HAŞMET BABAOĞLU

İnsanlığın yenildiği tezgâh...

İktisat neden bu kadar belirleyici?
Neden para pul işleri ahlakımızdan inançlarımıza kadar hayatımızın her yönünü avucuna alıp hamur gibi yoğurabiliyor?
Ekmek kavgasından değil, modern hayatımızın hapishanesinden söz ediyorum, anlamışsınızdır.

***

Bu kez üretim ve tüketim ilişkilerinden...
Her seferinde giderek canavarlaşan ve yeni elitler üreten "hizmetler kapitalizmi"nden falan dem vurmayacağım...
Daha kadim bir vurgu yapacağım...
Ve hani "Nerede bozuldu çok şey?" sorusuna dair eski bir hikâyeden başlayacağım, sonrasını siz düşünün...

***

Hıristiyanlar, bugün inançlarını kaybetmiş de olsalar, bütün akıl yürütmeleri ve kültürleri İncillerde anlatılanlara dayanır.
E iyi de...
Matta İncili'nde şöyle bir olay anlatılır: "İsa, tapınağın avlusuna girerek oradaki bütün satıcıları kovdu.
Tefecilik yapanların masalarını devirdi. Ve onlara şöyle dedi: 'Benim evime dua evi denecek' diye yazılmıştır. Ama siz burayı haydut inine çevirdiniz!"
Bazı kaynaklarda tefeci Yahudilerin tezgâhlarını büyük bir öfkeyle tekmelediği anlatılır. Hıristiyan inancına göre Hz. İsa'nın vahyi dile getirme süreci Yeruşalim'deki (Kudüs) bu sarsıcı eylemle başlamıştır.

***

Şimdi sıkı durun...
Neden bankalara "banka" diyoruz?
"Banco" yani..
Venedik'te para stoklama, borç verme ve faiz işlemini başlatan Yahudilerin müşteriyle aralarına koydukları masa işte!
Hz. İsa'nın İncillerde anlatıldığına göre tekmeleyerek yıktığı tezgâhlara benzer bir şey.
Modern anlamda ilk bankanın da 1587'de Venedikli Yahudiler tarafından Bancı Di Rialto adıyla kurulduğu yazılır ansiklopedilerde... Yani "doğal" iktisattan para iktisadına geçiş; paranın "maddi karşılık"tan kopuşu bugünkü dünyayı üretti.
İşte daha o zamanda Hıristiyanlar bu acı gerçekle çarpışıp yere serilmiş, gerisi bütün toplumlar için "iş"in teferruatı olarak gelişmişti.

***

Bugün değişen bir şey yok!
Tapınaktaki Yahudiler kazandı...
Bütün toplumlar kuşatma altında; paranın, borcun, faizin kuşatması altında...
Oysa bir çağ dönümündeyiz.
Konuşulacak ne varsa konuşmak zorundayız. Böyle şeyleri gazete köşelerinde dile getirmek de hep bana kalıyor.

***


NOT DEFTERİ
Stewart: Adam bir teknoloji dehası Lyndon. Kanunlar falan umurunda değil.
Lyndon: Hayır! O bir girişimci. Ve deha değil, delinin teki...
(2000 yapımı ilginç dizi DEVS'ten bir replik.)

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.