Geçen cuma günkü yazımızda, Avrupa'nın önümüzdeki sonbahar ve bilhassa 2023kışı açısından, enerji alanında yaz aylarını zorlu bir 'sınav dönemi' olarak geçireceğini; bu nedenle, 'kömür' ve 'petrol'le çalışan termik santraller dahil, tüm enerji üretim imkanlarının ve üretim tesislerinin seferber edildiğini belirtmiştik. Söz konusu seferber edilen tesisler arasında, hiç kuşkusuz, hidroelektriksantralleri de var. Ancak, son 10 güne damgasını vuran gelişme, bilhassa Güney Avrupa'da gözlenen kuraklık nedeniyle, daha bugünden İtalya'nın iki hidroelektrik santralını devre dışı bırakmak zorunda kaldığıydı. Bu yaz, Avrupa açısından 'kuraklık'boyutunda da zorlu bir sınav dönemiolacak gibi gözüküyor.
Avrupa, nasıl ki, enerjide yaz dönemini 'enerji tasarrufuseferberliği'ne de ağırlık verdiği bir dönem olarak geçirecek; Avrupa'da, bilhassa Güney Avrupa'da artan 'kuraklık' tehdidi, ülkeleri suda da'tasarruf seferberliği' dönemine yönlendirmiş durumda. Çünkü, Avrupa gibi, yaşam standartları yüksek ve bu nedenle enerji ve su tüketiminin hayli yüksek olduğu bir coğrafyada, 'su sorunu' sadece 'iklim değişikliği' ve 'yağmurlarınazalması' ile sınırlı değil. Aynı zamanda, eldeki kaynakların durumu göz ardı edilecek ölçüde, yüksek miktarda tüketim alışkanlığı sorunu da var. Bu nedenle, bu yaz pek çok Avrupa ülkesi açısından 'enerjiyönetimi' kadar, 'su yönetimi'nin de önemli olacağı bir yaz olacak.
Avrupa genelinde, mevcut su kaynaklarının neredeyse yüzde 40'a yakını tarımsal üretimde kullanılıyor. Hanelerde su tüketiminin payı ise neredeyse yüzde 20. Avrupa'da en yüksek kişi başına su tüketimi 160metreküp ile Yunan Halkı'nda. Yunan Halkı'nı 155 metreküple İtalyanlar, 130 metreküple İrlandalılar, 120 metreküple Bulgarlar, 110 metreküple Hırvatlar ve 105 metreküple İspanyollar takip ediyor. En tutumlu olmak zorunda olan ülke ise kişi başına 30 metreküp ile Maltalılar. Türkler 82 metreküp ile Yunanlıların yarısı kadar tüketiyor. AB ortalaması da 80 metreküpe yakın. Sanayide en yüksek su tüketimi ise, kişi .başına olmak üzere 193 metreküple Hollanda'da. Hollanda'nın toplam kişi başına tüketiminin 78 metreküp olduğunu dikkate aldığınızda, sanayinin bir hayli su kullandığı anlaşılıyor.
Kuzey Avrupa'da, su kullanımı kentlerde yüzde 22, tarımda yüzde 8, sanayide yüzde 6 ve kalan enerji üretiminde kullanılıyor. Buna karşılık Güney Avrupa'da, kentlerde su kullanımı kentlerde yüzde 12, tarımda yüzde 80, sanayide yüzde 8. Tüm Avrupa'da suyun kullanımının dağılımı ise yüzde 18 kentsel, yüzde 38 tarım, yüzde 12 sanayi ve yüzde32 enerji. Su krizinde durumun şu anda en dramatik olduğu bölge Kuzey İtalya. Ülke son 70 yılın en şiddetlikuraklığını yaşıyor. Giderek azalan nehir ve dere imkanları nedeniyle 100'ün üzerinde belediye halka 'acil durum' çağrısı yaptı. Aylardır yağmur yağmaması nedeniyle Dora Baltea ve Po nehirlerindeki su seviyesi yüzde 15'e kadar gerilemiş durumda. Avrupa'nın en önemli tarım alanlarından biri olan bu bölgede, üretimin yüzde 30'u kuraklık tehdidi altında. İklim değişikliği, Akdeniz Bölgesi açısından kuraklık, tarımsal üretim ve yangın tehdidi oluşturuyor. Türkiye olarak, 'su yönetimi'konusundaki çalışmalarımızı daha dayoğunlaştırmamız gerekecek.
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz. Ayrıntılar için lütfen tıklayın.