1959 Temmuz ayıydı...
Ruslar, New York'taki kültür ve teknoloji sergisine Sputnik uydularını getirmişler ve Amerikan ruhunu sarsmışlardı.
O hâlde
Amerikalılar için Ruslara verilecek en iyi cevap Moskova'da bir
"hayat tarzı" gösterisi yapmaktı...
Sokolniki Park'ta on dönümlük bir çadır içine kocaman bir Amerikan mutfağı, salonu, garajı yerleştirdiler.
O dönem Başkan Yardımcısı olan R. Nixon'a göre sergi "tipik, dürüst, mutlu ve demokrasiyi seven Amerikalıları" komünistlere gösterecekti.
Çizgili diş macunu, bulaşık makineleri, kek çırpıcıları, mutfak robotları, pek havalı çöp öğütücüler, 1959 model steyşın Ford, garajda golf sopaları, bir sehpaya yerleştirilmiş çocuk felci aşıları, vd.
***
Sergiye Sovyetler Birliği Devlet Başkanı
Kruşçev geldi.
Kameralar önünde lafladılar.
Kruşçev, sergilenen eşyalarla dalgasını geçiyordu. Hatta bir ara,
"Halkınızın ağzını açan ve yemekleri onlar yerine çiğneyip ağızlarından içeri atan makineleriniz de var mı?" diye sormuştu.
Nixon, bozuldu tabii...
Rusların Amerikan dehasından öğreneceği çok şey olduğunu ima ederek, "Nihayetinde her şeyi de bilmiyorsunuz" dedi.
Kruşçev de şöyle karşılık verdi: "Evet, siz de komünizmden korkmaktan başka hiçbir şey bilmiyorsunuz."
***
Malum, bugünlerde yine
NATO (Kuzey Atlantik İttifakı Örgütü) konuşuyoruz...
Biz hep işin silahlı tarafına bakma eğilimindeyizdir ama ittifak
gerçekte yukarıda anlattığım manzaranın
"çıktı"sıdır...
Bir refah projesinin korunması için örgütlenmiştir.
Bunu kestirmeden anlatmak istediğim için yukarıdaki manzarayı aktardım...
***
Fakat köprülerin altından çok sular aktı...
"Amerikan hayat tarzı" kendi içinden çürüyor...
Düşünebiliyor musunuz?
Zamanında Moskova'da sergiledikleri evin kredi borçlarını ödemekte zorlanan insanların ülkesi ABD.
Neoliberal iştahla komünizmi sarsıp yıktılar; bütün dünyayı kendilerine benzettiler.
Dünya da onlarla birlikte bozuluyor.
İşte bu yüzden...
NATO'nun varlığı asıl şimdi dünyaya karşı çıplak bir tehdide dönüşmek üzere...
Bu noktaya mim koyun!
***
NOT DEFTERİ
Şakanın en zalimi hangisidir, bilir misiniz? İnsana evvelâ ümit, sonra bir zaruri hayal kırıklığı vermek... (REŞAT NURİ GÜNTEKİN / Akşam Güneşi)