"Aşırı sağ yükseliyor. Şu an politik düzlemde partiler olarak yansımalarını görüyoruz. Ancak önümüzdeki on yılda, gençlik kamplarında yaptıkları talimleri sokaklara taşımaya hevesli on binlerce genç barındıran bu aşırı sağ örgütlerin neler yapabileceğini tahmin etmek güç değil."
18 Aralık 2018 tarihinde Fransa merkezli Avrupa aşırı sağının yarattığı tehlikeden bahsederken bu satırları yazmıştım.
Bu yazımdan tam üç ay sonra YeniZelanda'da canlı yayın açan bir ırkçıterörist baştan ayağa İslam düşmanısimgelerle donattığı silahlarla camidekikardeşlerimize saldırmış ve 49Müslüman'ı şehit etmişti.
Bu saldırgan, Avrupa'dakiMüslümanların lideri olarak tanımladığıCumhurbaşkanımız Recep TayyipErdoğan'ın öldürülmesi gerektiğini deaçıklamıştı.
Aradan geçen altı yılda Avrupa'da aşırı sağ gücüne güç kattı. Yeni Zelanda'daki ve tüm dünyadaki ırkçı faşistlerin hedefindeki Türkiye'de de kendisine alan buldu.
Sosyal medya hesaplarında Nazilerin arınma gecesini tekrarlayacaklarını söyleyenler, sokakta gördüğü başörtülü kadınlara, Arap turistlere, seçim sonrası toplu taşıma araçlarında saldırılar başlatanlar, 12 Ağustos'ta Eskişehir Tepebaşı'nda farklı bir aşamaya geçtiler.
18 yaşındaki terörist, eline aldığı bıçak ve kesici aletlerle canlı yayın açarak caminin çay bahçesinde oturan vatandaşlara saldırdı.
Saldırı öncesi 2011'de Norveç'te katliam yapan Breivik'ten tutun, 2019'da Yeni Zelanda'da katliam yapan Tarrant'a kadar nerede İslamdüşmanı ırkçı varsa hepsine selamyolladığı bir metin de kaleme aldı.
Saldırı sonrası sosyal medyada ırkçılar tarafından önce tebrik edilen saldırgan, sonra "Bir tane mülteciyi öldüremedin, o kadar uğraştın ortada bir başarı yok" sözleriyle eleştirildi.
Evet, ölümlü bir saldırı düzenleyemediği için diğer ırkçılar tarafından eleştirilen ırkçı bir teröristimiz var.
Şimdilik kaydıyla bu saldırganı savunmak için çabalayan muhalif milletvekillerimiz ya da "aydınlarımız" henüz yok.
Hâlbuki onlara ezan okuyanmüezzinleri dövenlere ya da kelime-i tevhid bayrağı taşıyan yaşlıadamı dövenlere sahip çıktıklarıgibi bu teröriste de sahip çıkmalarıyakışırdı!..
Eskiden Batı'daki aşırı sağcı terörü açıklamaya çalışırken "Yeni Haçlılar" demekle yetinebilirdik fakat gelinen noktada artık Yeni Haçlılar aramızdalar...
Müslümanlığı Araplıkla eşitleyen ve İslam'a dair her şeye nefret kusan bu faşistlerle sert ve kararlı biçimde mücadele edilmesi gerekiyor
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz. Ayrıntılar için lütfen tıklayın.