Haftanın notları: Direnenler insan kalacak!
Soykırım 90. gününü doldurmuş, İsrail vahşeti durmamışken...
Buzullar eriyorlarmış diye ah vah etmek mümkün mü?
Mümkünse, nasıl?
Bir yandan deniz kaplumbağalarının soyu tükenmesin diye çalışıp bir yandan da dünyada hiç Gazze yokmuş gibi davranmak bir tür manyaklık değil mi?
Ama şunu bilelim: Bu yalandan oyalanmaları "normal" kılmaya çalışacaklar.
Direnenler, insan kalacak...
***
Hasta bir dünyaya tam bir uyum sağlamaktan kaçınmamız hakiki bir sağlık işaretidir. Net!***
Dünyada tek başına yaşıyormuş gibi yapmayı ne zaman bırakacağız?Gençlere söylediğimiz motivasyon cümleleri hep böyle..
"Sevdiğin işi yap, yaptığın işi sev" deyip duruyorlar mesela...
İş bu yahu!
Seveceksen bile, yıllar alıyor; iş arkadaşların, yöneticilerin, işyerlerin; hepsinin bir payı var sevip sevmemende...
Hem kaç tane "sevilecek iş" var sizce?
Herkese yetecek, herkesi istihdam edecek kadar sevecek iş var mı?
Dürüst olun...
Alt alta yazın!
Bir A4 kâğıdını bile doldurmaz...
***
Bir "iş"te sevdiğimiz nedir?Gözümüzden kaçırılan şey...
Diğer insanlardır...
"Sevdiğin işi yap"taki narsist odaklanmayı bırakıp çevreye ve başkalarına dikkat ederseniz, asıl sevilecek olanı fark edersiniz.
***
Youtube'un kendine özgü felaket tellalları var...Korku hoparlörleri, kafa karıştırıcı vantilatörler...
Şimdi sürekli "Aynayı oraya değil, buraya koyun, yoksa çok kötü olur" veya "Yatağın altına bir şey koymayın, huzursuzluğunuz bitmez" gibi şeyler söyleyenler moda...
Birkaç ay öncesine kadarsa, "Dolar 60 lira olacak, mahvolacaksınız" tayfasının sesi yüksek çıkıyordu; şimdi daha sakinler...
Bunlara kulak veren "sade insan"ın hâli ise harap...
Çünkü hayatları daraldıkça daralıyor; kaygı nesneleri arttıkça artıyor; yaşamaktan bezmek üzereler...
En fenası ise şu: Gerçekten gelmekte olan dünya karşısında uyanık olmamız gerekiyor ama bu Youtube felaket tellalları yüzünden zihnimiz ıvır zıvırla uyuşuyor.
***
Yatağın altına hiçbir şey koymamalı mı?Ah şimdi minik yuvarlak çeşme kavunları olacaktı da koyacaktık. Mis kokusuyla nasıl huzurlu uyunur...
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
- Taktik hep aynı (25.11.2024)
- ‘Kıyamet kopmak üzere...’ (24.11.2024)
- Haftanın notları: Korka korka nereye? (23.11.2024)
- Ne oluyor, ne olacak? (21.11.2024)
- Çığ (19.11.2024)
- ABD’yi konuşmaktan mı korkuyorsunuz? (18.11.2024)
- ‘Ben... şey... inanacağım’ (17.11.2024)
- Haftanın notları: Maneviyat ölünce... (16.11.2024)
- Son... Bahar (15.11.2024)
- Nükleer ciddiyet! (14.11.2024)