Hiç öylesi böylesi yok!
Yanıbaşımızda bir soykırım var.
Kelimelerle dile gelemeyecek kadar ağır bir zulüm...
Dünyanın gözü önünde bütün acımasızlığıyla sürüyor.
Haritalara bakınca uzakta sanıyorsunuz...
Oysa uzaklığımız 700, bilemedin 800 küsur kilometre sadece...
***
Çok kullandığımız bir deyim var ya...
"Turnusol kâğıdı" diyoruz hani...
Kâğıdı turnusola batırıyorsun; ne asit, ne baz ayırıyor.
Mecazen iyi ile kötüyü; müşfik ile zalimi; doğru ile yanlışı ayıran şeyler için kullanıyoruz bu deyimi...
Bugün...
Varsa dünyanın bir turnusol kâğıdı...
Demokrasi, güç ilişkileri, medeniyet yalanlarını net biçimde gösterip iyi ile kötüyü ayıran...
Bu artık Gazze'dir.
***
İşte bunu görmeyelim istiyorlar...
Sırtımızı çevirelim istiyorlar...
Öyle şeylerle meşgul edilelim ki, Gazze'ye körleşelim istiyorlar.
İsrail'in soykırımıyla yüzleşmeyelim; içimize dönelim; birbirimizle boğuşalım; dövüşelim istiyorlar...
Bunun için bütün bölgede ve elbette Anadolu'da da binbir türlü sosyal mühendislik çalışması yapılıyor.
Hıncımız, öfkemiz İsrail'e değil, başka yerlere çevrilsin diye...
Bir anda akıl sahibi insanlar olmaktan çıkalım, kendini sokan akreplere dönüşelim diye...
İnancımızın bize vazettiği ne varsa, unutalım diye...
***
Yutmayın bu tezgâhı!
Çevrenizde gaza getirilmiş olanları uyarın, uyandırın!
Hırlıya hırsıza ayak uyduranları durdurun!
İnsan olun, insan kalın!
Bir politika yanlışı mı var?
Onu dile getirin, o yanlışa karşı politika yapın ama aklınızı ve yüreğinizi hınç duygusuyla söndürmek isteyenlere izin vermeyin.
Aynaya baktığınızda utanacak zalim çizgileri yüzünüze eklemeyin, son pişmanlıklarınız fayda vermez.
***
NOT DEFTERİ
Tepedekiler kendi dünyalarını kuruyorlar. İnsanlığın büyük bölümü için ise bu yeni dünya, "yeni karanlık çağlar" olabilir... Alternatif, küresel gündeme, yani gezegenin nüfusunun barbarca kırılması, devletin egemenliğinin, ailenin, bilimin, eğitimin, sağlık hizmetlerinin yerle bir edilmesi tutumuna direniştir. (ANDREY FURSOV / Geleceğin dünyası üzerine bir söyleşisinden)