HAŞMET BABAOĞLU

Haftanın notları: Biliyorsunuz işte!

Alev alev yanan adama silah doğrultan görevli...
Aaron (Harun) Bushnell'in Washington D.C.'deki İsrail Büyükelçiliği önünde "Özgür Filistin" diye haykırarak kendini yakışını izlediyseniz, görmüşsünüzdür.
Adam heyecan içinde ve parmakları tetikte...
Kim o görevli?
İsrail ve ABD'nin ta kendisi...

***

Zihinleri irin toplamış gençlerin takıldığı malum internet sitesinde Aaron için "Geri zekâlı mal, zaten kendine hayrı yok, dedeleri Osmanlı'yı satmış bir halk için kendini öldürdü" diye yazanların çokluğu düşündürücü...
Oradaki zombilerden bazıları da Filistinlilerin hâli için "doğal seçilim" diye yazıyorlar o sitede...
Ailelere sesleniyorum...
Çocuklarınızı bu manyakların hiç azımsanmayacak oranda bulunduğu okullara gönderdiğinizi ve bunun her durumda ciddi bir tehlike olduğunu biliyor musunuz?
Aklınızda bulunsun!

***

Gazze'de yiyecek malzemelerinin başına toplanan insanları ateş açıp vurdu İsrail...
Biden şöyle tepki gösterdi: "Olanların birbiriyle çelişkili iki versiyonu var."
Nasıl bir dünyada yaşadığımızı anlamak için dönüp dönüp bu cümleyi okuyabilirsiniz...

***

Yaşananlar yaşanmamış olsun isteriz bazen...
Ama bilmek gerek; çoğu kez ölümcül bir kazadan sağ salim kurtulmak gibi bir şeydir bu...

***

Son bir ay boyunca dikkat ettim, hatta notlar aldım...
Eve getirttiğim hazır ve hızlı yiyecekler, yani burger, dürüm ve hatta pizza "yenilebilir" olmaktan çıkmak üzereler...
Et et değil, patates patates değil, pizza deseniz, ekmek hamuru, vd.
Ya fiyatlar?
Biliyorsunuz işte!

***

Sosyal medyada yiyip içtikleri yerleri gezip tanıtanlar var ya...
Kafelerden söz ederlerken şöyle sözler kullanıyorlar: "Kafenin dekorasyonu çok yalın ve aydınlık... Küçük bir yer olmasına karşın geniş bir mekân izlenimi veriyor."
Oysa özgün bir tercih değil, bütün bunlar...
Müşteriler öylesini sevdiği için de değil...
Özellikle Instagram tarafından belirlenmiş algoritmalar belirliyor dekorasyonları...
Şanghay'dan İstanbul'a; Kopenhag'dan Singapur'a bütün kafeler birbirine benziyorsa, bundan... (Meraklısına, The Guardian'da çıkan "The Tyranny of The Algorithm;: Why Every Coffee Shop Looks the Same" yazısını öneririm.)
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.