Vitrin demokratları Putin’in zaferini beğenmedi

Bıçakla ortadan ikiye ayrılan bir karpuza döndü dünya yine...
ABD ve müttefikleri bir yanda...
Rusya ve çevresindekiler öte yanda...
Yeni soğuk savaş dengesi mi bu?
Yoksa soğuk savaş gerginliği mi?
Ya da...
Basbayağı sıcak bir savaş için safların baştan belirlenişi mi?
Ortada durmaya çalışanların hâli ne olacak?
Yaşayıp göreceğiz ama şurası açık: Hiçbir şey 2020 öncesine benzemiyor, benzemeyecek.

***

Belli ki, Putin'in ezici seçim zaferi Batı'yı bir süre hasta edecek...
Hemen sesler yükselmeye başladı.
İngiltere ve Fransa seçimlerin "özgür ve çoğulcu" bir özellik taşımadığını, sonuçların tartışılır olduğunu açıkladılar.
Birinin başbakanı kimsenin ciddiye almadığı Sunak, ötekinin cumhurbaşkanı her zirvede başta Erdoğan, birçok liderin dalgasını geçtiği Macron...
Kendini yönetebildiğinden şüphe duyacağınız adamları ülke yönetiyormuş havasında vitrine çıkarmak "çoğulculuk" anlamına geliyor.
Batı'daki demokrasi anlayışı çoktandır bu çizgide ilerliyor.
Macron da en son boks salonunda şişkin pazılarını göstererek kum torbasını yumrukluyordu, görmüşsünüzdür...

***

Almanya'nın gaflar kraliçesi Dışişleri Bakanı Annalena Baerbock da Rusya'daki seçimi "seçeneksiz seçim" olarak tarif etmiş...
Birkaç ay önce Tel Aviv Havaalanı'nda siren seslerini işitince yerlerde sürünmeye başlayan Başbakan Olaf Scholz da yakında benzer şeyler söyler...
Malum, bu politikacılara göre Putin diktatör ama Netanyahu pek demokrat bir lider...
Yersen...
Dünya işte böyle şekilleniyor şimdilerde...
Zihinlerinizi koruyun!

***

DARBE ARZUSU
Dillerine bakmayın, ruhen hiçbir biçimde genç değiller...
Kafaları 1960'ta takılıp kalmış...
Horoz ölür de gözü çöplükte kalır ya, bunların ki de o hesap...
CHP Genel Başkanı Özgür Özel ve arkadaşlarından söz ediyorum, anlamışsınızdır.
"Gecenin üçünde telefon çalsa ve gençler darbe yapıyor dense, ben o darbeye teslim olurum" dedi geçenlerde Özel.
Tamam!
Lafının önünü arkasını kontrol etmeyi umursamadan konuşan biri olduğunu biliyoruz...
Lakin bu başka bir şey...
Sanki birileri kulağına "Sizin darbesiz, müdahalesiz iktidar olmanız imkânsız" diye fısıldamış, o da hayal kurmaya başlamış gibi...