik'in batı yakası ile Asya-Pasifik arasındaki hipersonik dijitalleşme alanındaki rekabetin gerisinde kalmış bir ekonomi olarak, 'üretimin mükemmelleşmesi'ne odaklandığında, 'Endüstri 4.0' ile, 'karanlık fabrika' olarak tanımlanabilecek, tam otomasyona sahip yepyeni bir 'üretim modeli'ni pazarlamak, Almanya'nın üretim modellemesindeki becerileri açısından, doğru bir stratejiydi. Ancak, bugün enerji arz güvenliğinin ve küresel enerji fiyatlarının tetiklediği tehdit o kadar ciddi boyutlarda ki, 'insansız üretim modeli'nden, 'yüksek düzeyde verimli ve yeşil enerjiye dayalı üretim modeli'ne hızlı ve zorlu bir geçici gecikmeksizin başlatmak gerekiyor.
Rusya-Ukrayna Savaşı'nın olası seyri ve küresel iklim değişikliğine dair somut tehditler, fosil yakıtlara dayalı bir 'süper güçte sanayi modeli'nin de sonunun geldiğinin net kanıtı. Avrupa, 'fosil yakıtlar'a dayalı bir 'imalat sanayi modeli'nin sonunun geldiğini yoğun bir şekilde tartışmakta. Bu nedenle, 'enerji verimliliği'ne yönelik yatırımlar, 'enerji verimliliği'ne yönelik yazılım ve donanımlar, 'enerji depolaması'na yönelik teknolojiler, bunun yanı sıra, 'yenilenebilir enerji' imkan ve kabiliyetleri, 'imalat sanayinin sürdürülebilirliği'ne yönelik yeni 'üretim modeli'nin acilen hükümetlerin ve özel sektörün gündemine alınması gerekmekte. Fosil yakıtlara dayalı enerji maliyetlerinin artması bir 'dezavantaj' değil, tersine şirketlerin ve kamunun 'enerji verimliliği' ve 'yenilenebilir enerji'ye yoğunlaşması adına 'tarihi fırsat'.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
- Küresel açlık tehdidinin jeopolitik yönü (22.11.2024)
- Sürdürülebilirlik ve refah için kalıcı barış (20.11.2024)
- G20 ve küresel eşitsizlikle etkin mücadele (18.11.2024)
- İklim krizi için 8 trilyon dolar daha lazım (15.11.2024)
- Ya ‘temiz enerji fonu’, ya daha ağır ‘kaos’ (13.11.2024)
- ‘Rasyonelleşme’mi daha derin ‘parçalanma’mı? (11.11.2024)
- 2025 için temel uyarı: ‘Beklenmeyeni Bekleyin’ (08.11.2024)
- 2025 için ‘dirençli ekonomi’ hazırlıkları (06.11.2024)
- 2025’e doğru küresel risk tartışmaları (04.11.2024)
- GOE’ler artık küresel gelişmelerin rehinesi değil (01.11.2024)