500 milyar euro ve Avrupa’nın açmazı
Brüksel merkezli düşünce kuruluşu Bruegel'in şu ana kadar bir araya getirdiği veriler, gerek hane halkını ve işletmeleri desteklemek gerekse de enerji fiyatlarındaki yükselişi dengelemek ve piyasayı belirli bir düzeyde tutabilmek adına sırasıyla, Birleşik Krallık'ın 178,6 milyar euro, Almanya'nın 100,2 milyar euro, İtalya'nın 59,2 milyar euro, Fransa'nın 53,6 milyar euro, İspanya'nın 35,5 milyar euro, Polonya'nın 10,6 milyar euro, Avusturya'nın 8,9 milyar euro, Romanya'nın 6,9 milyar euro, Yunanistan ve Danimarka'nın 6,8 milyar euro, Hollanda'nın 6,2 milyar euro, Belçika'nın 4,1 milyar euro, Çekya'nın 2,9 milyar euro, Hırvatistan'nın 2,4 milyar euro, Bulgaristan'nın 1,8 milyar euro, İsveç'in 1,6 milyar euro, Litvanya, Lüksemburg ve Letonya'nın 1,1 milyar euro, Slovakya'nın 1 milyar euro, İrlanda'nın 700 milyon euro, Finlandiya'nın 500 milyon euro, Slovenya'nın 400 milyon euro, Malta ve Estonya'nın ise 200 milyon euro kaynak ayırdıklarını teyit etmekte.
Avrupa Birliği Komisyonu'ndan ise iki hamle geldi. İlk hamle geçen hafta. Enerji krizine yönelik acil durum planı kapsamında, düşük maliyetli elektrik üreticilerinin gelirlerinin sınırlandırılması, fosil yakıt firmalarından fazla katkı alınması, binalarda termostatların kısılması yoluyla elektrik talebinin düşürülmesi ve müşterilerine enerji fiyatlarını sınırlı yansıtan, satın aldığı fiyat ile sattığı fiyat arasında zarar eden enerji şirketlerine de likidite sağlanması hedefleniyor. Nitekim, söz konusu acil yardım planından elde edilmesi öngörülen 140 milyar euro kaynak da, yine hane halkı ve işletmelere enerji maliyetlerindeki artışı dengeleyebilmeleri için kullandırılacak. Ancak, enerji maliyetlerindeki artış o kadar sert ki, demir-çelik, gübre, alüminyum, makine gibi üretimde yüksek oranda enerji kullanması gereken sektörlerde çalışan Avrupalı firmaların belirli bir süre veya süresiz olarak ara verdikleri, vereceklerine dair açıklamaların ardı arkası kesilmiyor.
Bu nedenle, Avrupa'da sanayi üretiminin ağır bir aksama yaşamaması ve hane halkının doğalgazsız ve elektriksiz bırakılmaması adına, AB üyesi ülkelerin enerji bakanları, elektrik ve doğal gaz fiyatlarındaki artışa karşı alınacak önlemleri ve mevcut tedbir paketlerindeki başlıkları görüşmek üzere, önümüzdeki hafta Cuma günü Brüksel'de olağanüstü toplantı gerçekleştirecekler. AB Komisyonu'nun bir başka hamlesi ise, 19 Eylül tarihli olarak, belirli türden gübreler, hayvan yemleri, ahşap ürünleri, çimento ve kömür ile diğer katı fosil yakıt ürünlerinin Rusya'dan ithali ve taşınması üzerindeki yasağı kaldırması oldu. Çünkü, tahıl koridorunun yanı sıra, Rusya ve Ukrayna'dan gübre tedarikinin de başlamaması halinde, tüm dünyayı halen önemli bir tarımsal üretim tehdidi bekliyor.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
- Küresel açlık tehdidinin jeopolitik yönü (22.11.2024)
- Sürdürülebilirlik ve refah için kalıcı barış (20.11.2024)
- G20 ve küresel eşitsizlikle etkin mücadele (18.11.2024)
- İklim krizi için 8 trilyon dolar daha lazım (15.11.2024)
- Ya ‘temiz enerji fonu’, ya daha ağır ‘kaos’ (13.11.2024)
- ‘Rasyonelleşme’mi daha derin ‘parçalanma’mı? (11.11.2024)
- 2025 için temel uyarı: ‘Beklenmeyeni Bekleyin’ (08.11.2024)
- 2025 için ‘dirençli ekonomi’ hazırlıkları (06.11.2024)
- 2025’e doğru küresel risk tartışmaları (04.11.2024)
- GOE’ler artık küresel gelişmelerin rehinesi değil (01.11.2024)