Almanya’ya diz çöktürmüşler, durumu fenaymış...
Birinci Dünya Savaşı'nın suçlusu ilan edilmesinin...
Silahlarına el koyulup fabrikalarının kapatılmasının...
Ve yüz bin kişilik bir ordu ve bir miktar polis gücü bulundurma izni verilmesinin üzerinden sadece iki yıl geçmişti...
Yani 1921 yılıydı...
Versay Antlaşması'nın denetim komisyonu Saksonya'da bir sanayi bölgesinde 342 adet yeni tamamlanmış, 250 adet yarı tamamlanmış uzun menzilli toplar bulması galip devletleri hayrete düşürmüştü.
***
Şimdi bakıyorum da...Global planda birçok yorumcu Anglosakson cephesinin Ukrayna bahanesiyle aslında Almanya'yı "terbiye" ettiğini iddia ediyor.
Haklılar.
Plan açık çünkü; Avrupa'nın tepesine basılıyor...
Ve daha düne kadar AB'nin kralı olan Almanya şimdi süt dökmüş kuzu gibi...
ABD ve özellikle de İngiltere hani biraz daha ittirseler Almanya'nın uslu hükümeti Rusya'ya savaş açacak, öyle bir rezillik...
Merkel mirası birkaç sene içinde unutuldu gitti bile...
Sanki yeni bir Versay masası kurulmuş ve Almanya'ya diz çöktürülmüş gibi bir manzara...
***
Bu türden yorumları okuduğumda aklıma yukarıda anlattığım olay geliyor.Çünkü Almanya'ya dışarıdan bir çeki düzen verilmeye çalışılıyorsa, eyvah ki, eyvah!
Bu hükümet gider (ki görünen köy kılavuz istemez) ve işler değişir.
Birinci Dünya Savaşı sonrası ellerini ovuşturarak Almanya'yı izleyen Fransız politikacıların 20 yıl sonra İkinci Dünya Savaşı sırasındaki hallerini de biliyoruz.
***
Ekonomi haberleri de aynı minvalde...
Alman ekonomisi durgunluğa giriyormuş...
Almanya'yı zor günler bekliyormuş...
İyi de nereye kadar?
Avrupa aniden Almanya gömleğini üzerinden kolayca sıyırıp atabilir mi?
Almanya durur mu?
Biliyoruz ki, durmuş gibi yaparlar; bir süre "kıytırık" politikacılarla herkesi idare eder ama sonrasını şok çıkışlarla getirirler.
Geçmiş yüzyılın tecrübesi açık...
Siz bunları bir kenara yazın, dursun.
***
NOT DEFTERİ
Yalan, doğruya ne kadar benziyorsa, o kadar büyük yalan oluyor. (KEMAL TAHİR / Tarih Notları)
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
- Taktik hep aynı (25.11.2024)
- ‘Kıyamet kopmak üzere...’ (24.11.2024)
- Haftanın notları: Korka korka nereye? (23.11.2024)
- Ne oluyor, ne olacak? (21.11.2024)
- Çığ (19.11.2024)
- ABD’yi konuşmaktan mı korkuyorsunuz? (18.11.2024)
- ‘Ben... şey... inanacağım’ (17.11.2024)
- Haftanın notları: Maneviyat ölünce... (16.11.2024)
- Son... Bahar (15.11.2024)
- Nükleer ciddiyet! (14.11.2024)